İsrail askerleri ve Yahudi yerleşimciler Batı Şeria'da Filistinlileri kaçırıp işkence ediyor

İsrail ordusu Gazze'deki sivil katliamları devam ederken bir yandan da Batı Şeria'da silahlandırılan Yahudi yerleşimcilerle birlikte Filistinliler üzerinde baskı kuruyor.

Fotoğraf: Sosyal medya

Haaretz'de yer alan bir habere göre, Batı Şeria'nın Vadi al-Sek köyündeki Filistinliler ve sol görüşlü İsrailli aktivistler, İsrail askerleri ve yerleşimciler tarafından fiziksel saldırıya uğradı, cinsel olarak aşağılandı ve işkence gördü.

Üç Filistinli ve üç aktivist, radikal Hilltop Youth yerleşimci grubundan üyeler alan İsrail ordusunun Desert Frontier isimli birimi tarafından 12 Ekim'de tutuklanmaları hakkında İsrail gazetesine konuştu.

Ardı arkası kesilmeyen yerleşimci saldırılarının ardından köyün tahliyesinin bir parçası olan Filistinliler, iki minibüsle gelen 20 ila 25 silahlı yerleşimci ve asker tarafından saatlerce alıkonulduklarını söyledi.

İç çamaşırları ile fotoğrafları çekildi

Üç Filistinlinin kıyafetleri çıkarıldı, çıplak ve iç çamaşırlarıyla fotoğrafları çekildi. Rapora göre, İsrail güçleri esirlerden ikisinin üzerine işedi ve üzerlerinde sigaralarını söndürdü.

Üç Filistinlinin iç çamaşırlı, gözleri bağlı, elleri bağlı ve vücutlarında morluklar bulunan bir fotoğrafı silinmeden önce Facebook'ta yayınlandı.

Adamlardan biri, "Ebu Hasan" olarak tanınan 46 yaşındaki Muhammed Matar, Haaretz'e yaptığı açıklamada, yaşadıklarının ABD güçlerinin Irak'ın Ebu Garib hapishanesinde mahkumlara uyguladığı işkence ve kötü muameleye benzediğini söyledi.

Filistinliler akşam saatlerinde İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'daki yönetim organı olan Sivil İdare yetkilileri tarafından serbest bırakıldı.

Yaralı olarak Ramallah'taki hastaneye kaldırılan Filistinlilerin, aralarında bir araba ve nakit paranın da bulunduğu mallarının çoğu çalınmıştı.

İsrail ordu sözcüsü Haaretz'e yaptığı açıklamada "olayla ilgili soruşturma başlatıldığını ve bunun sonucunda bir komutanın görevden alındığını" ileri sürdü.

Aynı gün, olay yerine gelen ve yanlarında bir çocuk da bulunan bir grup sol görüşlü İsrailli aktivist saldırıya uğradı ve birkaç saat boyunca alıkonuldu.

Askerler ve yerleşimciler onları öldürmekle tehdit etti ve bazı aktivistleri dövmeye devam etti.

Üç saat esir kaldıktan sonra serbest bırakılan aktivistler, bir noktada sivil kıyafetli genç bir yerleşimcinin kendilerini gözetlemekle görevlendirildiğini söyledi.

Yerleşimci şiddeti

Her ikisi de Filistin Yönetimi çalışanı olan ve yedi haftadır Vadi el-Sek sakinlerine yardım eden 27 yaşındaki Ebu Hasan ve Muhammed Halid, Haaretz muhabiri Hagar Shezaf'a, yerleşimciler ve askerlerin "askeri üniformalarla, hepsi silahlı ve çoğu maskeli" olarak geldiklerinde köyden ayrılmak üzere arabalarına bindiklerini söyledi.

Yerleşimciler Ebu Hasan ve Halid'i yakaladıklarında, onları yere zincirlediler ve silahlarla dövmeye başladılar, kafalarını yere sabitlediler ve üzerlerine bastılar, iki adama göre daha sonra elleri iplerle bağlandı.

Yerleşimcilerin ve askerlerin "Filistinlilere ait olduğunu" iddia ettikleri, ancak çantalarına sonradan yerleştirildiği tespit edilen bazı bıçaklar da olay yerinde bulundu.

Filistinli esirler Haaretz'e gözaltı sürelerinin bir noktasında İsrail'in iç güvenlik teşkilatı Şin Bet'ten olduklarını söyledikleri personelin gelerek kendilerini sorguladığını ve taciz ettiğini anlattı. Şin Bet ise suçlamaları reddetti.

Gözaltına alınan ve işkence gören üç Filistinli, kimin yerleşimci kimin asker olduğunu anlamanın zor olduğunu söyledi.

Esirler ilk gözaltına alındıktan sonra boş bir binaya götürüldüklerini, burada gözlerinin kapatıldığını ve ellerinin çelik tellerle bağlandığını söyledi.

Haaretz'e konuşan Ebu Hasan, "Bizi yüzüstü yatırdılar ve içlerinden biri bir bıçak getirip giysilerimizi yırttı" dedi. "Sadece iç çamaşırlarımızla kaldık."

Halid, "Bizi dövmeye devam ettiler" dedi. "Demir bir boruları ve bıçakları vardı, onlarla da bizi dövdüler. Her yerime vurdular, ellerime, göğsüme ve kafama. Her yerime. Üzerimizde sigara söndürdüler, tırnaklarımı sökmeye çalıştılar."

Ebu Hasan yüzünün yerleşimciler tarafından pislik ve dışkının içine itildiğini söyledi. Sorguya çekildiler ve sahip oldukları iddia edilen bıçaklarla "bıçaklama saldırısını" nerede gerçekleştirmeyi planladıkları defalarca soruldu. Ayrıca kendilerine aileleri hakkında kişisel sorular sorulduğunu söylediler.

Ebu Hasan Haaretz'e "Şiddet sürekli devam etti" dedi. "Üzerimize su döktüler, işediler. Daha sonra elinde sopa olan biri sopayı makatıma sokmaya çalıştı. Onlar pes edene kadar tüm gücümle direndim."

İki Filistinli erkeğe göre, yaklaşık altı saat sonra dışkıyla kaplı binadan çıplak ayarları ve iç çamaşırlarıyla çıkarıldılar.

Bir iple bağlanarak telefonu alınan ve daha sonra iki geceyi hastanede geçiren Macid adlı üçüncü bir Filistinlinin varlığından habersizdiler.

Üç Filistinli akşam saatlerinde serbest bırakıldı.

"Tüm Araplar pisliktir"

Rapora göre, beş sol görüşlü İsrailli aktivist de yerleşimciler tarafından saatlerce alıkonuldu.

Aktivistlerden biri Haaretz'e "Bizi gördüklerinde kovalamaya başladılar" dedi. "Bazıları üniformalı ya da yarısı üniformalı yarısı sivil kıyafetliydi ama araçlar sivildi."

Ebu Hasan Haaretz'e, yerleşimciler arasında bölgedeki çoban topluluklarına yardım eden bir aktivist olarak tanındığı için böylesine şiddetli bir tacize hedef olduğunu düşündüğünü söyledi ve ekledi:

"İki mesaj vermek istediler: Bir, Yahudilerin Gazze Şeridi'nden sonra çıldırdığı ve iki, biz Arapların onlarla uğraşmaya cesaret edemeyeceğimiz."

"Onlara Hamas'a ve Filistin İslami Cihad'a karşı olduğumu söyledim ama bu onları ilgilendirmedi. Tüm Arapların pislik olduğunu ve Ürdün'e gönderilmemiz gerektiğini söylediler. Olanların kanunla, düzenle ya ülkenin idaresiyle hiçbir ilgisi yok. Bunlar entegre bir çete."

Olaylar, devam eden İsrail-Filistin savaşı nedeniyle Batı Şeria'da artan şiddet ve gerginlik ortamında meydana geldi.

İsrail güçleri Batı Şeria'da sıkı bir tecrit uygulayarak şehirleri kapattı, köy ve kasabaların girişlerine bariyerler ve beton bloklar yerleştirdi ve protestoculara ateş açtı.

Hamas öncülüğünde İsrail'e düzenlenen sürpriz bir saldırının ardından 7 Ekim'de başlayan savaştan bu yana Batı Şeria'da onlarca Filistinli sivil öldürüldü ve en az 870 kişi gözaltına alındı.

Aynı zamanda bölgedeki yerleşimci saldırıları da yüzde 40 oranında arttı.

Savaşın başlamasından bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da en az 72 kişi katledilirken, Gazze'de en az 3.785, İsrail'de ise 1.400 kişi öldü.

Geçtiğimiz Salı günü, Filistinlilere ve solcu aktivistlere yönelik saldırıdan iki gün önce, İsrail'in aşırı sağcı ulusal güvenlik bakanı Itamar Ben Gvir, bakanlığının Batı Şeria yerleşimleri de dahil olmak üzere sivil güvenlik ekiplerini silahlandırmak için 10.000 tüfek satın aldığını duyurmuştu.

Kaynak: Mepa News, Middle East Eye

Yorum Yap
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Haberler Haberleri