Middle East Eye'ın (MEE) güvenlik ve diplomatik kaynaklara dayandırdığı habere göre Mısır, savaş sonrası Gazze'nin yeniden inşası ve yönetimi planının bir parçası olarak Gazze Şeridi'nin güvenlik yönetimini devralmak üzere aylardır Filistin Yönetimi'ne bağlı askeri güçleri eğitiyor.
Filistinli güçlerin Mısır ve Ürdün'de eğitilmesine yönelik anlaşma Aralık 1993'te Oslo'da düzenlenen ilk Filistin Polisi Donörler Konferansı'ndan bu yana yürürlükte.
Nisan ayında Mısır ve Filistin medyası, Mısır'ın yeniden yapılanma planının bir parçası olarak 100 polis memuru, 100 ulusal güvenlik görevlisi, 50 önleyici güvenlik görevlisi ve 50 istihbarat görevlisi olmak üzere 300 Filistin Yönetimi güvenlik personelinin Kahire'ye gönderildiğini bildirdi.
MEE'ye konuşan Mısırlı bir güvenlik kaynağı “Bu eğitim alanların hepsi El Fetih hareketine bağlı ve Mahmud Abbas yönetimindeki Filistin Yönetimi'ne sadık kişiler” dedi.
Kaynak, “Kahire, Ramallah'taki Filistin Yönetimi liderliğinin itirazlarına yol açmamak ve bu fikrin Suudi desteğini almasını sağlamak için Muhammed Dahlan'a bağlı kişileri dahil etmekten kaçındı” diye ekledi.
Kaynağa göre bir başka kısım da Ürdün'de eğitildi, ancak hem Kahire hem de Amman bu çabayı sürdürmek için Körfez'den fon almayı umduklarından eğitilenlerin sayısı çok fazla değil.
1993 Oslo Konferansı, Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, Dünya Bankası, Filistin Kurtuluş Örgütü ve İsrail'in yanı sıra 14 donör ülkenin daveti üzerine toplanmıştı.
Mısır ve Ürdün konferansa katılan tek iki Arap ülkesiydi ve Filistin polisinin Gazze ve Eriha'ya fiilen konuşlandırılması 1994'te başlamadan önce binlerce Filistinli polis memurunun eğitilmesi için bir mutabakat zaptı imzalandı. Bugüne kadar söz konusu eğitimi alan güçlerin sayısı ya da grupları açıklanmadı.
1993 anlaşmasından bu yana Filistin Yönetimi'ne bağlı güçlerin bir kısmı Kahire'ye gönderilerek Polis Akademisi, Askeri Akademi ve Mısır'da üst düzey askeri çalışmalar konusunda uzmanlaşmış bir askeri akademi olan Yüksek Askeri ve Stratejik Çalışmalar Akademisi'nde (eski adıyla Nasır Yüksek Askeri Akademisi) güvenlik ve askeri eğitim kurslarına katıldı.
Yeniden yapılanma planı
Diplomatik ve güvenlik kaynaklarının MEE'ye verdiği bilgiye göre, İsrail'in Ekim 2023'te Gazze'ye yönelik saldırılarının başlamasından bu yana Mısır, Gazze'den gelen ya da Gazze'de yaşayan, bazıları Mısır'da ikamet eden ve eğitim gören, bazıları savaş başladıktan sonra Kahire'ye kaçan, bazıları da Batı Şeria'da ikamet eden ve aileleri Gazze Şeridi'nden gelen gençleri güvenlik idaresini yürütmek, polislik görevlerini üstlenmek ve daha sonra Gazze Şeridi'nde kurulacak yönetimde rol almak üzere eğitiyor.
Bu, Mart ayındaki Arap Zirvesi sırasında Mısır tarafından önerilen yeniden yapılandırma planının bir parçası.
Plan, Filistin polisinin eğitilmesi için Ürdün'le birlikte çalışarak Filistin Yönetimi'nin yönetimini yeniden tesis etmeyi amaçlıyor. Bu plan siyasi, mali ve uluslararası destekle desteklenecek ve potansiyel olarak diğer ülkeleri de rehabilitasyon çabalarına dahil edecek.
Plan ayrıca BM Güvenlik Konseyi'nin, bir Filistin devletinin kurulması ve kurumsal kapasitesinin oluşturulmasına yönelik daha geniş bir çerçeve ve takvim dahilinde, hem Gazze'de hem de Batı Şeria'da uluslararası koruma veya barışı koruma güçlerinin konuşlandırılmasını değerlendirmesini öneriyor.
Plana göre en önemli sorunlardan biri çok sayıda Filistinli silahlı grubun varlığıdır ve plan bu sorunun ancak temel nedenleri ele alan ve Filistinlilerin haklarını iade eden güvenilir bir siyasi süreçle çözülebileceğini savunmaktadır.
Ancak Mısırlı bir diplomatik kaynağın MEE'ye verdiği bilgiye göre plan herhangi bir onay ya da Körfez ülkelerinden, özellikle de Suudi Arabistan'dan destek almış değil.
Kaynağa göre Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Arap Zirvesi öncesinde Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenen kapalı bir toplantıda Körfez ülkelerini Mısır'ın yeniden inşa planı konusunda ikna etmeye çalışmıştı.
Mısır'ın “savaşın bittiği günün ertesi” için önerdiği plan, ABD Başkanı Donald Trump'ın “Gazze Rivierası” tatil köyü kurmak için Gazze sakinlerini yerinden etme planına alternatif olarak sunulmuştu.
Ancak diplomatik kaynak, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin savaş sona ermeden Mısır'ın planına ya da herhangi bir alternatif plana destek ya da fon sağlamayı reddettiğini, bu desteği de herhangi bir yeniden inşa sürecine girmeden ya da Kahire'ye fon aktarmadan önce Hamas'ın silahsızlandırılması ve savaşçılarının Gazze Şeridi'nden çıkarılması şartına bağladığını belirtti.
İtalya'daki Floransa Üniversitesi'nde güvenlik analisti ve araştırmacı olan Ali el Reccal, bu planın Mısır'ın birçok çıkarına hizmet ettiğini, özellikle de Kahire'nin bir gereklilik olarak gördüğü Mısır'ın Gazze Şeridi'ne güvenlik açısından nüfuz etmesine hizmet ettiğini belirtti.
MEE'ye verdiği demeçte, “Gazze'deki güvenlik varlığı ne kadar derin olursa, siyasi ve sosyal etkisi ve bölgesel rolü de o kadar artar” dedi.
“Bu, özellikle de Mısır'ın tüm bölgesel dosyalardaki rolünün önemli ölçüde azaldığı göz önünde bulundurulduğunda, şu anda gerekli bir hareket tarzıdır.”
"Güvenlik için bir vizyon"
Ancak Reccal, Mısır tarafından önerilen bu güvenlik planının mevcut koşullar altında ve Gazze Şeridi'ndeki mevcut silahlı grupların varlığıyla uygulanmasının imkansız olduğunu da sözlerine ekledi.
"Bu planın hayata geçmesinin koşulu savaşın sona ermesi, Hamas ve diğer direniş gruplarının da ortadan kalkmasıdır. Şeritteki mevcut gerçeklere göre, özellikle de İsrail Güvenlik Kabinesi'nin Gazze Şeridi'ni işgal etme kararı ışığında bu mümkün değildir."
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, geçtiğimiz ay New York'ta düzenlenen iki devletli çözüm konferansında Kahire'nin Gazze Şeridi'ni yönetmek üzere eğittiği güçlere atıfta bulunmuştu.
Abdulati, “Güvenlik düzenlemeleri ve Gazze Şeridi'nin yönetimi ve ertesi gün bölgeyi kimin yöneteceği konusunda bir vizyonumuz var” dedi ve ekledi:
“Mısır yüzlerce Filistinliyi Gazze'de güvenlik görevlerini üstlenmeleri için eğitiyor.”
Abdulati Kahire'nin Filistin Yönetimi güçlerine Gazze ve Batı Şeria'da yasaları uygulayabilmeleri için güvenlik eğitimi vermeye devam ettiğini de sözlerine ekledi.
“Bu, bir Filistin devletinin kurulması için uygun ortamın yaratılmasına yardımcı olacak, Filistin Yönetimi'nin kabiliyetlerini destekleyecek ve böylece siyasi müzakere sürecinin başlatılmasına hazırlık olarak hem Gazze Şeridi'nde hem de Batı Şeria'da rolünü yerine getirebilecektir.”
Mısır 29 Temmuz'da Suudi Arabistan, Katar, Türkiye ve Arap Birliği ile birlikte Hamas'a Gazze'nin kontrolünü bırakma ve silahlarını Filistin Yönetimi'ne teslim etme çağrısında bulunan iki devletli çözüme ilişkin New York Deklarasyonu'nu imzalamıştı.
Mısırlı güvenlik kaynaklarına göre Kahire başlangıçta silahsızlanmanın ateşkes müzakerelerine bağlanmasına karşı çıkmıştı.
Ancak geçen hafta MEE'ye konuşan kaynaklar, BAE ve Suudi Arabistan'ın sürekli baskısı altında Mısır'ın tutumunu değiştirdiğini ve “teslimiyet süreci” olarak tanımlanan sürecin başlatılmasına yönelik bölgesel çabalara destek verdiğini söyledi.
Bu tutum, İsrail'in Gazze'deki savaşı sona erdirmek için Washington tarafından desteklenen önkoşullarıyla örtüşüyor.
Kaynak: Mepa News