ABD Başkanı Donald Trump, çalkantılı bir ekonomik dönemde ABD'ye bir trilyon dolarlık yatırım yapması için krallığı teşvik etmeyi umduğu Suudi Arabistan'a indi.
Suudi Arabistan'a varışında birkaç Suudi F-15 savaş uçağının eşlik ettiği Trump, Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'a daha önce söz verdiği 600 milyar dolarlık yatırımı 1 trilyon dolara çıkarması için baskı yapıyor.
Ziyaretin İran ile nükleer programı konusunda devam eden müzakereleri de kapsaması bekleniyor.
Bin Selman ve Trump'ın kraliyet sarayında, aralarında Trump'ın aşırı sağcı müttefiki Elon Musk'ın da bulunduğu birçok önemli Amerikan iş dünyası liderinin katılacağı bir öğle yemeğinde bir araya gelmesi planlanıyor.
Trump daha sonra komşu Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne seyahat edecek.
Trump'ın Riyad, Doha ve Abu Dabi'deki temasları sırasında savunma ve havacılıktan enerji ve yapay zekaya kadar her alanda sözleşmeler duyurması bekleniyor.
Trump'ın dünya genelinde geniş kapsamlı gümrük vergileri uygulamaya başlaması ABD'ye olan ekonomik güveni şüpheye düşürdü ve Başkan bu nedenle manşetlere taşınacak bazı kazanımlar peşinde.
Trump yönetimi Nisan ayında Suudi Arabistan'a sivil nükleer teknoloji satışını Riyad'ı İsrail ile ilişkilerini normalleştirmeye ikna edecek bir kaldıraç olarak görmekten vazgeçtiğinin sinyallerini verdi.
Bunun yerine, uzmanların Suudi Arabistan'ın nükleer programının maliyetinin 80 milyar dolar olduğunu söylediği bu rakamdan ABD şirketlerine pay verebilecek bir ticaret söz konusu.
Aynı şey Suudi Arabistan'a F-35 savaş uçaklarının satışı için de geçerli. Reuters ilk olarak ABD'nin Suudi Arabistan'la bu satışı görüşeceğini bildirmiş, Amerikalı bir yetkili de bu hafta Middle East Eye'a yaptığı açıklamada anlaşmanın masada olduğunu doğrulamıştı.
Bu anlaşma İsrail'i tedirgin edebilir zira ABD'nin en gelişmiş savaş uçaklarının satışı, Biden yönetimi altında İsrail ile ilişkilerin normalleşmesiyle bağlantılı olacaktı. Ancak normalleşme bu seyahatin gündeminden çıkarıldı.
İsrail, ABD'nin Arap ülkelerine ve Türkiye'ye silah satışları üzerinde uzun zamandır büyük bir etkiye sahip.
ABD'nin İsrail'in komşularına karşı sözde niteliksel askeri üstünlüğüne olan bağlılığı yasalarda yazılıdır ve 1970'lere kadar uzanan iki ülkenin ortaklıklarının temelini oluşturmuştur.
Bölgesel rakip İran'ın da hafta sonu Umman'da yapılan dördüncü tur görüşmelerin ardından Trump'ın Suudi Arabistan ziyareti sırasında öne çıkması muhtemel.
Her iki taraf da müzakerelerle ilgili iyimserliğini dile getirdi ancak ABD yine de Pazartesi günü İran'ın nükleer programını hedef alan yeni yaptırımlar uyguladı.
Kaynak: Mepa News, Middle East Eye