Muhammed el Haccar, Huzeyfe Feyyad | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News
Hamza Şaban havaya sıçramış bir şekilde uyandı.
Büyük bir patlama onu yatağından fırlatmış, şaşkınlık ve şok içinde bırakmıştı.
Dışarıda, İsrail'in patlayıcı yüklü, uzaktan kumandalı bir robotu Gazze sokaklarında sürünerek ilerliyor ve dehşet saçıyordu.
Middle East Eye'a konuşan 35 yaşındaki Şaban, "Robotun nerede olduğunu, yanımda mı yoksa yakınımda mı olduğunu görmek için pencereden dışarı baktım. Yaklaşık 100 metre uzakta olduğu ortaya çıktı." dedi.
Sonra bir patlama daha oldu ve onu pencereden 2 metre geriye fırlattı.
"Ellerimin ve dizlerimin üzerinde sürünerek oturma odasına kaçmaya başladım. Her şeye çarpan şarapnel ve moloz seslerini duyabiliyordum, korkunç sesler." ifadelerini kullandı.
Şaban'ın yaşadıkları Gazze'deki Filistinliler için çok yaygın hale gelmiş durumda.
İsrail'in geçen ay yaklaşık bir milyon kişinin yaşadığı kente yönelik saldırılarını genişlettiğini açıklamasından bu yana neredeyse her gece büyük patlamalar meydana geliyor.
Bu yeni şiddet dalgasının merkezinde İsrail'in son savaş taktiği yer alıyor: Uzaktan kumandalı, patlayıcı yüklü araçlar.
İsrail ordusu karada asker konuşlandırmak yerine, hizmet dışı bırakılmış zırhlı personel taşıyıcıları yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine gönderiyor. Tonlarca patlayıcıyla dolu bu araçlar uzaktan mahallelere yönlendiriliyor ve ardından patlatılarak geniş çaplı bir yıkıma neden oluyor.
Bazı durumlarda araçlar patlayıcı varillerini sokaklar boyunca bırakıyor ve aynı anda patlatarak tüm bloklarda yıkımı en üst düzeye çıkarıyor.
"Patlamalar genellikle siz uyumaya çalışırken, saat 10 ya da 11 civarında başlıyor" diyen Şaban, her gece sekiz ila on patlamanın duyulabildiğini sözlerine ekledi. "Son derece güçlüler. Bütün binaları ezilmiş molozlara dönüştürüyorlar" dedi.
Gazze'de birçok İsrail savaşını yaşamış ve F-16 savaş uçaklarının neden olduğu yıkıma ilk elden tanık olmuş olsa da, bu yaşananlar farklı bir seviyedeydi.
"Hiçbir şey bu robotlarla kıyaslanamaz" dedi. "Hava saldırılarından çok daha yıkıcılar." şeklinde konuştu.
Gazze Şehri 'siliniyor'
Geçtiğimiz ay İsrail, Hamas'ın imzalamasının ardından daha önce onayladığı ateşkes anlaşmasını iptal etti.
Bunun yerine İsrail güvenlik kabinesi, Gazze Şehri'nin ele geçirilmesinden başlayarak Gazze Şeridi'ni işgal etme planını onayladı.
O zamandan bu yana İsrail hem hava hem de kara saldırılarını yoğunlaştırdı ve giderek artan sayıda patlayıcı robot konuşlandırdı.
Gazze merkezli Hükümet Medya Ofisi'ne göre 13 Ağustos'tan bu yana nüfusun yoğun olduğu bölgelerde en az 100 patlayıcı robot kullanıldı.
Kar amacı gütmeyen Euro-Med İnsan Hakları İzleme Örgütü, bu patlamalar nedeniyle günde yaklaşık 300 yerleşim biriminin tahrip olduğunu bildiriyor.
Örgüte göre her bir robot bazen 7 tona varan yüksek patlayıcı maddelerle yüklü.
Robotların konuşlandırıldığı bölgeler Cebaliye, Zeytun, Sabra, Şucaiyye ve Tuffah mahalleleri de dahil olmak üzere Gazze Şehrinin kuzey, doğu ve güney bölgelerinde yoğunlaşıyor.
Euro-Med, bu robotların kullanımının "benzeri görülmemiş bir hızda gerçekleştiğini" ve "şehri haritadan silme stratejisine işaret ettiğini" söyledi.
Kuruluş, "Mevcut hızla giderse, şehrin geri kalanı iki ay içinde yok edilebilir. İsrail ordusunun büyük ateş gücü ve Filistinlilere karşı işlediği suçları durdurmak için herhangi bir uluslararası baskının yokluğu göz önüne alındığında bu süre daha da kısalabilir." diye ekledi.
İsrail basınında çıkan haberler de bölge sakinlerinin anlattıklarını doğruluyor.
İsrail haber kaynağı Walla'ya göre İsrail güçleri son haftalarda patlayıcı robotların kullanımını üç katına çıkardı.
Haberde Gazze'ye yüzlercesinin daha gönderildiği belirtildi.
Bu araçlar, altyapı tahribatını en üst düzeye çıkarmak ve Hamas savaşçılarıyla doğrudan çatışmayı en aza indirmek, böylece kara operasyonları sırasında İsrail askerlerine yönelik riskleri azaltmak için tasarlanıyor.
Zorla yerinden etme
Bu robotların neden olduğu patlamalar o kadar yüksek ve sarsıcı ki pek çok Filistinliyi dehşete düşürdü.
Walla'nın bildirdiğine göre patlamalar Gazze Şeridi'nden 100 kilometre uzakta duyulabiliyor.
Filistinliler dehşet vermenin İsrail stratejisinin bir parçası olduğunu söylüyor.
Bu makinelerin kullanılmasının ikili bir amaca hizmet ettiğine inanıyorlar: İsrail'in devam eden etnik temizlik kampanyasının bir parçası olarak insanları şehirden çıkarmak için yıkım ve psikolojik savaş.
Şaban da bu hafta başında patlamalar yaklaştıkça Gazze'nin doğusundaki evinden kaçmak zorunda kalanlardan biriydi.
"Ses 100 metre öteden bile sağır edici. Sadece 10 ya da 5 metre olduğunu düşünsenize, çoktan gitmiş olurduk." dedi.
Yıkımın boyutu en çok ertesi gün, bölge sakinleri güvenli olması koşuluyla hasarı tespit etmek için dışarı çıktıklarında ortaya çıkıyor.
Şaban, genellikle geride kısmi yıkıma yol açan hava saldırılarının aksine, bu patlayıcı yüklü robotların binaları tamamen yok ettiğini açıkladı:
"Bina yedi katlı olsa bile moloz yığınına dönüşürdü. Eskiden orada bir bina olduğunu bile söyleyemezsiniz. Sadece küçük taş parçaları. Normal hava saldırılarında olduğu gibi katlardan ya da yapıdan eser yok, küçük enkaz parçalarından başka bir şey kalmadı."
Bu düzeyde bir yıkım geçen yıl İsrail'in yoğun kara saldırısının ardından Filistinlilerin bu robotların geniş çaplı kullanımını ilk kez rapor ettikleri Cebaliye mülteci kampında görülmüştü.
O zamandan bu yana Refah'ta ve Gazze'nin kuzeyindeki bazı bölgelerde yaygın olarak kullanıldılar ve tüm mahalleleri neredeyse yerle bir ettiler.
BM'nin ön analizlerine göre Temmuz ayı itibariyle İsrail, Gazze Şeridi'ndeki tüm yapıların yaklaşık yüzde 78'ini yıktı.
Tahminen 282 bin 904 konut birimi hasar gördü.
İsrail'in Gazze'deki soykırımının başladığı Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi nüfusunun neredeyse tamamı birçok kez yerinden edildi.
O dönemde İsrail, şehri Filistinlilerden boşaltmak amacıyla Gazze Şehri'nin tüm sakinlerinin güneye kaçmasını emretmişti.
Şimdi, iki yıl sonra, nüfusu zorla yerinden etmek için aynı çağrıları bir kez daha tekrarlıyor.