Türkiye İsrail'e karşı eylem planını imzaladı

Önlemler arasında İsrailli yetkilileri uluslararası hukuk çerçevesinde sorumlu tutma ve silah transferlerini önleme taahhüdü de yer alıyor.

Türkiye Salı günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşını durdurmak isteyen bir grup ülke tarafından bu ayın başlarında kabul edilen taahhütlerin ışığında İsrail'e karşı altı önlem aldığını duyurdu.

Lahey Grubu'nun Bogota Filistin Acil Durum Konferansı'nda yaptığı ortak açıklamayı onaylayan Türkiye, 16 Temmuz'daki zirveden bu yana taahhütleri imzalayan ilk ülke oldu.

Bogota'daki zirve, devletlerin İsrail'e karşı uluslararası yaptırımlar ve katılımcıların Gazze'de “uluslararası hukukun ağır ihlalleri” olarak tanımladıkları durum için yasal hesap verebilirlik talep eden ortak bir bildiriyle sonuçlandı.

Altı önlem arasında İsrail'e askeri ihracatın askıya alınması, İsrail menşeli silahların liman ve hava sahalarından geçişinin engellenmesi ve devlet kurumları ile emeklilik fonlarının İsrailli şirketleri ve Filistin topraklarının işgalini destekleyen tüm kamu sözleşmelerinin gözden geçirilmesi yer alıyor.

Ayrıca, iddia edilen savaş suçları için hesap verebilirliği takip etmek üzere evrensel yargı davalarını ve Uluslararası Ceza Mahkemesi emirlerini aktif olarak destekleme sözü de verildi.

Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz Middle East Eye'ye yaptığı açıklamada, "Çocuklar sadece bombardımanlardan değil, açlıktan da ölüyor. Bu, ahlaki ve sistemik bir çöküşe işaret eden insan yapımı bir insani felakettir. İsrail 21. yüzyılda soykırım icat ediyor" ifadelerini kullandı.

Hükümetinin Bogota deklarasyonunu destekleme kararını açıklayan Yılmaz, “İsrail'in mevcut gidişatıyla soykırım saldırılarını durdurmayacağı açıktır” dedi ve ekledi:

“Lahey Grubu'nun uluslararası hukukun korunması ve ihlalleri nedeniyle İsrail'e karşı önlemler alınması yönündeki haklı çağrısını destekliyoruz.”

Lahey Grubu, Bolivya, Kolombiya, Küba, Honduras, Malezya, Namibya, Senegal ve Güney Afrika'dan oluşan sekiz devletin 31 Ocak'ta Hollanda'nın aynı adı taşıyan kentinde İsrail'i uluslararası hukuk çerçevesinde sorumlu tutmak amacıyla kurduğu bir blok.

Kolombiya ve Güney Afrika'nın ortak ev sahipliğinde düzenlenen Bogota zirvesi Latin Amerika, Afrika, Asya, Avrupa ve Orta Doğu'dan 30'dan fazla ülkenin temsilcilerini bir araya getirerek İsrail'in Gazze'de devam eden soykırım savaşına karşı çıkan devletler koalisyonunun şimdiye kadarki en koordineli diplomatik çabasını teşkil etti.

Önümüzdeki haftalarda daha fazla devletin Lahey Grubuna katılabileceği ifade ediliyor.

İsrail, Gazze'de her geçen gün daha fazla Filistinlinin ölümüne neden olan aç bırakma stratejisi nedeniyle daha fazla eleştiri alıyor. Ekim 2023'ten bu yana yaklaşık 150 Filistinli yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybederken, Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, Salı günü yaptığı açıklamada toplam ölü sayısının 60.000'i aştığını söyledi.

Pazartesi günü iki büyük İsrailli insan hakları grubu da İsrail'in Gazze'de soykırım uyguladığına dair raporlar yayınlarken Salı günü de dünyanın en büyük açlık takibi yapan grubu da kuşatma nedeniyle Gazze Şeridi'nde “en kötü kıtlık senaryosunun” yaşandığını kaydetti.

Nuh Yılmaz, Türkiye'nin Gazze'ye kesintisiz insani yardım akışının yanı sıra “Filistinlilerin öncülüğünde koordineli bir yeniden inşa süreci ve son olarak "iki devlet" vizyonuna dayalı adil ve kalıcı bir barışa yönelik somut bir yol haritası” çağrılarını yinelediğini söyledi.

Yılmaz, "İsrail'in Batı Şeria'da devam eden saldırganlık ve ihlallerini de görmezden gelmemeliyiz. Bu, kolonizasyonun derinleştirilmesi olarak adlandırılabilir" dedi ve ekledi:

“İsrail parlamentosu tarafından kabul edilen ve İsrail'in Batı Şeria üzerindeki egemenliğinin genişletilmesini açıkça talep eden son bildiri tehlikeli bir adımdır.”

Güney Afrika Türkiye'nin kararını memnuniyetle karşıladı

15-16 Temmuz tarihlerinde Bogota'da düzenlenen konferansta katılımcı 30 devletin tamamı “cezasızlık döneminin” sona erdirilmesi gerektiği konusunda mutabık kaldı ve Gazze'de derhal ateşkes sağlanması çağrısında bulundu.

Bu süreci başlatmak üzere grup, dünyanın dört bir yanından 12 devletin -Bolivya, Kolombiya, Küba, Endonezya, Irak, Libya, Malezya, Namibya, Nikaragua, Umman, Saint Vincent ve Grenadinler ve Güney Afrika- altı önlemi kendi iç hukuk ve idari sistemleri aracılığıyla derhal uygulamaya koymayı taahhüt ettiğini açıkladı.

Grup, söz konusu tedbirlerin “İsrail'in Filistin'deki yıkım kampanyasıyla suç ortaklığı bağlarını koparmayı” amaçladığını belirtti.

Grup, önlemlerin kabul edilmesinde kendilerine katılacak başka devletler için BM 80. Genel Kurulu'na denk gelen 20 Eylül 2025 tarihinin belirlendiğini de sözlerine ekledi.

Grup, "Türkiye tarafından bugün atılan adımlar, uluslararası hukuka sadece atıfta bulunulması değil, uygulanması gerektiğinin güçlü bir teyididir. Cezasızlığa son vermek ve insanlığı savunmak için diğer ülkeleri de Eylül ayındaki son tarihten önce aynı adımı atmaya davet ediyoruz" dedi.

Güney Afrika'nın uluslararası ilişkiler ve işbirliğinden sorumlu bakanı Ronald Lamola, ülkesinin “Türkiye tarafından ortak bildirinin imzalanmasını memnuniyetle karşıladığını” söyledi ve ekledi:

“Bu, adaletsizliğe karşı mücadeleyi güçlendirmek ve sürdürmek ve hesap verebilirliği sağlamak için memnuniyet verici bir gelişmedir”

Kaynak: Mepa News, Middle East Eye

Yorum Yap
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Haberler Haberleri