Musul can çekişiyor: Hedefte siviller var
Bağdat hükümeti ve Şii milislerin Musul'un batı yakasını hedef alan saldırılarında birçok sivil hayatını kaybetti.
IŞİD'in elindeki en büyük şehir olan Musul'a yönelik saldırılar devam ederken İran destekli Şii milislerin başı çektiği koalisyon güçlerinin adı insan hakları ihlalleriyle anılmaya devam ediyor.
Çatışmalar havaalanı güneyinde yoğunlaştı
Geçtiğimiz günlerde IŞİD'e karşı oluşturulan koalisyon Musul'un doğu yakasının tamamen kontrol altına alınmasının ardından şehrin batı yakasına yönelik saldırıları başlatmıştı. Saldırıların başladığını Irak Başbakanı Haydar İbadi duyurmuştu. Şehrin doğu yakasına yönelik saldırılarda Bağdat hükümeti güçleri ve Şii milisler nehir boyunu değil, daha çok bölgenin güneyini tercih ediyor. Musu Havaalanı'nın da bulunduğu güney kesimde IŞİD'in terk ettiği birkaç köyü ele geçiren koalisyon güçlerinin, havalanına bakan Elbu Seyf tepesini ele geçirdiği belirtiliyor. Musul Havaalanı yanındaki Gazlani Askeri Kampı'nda çatışmalar sürüyor. Kampta büyük bir patlama yaşandığı ve Bağdat hükümeti güçlerinin ilerlediği rapor ediliyor. Şehre saldıran güçlerin bu kampı Musul'un batısına yönelik saldırıda ileri karakol olarak kullanmak olduğu ifade edildi. Öte yandan IŞİD şehirde İngiliz asıllı bir mensubunun bombalı araç saldırısı gerçekleştirdiğini duyurdu.
Şehirde son durum şu şekilde:
Şehre yönelik bombardıman oldukça ağır
Batı yakasına yönelik taarruz için yüzen köprülerin hazırlandığı biliniyordu ancak bu köprülerin kullanıldığı henüz görülmedi. Saldırılar güney cephesinde devam ederken IŞİD'in henüz ciddi bir direniş göstermediği söylenebilir. Bağdat hükümetine bağlı birlikler ve İran destekli Şii güçler karadan ilerliyor. Bu güçlerin obüsler, roketler, savaş topları ve ağır silahlar ile yaptığı bombardımanlara Fransız ve Amerikan topçu birlikleri de katılıyor. Şehrin batı yakası Amerikan uçakları tarafından da hedef alınıyor.
Bombardımanlarda ağırlıklı hedef siviller
Şehirde bombardımanların birinci hedefi olarak sivilleri ifade etmek mümkün. Şehrin doğusuna oranla daha dar bir bölgede kurulan ancak daha sık nüfusa sahip olan batı bölgesine yönelik bombardımanlarda siviller can veriyor. Sivil kayıpların, çatışmaların gittikçe yakınlaşması ve IŞİD ile sivil unsurların iç içe bulunması sebebiyle yaşandığı ifade edilse de çoğu zaman sivillerin kasıtlı olarak hedef alındığı biliniyor. Bunun nedeni kimilerine göre IŞİD üzerindeki baskıyı artıran, caydırıcı bir savaş stratejisi olarak düşünülmesi; kimilerine göre ise intikam duygusu. Özellikle İran destekli Şii milislerin, intikam alma motivasyonuyla katliamlara imza attıkları bilinen bir gerçek.
Şehirde sivilleri kasıtlı olarak hedef alan saldırıları gerçekleştirenler arasınada ilk sırada ABD koalisyonu var. Şehrin civarındaki köylerden kaçan nüfusun şehir merkezine gelmesiyle nüfusun yoğunlaştığı bölgelere hava saldırıları yapılıyor. ABD koalisyonuna bağlı uçakların, içerisinde sivillerin bulunduğu bilinen bir hastahaneyi hedef alarak onlarca sivilin ölmesine yol açtı. Saldırı sonrasına ilişkin görüntüler sosyal medyada aktivistler tarafından paylaşıldı. Şehirde fosfor bombalarının kullanıldığı da paylaşılan fotoğraflarda açıkça görülebiliyor.
Katliam endişesi had safhada
Nüfus yoğunluğu fazla olan ve 500 binin üzerinde insanın yaşadığı şehirde çatışmalar şehir merkezine yaklaşıldıkça şiddetleniyor ve sivillerin yaşam alanlarını hedef alan bombardımanlar ağırlaşıyor. Şehrin doğusunun Bağdat hükümeti güçlerinin eline geçmesiyle neticelenen çatışmalarda binlerce sivil hayatını kaybetmişti. Doğu Musul'da çatışmalar sürerken sıklıkla yaşanan katliam, işkence, tecavüz, yağma gibi olaylar çatışmaların bitmesinin ardınan da hız kesmeden devam ediyor. Bağımsız gazetecilerin girmesinin neredeyse imkansız olduğu Doğu Musul'da yaşananlar hala daha uluslararası toplum tarafından tam anlamıyla bilinmese de, İran destekli Şii milislerin daha önce ele geçirdikleri bölgelerde yaptıkları göz önünde bulundurulunca yaşananları tahmin etmek pek de güç değil. Seyrek de olsa bölgeden gelen fotoğraflar ve video görüntüleri şiddetin dozunu gözler önüne seriyor. Bölgeden ulaşan görüntülerde öldürülen, yakılan, işkence edilen insanlar ve yağmalanan evler görülebiliyor. Doğu Musul'da yaşanan senaryonun Batı Musul'da tekrarlanma olasılığı fazla. Bu olasılık, insan haklarına ve bölgenin geleceğine yönelik kaygıları had safhaya çıkarıyor.
Kaynak: Mepa News