İsrail Batı Şeria'nın ilhak edilmesi için bir adım daha attı

İsrail meclisi, Batı Şeria'nın ilhak edilmesine yönelik tavsiye niteliğinde bir önergeyi onayladı.

İsrail meclisi Knesset, Çarşamba günkü oturumunda Batı Şeria'nın ilhakını öngören bir önergeyi onayladı. Sembolik nitelikte olan önerge bağlayıcı nitelikte değil.

71'e karşı 13 oyla kabul edilen önerge, Batı Şeria'nın "Yahudi halkının tarihi, kültürel ve manevi vatanı olan İsrail topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu" ve "İsrail'in İsrail topraklarının tamamı üzerinde doğal, tarihi ve yasal hakkı olduğunu" belirtiyor.

Önerge kapsamında hükümete "İsrail egemenliğini, hukukunu, yargısını ve yönetimini Yahudiye, Samiriye ve Ürdün Vadisi'ndeki (hükümetin Batı Şeria için kullandığı terim) her türlü Yahudi yerleşim bölgesine uygulama" çağrısında bulunuluyor.

Knesset Başkanı Amir Ohana oylamadan sonra şu açıklamada bulundu:

"Burası bizim toprağımız. Burası bizim evimiz. İsrail toprakları İsrail halkına aittir. 1967'de işgal başlamadı, sona erdi ve vatanımız gerçek sahiplerine iade edildi. Bizler bu toprak parçasının ilk yerlileriyiz. Yahudiler, 3 bin yıldır Yahudiye olarak adlandırılan bir toprağın işgalcisi olamazlar."

Batı Şeria'daki durum

Batı Şeria'nın tamamı halen fiilen İsrail işgali altında bulunuyor.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ve İsrail arasında 1993 yılında imzalanan Oslo Anlaşmaları çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria A, B ve C olmak üzere üç bölgeye ayrıldı.

A Bölgesi başlangıçta Batı Şeria'nın yüzde 3'ünü oluştururken 1999'da bu oran yüzde 18'e çıktı. A Bölgesi'nde işlerin çoğunu Filistin Yönetimi kontrol ediyor.

B Bölgesi Batı Şeria'nın yaklaşık yüzde 22'sini temsil ediyor. Her iki bölgede de Filistin Yönetimi eğitim, sağlık ve ekonomiden sorumluyken, İsrailliler dış güvenliğin tam kontrolüne sahip, yani istedikleri zaman bölgeye girme hakkına sahipler.

C Bölgesi Batı Şeria'nın yüzde 60'ını temsil ediyor. Oslo Anlaşmaları uyarınca bu bölgenin kontrolünün Filistin Yönetimi'ne devredilmesi gerekiyordu. Bunun yerine İsrail güvenlik, planlama ve inşaat dahil tüm konularda tam kontrolü elinde tutuyor. Kontrolün Filistin Yönetimi'ne devri hiçbir zaman gerçekleşmedi.

Oslo Anlaşmaları uyarınca, her üç bölgenin de 2000 yılına kadar Filistinlilerin tam kontrolü altına girmesi kararlaştırılmıştı.

Uluslararası hukuka göre A, B ve C Bölgelerini kapsayan toprakların tamamı Filistin toprağı ve bu topraklar üzerindeki tüm İsrail yerleşimleri yasa dışı. 700 bin Yahudi yerleşimcinin büyük çoğunluğu yasa dışı olarak C Bölgesi'nde yaşıyor.

Kaynak: Mepa News

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

Haberler Haberleri