Ebu'l Hasan Reşid Muhammed el Buleydi, 1960'lı yıllarda Cezayir'in başkenti olan Cezayir kentinin güneyindeki Buleyde şehri yakınlarındaki Helviye yerleşiminde dünyaya geldi. Ailesi İslami kimliğiyle öne çıkan bir aileydi.
Buleydi'nin dünyaya geldiği yıllarda Cezayir, 100 yılı aşkın süredir devam eden Fransız işgalinden henüz kurtulmuş, ancak ülkede Fransa ile bağlantıları bulunan, laik bir rejim tesis edilmişti.
Ailesi içerisinde İslami bilince sahip bir genç olarak yetişen Buleydi, genç yaşta İslami ilimlere merak saldı ve ilim tahsiline başladı. Doğduğu bölge ve çevresinde birçok ileri gelen alimden yıllarca ders aldı. İlim tahsili sürerken, yaşadığı köy olan Helviye'de imam ve hatip olarak görev yapmaya başladı.
Zaman içerisinde köy halkının saygı duyduğu, önde gelen bir imam haline geldi. Genç yaşına rağmen köy halkı kendisine saygı duyuyor, aralarındaki anlaşmazlıkları çözmek için kendisine geliyor, onu nikah kıymaya ve düğünlerde konuşmaya davet ediyordu.
Cezayir İç Savaşı
Bu dönemde, 1980'li yıllarda Cezayir, ciddi bir İslamileşme süreci içerisinden geçiyordu. Buleydi bu İslamlaşma sürecinin önde gelen isimlerden biri oldu. Cezayir halkını Fransız etkisine, Batılılaşmaya ve laikleşmeye karşı uyardı, onların İslami bilincini artırmak için mücadele etti. Bu kapsamda 1990'lı yılların başında Cezayir'deki İslami mücadelenin çatı oluşumu niteliğindeki İslami Selamet Cephesi'ne katıldı.
İslami Selamet Cephesi'nin faaliyetleri Cezayir yönetimi ve Batılı güçlerin baskısıyla karşılaştı ve 11 Ocak 1992 tarihinde Cezayir ordusu, ülkede yükselen İslami hareketleri baskı altına almak için bir askeri darbe gerçekleştirdi.
Darbenin ardından Cezayir'de iç savaş süreci başladı. Buleydi savaşa katılan ilk gençlerden biriydi. Aynı yılın Şubat ayı başında, Buleyde kenti yakınlarındaki Şeriat Dağları bölgesine çekilerek savaşa dahil oldu. Bu yüksek dağlar sıkı bir orman örtüsüne sahipti ve müstahkem bir kale niteliğindeydi. Cezayir'deki savaşı yürüten en büyük grup olan Silahlı İslami Cemaat de bu dağları merkez edinmişti.
Buleydi, Cezayir'deki savaşta İslami gruplara özellikle ilmi alanda büyük katkıda bulundu. Savaşçıların eğitilmesinde ve grupların şer'i heyetlerinde önemli yere sahipti.
Zaman içerisinde Cezayir'deki savaşı yürüten önde gelen isimler orduyla girdikleri çatışmalarda bir bir hayatını kaybetti. Böylece, Silahlı İslami Cemaat'in liderlik kadrosu "aşırı" olarak görülen kimselerin eline geçmeye başladı.
Buleydi bu kişilere sert bir şekilde karşı çıktı, onları İslami hükümlere göre hareket etmeye çağırdı. Buleydi bunun üzerine baskı altında kaldı ve öldürülmeye çalışıldı. Buna karşın savaş içerisindeki faaliyetlerine devam etti ve silah bırakmadı.
1998-1999 döneminde Buleydi, savaş içerisindeki grupların gidişatını düzeltmek ve Silahlı İslami Cemaat'in "aşırı" görülen liderlerine karşı mücadele etmek için tesis edilen "Cemaatu's Selefiyye li'd Dave ve'l Kıtal" (Davet ve Savaş İçin Selefi Cemaat) isimli grubun kurucularından biri oldu. Grubun şer'i heyetinin bir üyesi olan Buleydi zamanla şer'i heyetin başkanlığına yükselecekti.
Savaşçıları dini olarak eğitmeye devam etti. Fetvalar, risaleler ve kitaplar yayınladı, fiilen de çatışmalara dahil oldu, girdiği çatışmalarda birçok kez yaralandı.
Öldürülmesi
Cemaatu's Selefiyye li'd Dave ve'l Kıtal, 2007 yılında resmi olarak El Kaide'ye katıldı ve "İslami Mağrip El Kaidesi" ismini aldı. Grup zaman içerisinde Sahra Çölü bölgesine, Mali ve Burkina Faso gibi Afrika ülkelerine yayıldı. Buleydi grubun en üst düzey şer'i yetkilisi olarak faaliyetlerine devam etti.
Ebu'l Hasan el Buleydi, 25 Aralık 2015 günü, Cezayir'in Tizi Vuzu bölgesindeki Bunaman yerleşimi yakınlarında Cezayir ordusunun kurduğu bir pusu sonucu çıkan çatışmada yaşamını yitirdi.
Kaynak: Mepa News