'Şeker fabrikaları satılırsa nişasta bazlı şekere mahkum oluruz'

'Şeker fabrikaları satılırsa nişasta bazlı şekere mahkum oluruz'

Şeker-İş sendikası başkanı İsa Gök, şeker fabrikalarının özelleştirilmemesi gerektiğini savundu.

Şeker-İş Sendikası Başkanı İsa Gök, şeker fabrikalarının satılması halinde çoğunun işletme maliyeti nedeniyle kapatılacağını, Türkiye’nin şekerde Avrupa Birliği (AB) pazarı durumuna düşeceğini söyledi.

Şeker-İş Sendikası, Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ’ye ait 14 fabrikanın satış yöntemiyle ayrı ayrı özelleştirilmesi kararına karşı Danıştay’da dava açtı.

Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yer alan ilana göre 14 şeker fabrikasından Bor, Çorum, Kırşehir ve Yozgat fabrikalarının ihalesi 3 Nisan’a, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu ve Turhal fabrikaları için 11 Nisan’a, Afyon, Alpullu, Burdur, Elbistan ve Muş fabrikaları için 18 Nisan’a kadar teklif verilebilecek.

‘Oldu bittiye izin vermeyeceğiz’

AA’nın haberine göre, şeker fabrikalarının bir ‘oldu bitti’ ile özelleştirilmesine izin vermeyeceklerini savunan Gök, başlattıkları imza ve sosyal medya kampanyalarına gösterilen ilgi ve desteğin kendilerini memnun ettiğini söyledi.

Gök, şeker fabrikalarının özelleştirilmesinde izlenecek yanlış bir yol ya da atılacak hatalı adımın, hem yerli şeker sanayisi hem de şeker tarımını olumsuz etkileyebileceğini belirterek, “Toplum sağlığı ve milli sanayi açısından ülkemizin en stratejik kurumlarının başında gelen şeker fabrikaları, işçi, üretici ve devletin içinde olduğu bir modelle yönetilmelidir. Avrupa’daki sistem de bu şekildedir. ABD gibi en liberal ülkede bile devlet, şeker üretiminden elini çekmemiştir.” dedi.

‘Nişasta bazlı şekere mahkum oluruz’

Sözcü’den Erdoğan Süzer’e de konuşan Gök, şeker fabrikalarının satılması halinde sonunun Et ve Balık Kurumu gibi olacağını, fabrikaların kapatılıp değerli arsalarına AVM ve rezidansların yapılacağını söyledi. Gök, uluslararası şirketlerin fabrikaları önce alıp daha sonra kapatarak Türkiye’ye büyük zarar verebilecekleri uyarısında da bulundu.

Gök, şeker fabrikalarının değerli arsaları dışında Türkiye’nin uluslararası şeker kotasının düşürülmesi için de satın alınıp daha sonra kapatılabileceğini söyledi.

Uluslararası bir şirketin 3-4 şeker fabrikasını alıp birkaç yıl işlettikten sonra kapatması halinde Türkiye’nin şeker üretim kotasının düşeceğini belirten Gök, “Türkiye’nin 2 bin 200 ton şeker kotası var. 14 fabrikası özelleştirmeye açılan Türkşeker’in kotası 1404 ton. Örneğin ABD’li Cargill firması gelip birkaç fabrikayı alıp daha sonra da kapatırsa üretim ve kota düşer, sağlığa zararlı olan nişasta bazlı şekerin önü iyice açılır, halkımız nişasta bazlı şekere mahkum olur” dedi.

‘Özelleştirme Cargill’in istekleri doğrultusunda’

Gök, Almanya ve Fransa’nın AB’ye sonradan giren ve gelişmekte olan ülkelerin şeker kotalarını alıp pancardan şeker ürettiğine işaret ederken, bu ülkelerin nişasta bazlı şekere geçit vermediğini, pancar şekerini tercih ettiğini belirtti. Nişasta bazlı şekerin Fransa’da sıfır, Almanya’da yüzde 1.5 kotayla kullanıldığını, Türkiye’de ise yüzde 15 kota hakkı tanındığını anlatan Gök, “Özelleştirme kararının Cargill’in istekleri doğrultusunda alındığını düşünüyoruz. Cargill belki de bu nedenle kapasitesini artırdı” diye konuştu.

Amerika merkezli Cargill, dünyanın en büyük gıda firmalarından bir tanesi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.