Özbekistan Devlet Başkanı Kerimov Öldü

25 yıldır Özbekistan Devlet Başkanlığı görevini yürüten İslam Kerimov, geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti

27 Ağustos tarihinde beyin kanaması geçiren ve bu günden itibaren yoğun bakımda tutulan İslam Kerimov'un ölüm haberi, bugün öğle saatlerinde çeşitli haber ajanslarınca doğrulandı. 1990 yılından bu yana Özbekistan Devlet Başkanlığı görevini sürdüren Kerimov'un adı, ülkedeki muhalif gruplara karşı birçok insan hakları ihlali ile anılıyordu.

Kerimov'un hayatını kaybettiğine dair iddialar hastaneye kaldırıldığı 27 Ağustos tarihinden itibaren dillendiriliyordu. Reuters'ın ölümünü bugün doğruladığı Kerimov'un 2013 yılında da kalp krizi geçirdiği ve durumunun kritik olduğu iddia edilmiş, söz konusu iddialar daha sonra yalanlanmıştı.

30 Ocak 1938 tarihinde Semerkant'ta dünyaya gelen Kerimov, iktisat ve mekanik mühendisliği eğitimi görmüştü. Daha sonradan Halkın Demokratik Partisi adını alacak olan Özbekistan Komünist Partisi'nin 1989-1991 yılları arasında liderliğini yapan Kerimov, 1990 yılından Sovyetler Birliği'nin dağılacağı 1991 yılına kadar Özbek Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin devlet başkanlığı görevini yürütmüş, Özbekistan Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ilan ettiği yıldan bugüne dek devletin başkanlığını yapmıştı. Devlet başkanlığı süresince adaletsiz seçimler düzenleme, muhalefete ve İslami gruplara yönelik baskı ve sindirme politikaları yürütme ve basın özgürlüğünü kısıtlama gibi suçlamalar yöneltilen Kerimov, 2005 yılındaki Andican Katliamı'nın da mimarı olarak anılıyordu. Ulusal Güvenlik Servisi ve İçişleri Bakanlığı'na bağlı güçlerin, Andican şehrinde 13 Mayıs 2005 tarihinde miting düzenleyen Kerimov muhaliflerinin üzerine ateş açması sonucu resmi rakamlara göre "yüzlerce gösterici" hayatını kaybetmişti. Sonraki yıllarda Ulusal Güvenlik Servisi'nden ayrılan bir görevli, katliamda öldürülen göstericilerin sayısının 1500 olduğunu, cesetlerin büyük bölümünün toplu mezarlara gömüldüğünü ifade etmişti. Özbekistan hükümeti göstericileri "Özbekistan İslami Hareketi" ve "Hizb'ut-Tahrir" mensupları olarak nitelendirmişti. Olaylar sonrası Cuma Hocayev ve Tahir Yoldaşev gıyaben idama mahkum edilmişti. Özbekistan günümüzde de muhaliflere ve İslami gruplara yönelik ağır baskı ve sindirme politikaları, kötü şartlarda uzun süreli hapis cezaları, işkence iddiaları ve ciddi insan hakları ihlalleri ile anılıyor. Ülkede Müslümanlara toplu iftar, teravih namazı, sakal, başörtüsü, din ve Kur'an eğitimi gibi yasakların uygulandığı biliniyor. İslami kuruluşların ülkede faaliyet göstermesi de yasaklanmış durumda.


Özbekistan, Kerimov'un yönetim süresi boyunca ABD ve Rusya yanlısı politikalar arasında gidip geldi. Diktatörlük suçlamalarını "radikal örgütlerle mücadele" savunmasıyla karşılayan Kerimov'un en çok eleştiri aldığı bir diğer husus da seçimlerde aldığı oy oranlarıydı. Girdiği tüm seçimlerden ezici bir oy oranıyla galip çıkan Kerimov'un aldığı oylara şüpheyle yaklaşıldı. Geçtiğimiz yıl yapılan seçimden %90,39 gibi yüksek bir oy oranıyla çıkan Kerimov'un adı, ülkelerinde yaptıkları seçimlerin tamamen göz boyama ve meşruiyet devşirme amaçlı olduğuna dair seslerin iyiden iyiye yükseldiği Hüsnü Mübarek ve Beşar Esed gibi isimlerle anılmaya başlanmıştı. Kerimov, kanunlara aykırı olmasına rağmen 2007 ve 2015 yıllarında seçimlere adaylığını koydu ve kazandı. Özbekistan'da düzenlenen seçimlerde rekabetin yokluk denebilecek eksikliği, özellikle Batılı kuruluşların sert eleştirilerine sebep olmuştu. 

"Teröre Karşı Savaş" adıyla ABD'nin Afganistan'a düzenlediği saldırılara Özbekistan lideri Kerimov önemli destekte bulunmuş, hatta ABD'ye Özbekistan'da bir askeri üs sağlamıştı Ülkenin İslami muhalefetinden bir isim olarak görülen Özbekistan İslami Hareketi ve hareketin lideri Tahir Yoldaşev'in Afganistan'da Taliban yönetimi yanında savaşıyor oluşu, Kerimov'un bu desteğinde önemli rol oynamıştı. Kerimov ilerleyen yıllarda da Veziristan bölgesinde Koalisyon Kuvvetleri ve Pakistan güçlerine karşı savaşmayı sürdüren Yoldaşev ve Özbekistan İslami Hareketi'ne karşı ABD ve Pakistan ile dirsek temasını sürdürmüştü. Andican Olayları ve ABD'den gelen "insan hakları ihlalleri" eleştirileri sonucu ABD ile ilişkiler gerilmiş ve ABD kuvvetleri ülkeden sınırdışı edilmişti. Bu olaylar sonrası Rusya ekseni ile yakınlaşan Kerimov yönetimi, 2008 yılından itibaren Batı ve ABD ile ilişkilerini onarmaya başlamıştı. Özbekistan'ın Afganistan savaşı için stratejik konumu bu ilişkilerin onarılmasında önemli rol oynamıştı.

Kerimov'dan sonra ülkeyi nelerin beklediği ise tartışılıyor. Güçlü aileler, askeriye ve güvenlik kuruluşları ve bazı devlet adamları arasında büyük bir iktidar mücadelesi yaşanacağı ifade edilen Özbekistan'da halkın taleplerine önem veren bir yönetimin kurulup kurulmayacağı da merak konusu.

Kaynak: Mepa News

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

Haberler Haberleri