Ahraru'ş Şam: Suriye devrimine yönelik saldırganlık cezasız kalmayacak
Tahriru'ş Şam ile yaşanan gerginliğe ilişkin Ahraru'ş Şam cephesinden açıklamalar yapıldı.
Suriye’nin kuzeyinde yer alan İdlib'in genelinde Ahraru’ş Şam Hareketi ile Tahriru’ş Şam arasındaki çatışmalar Suriye’de önemli ilim adamları, diğer grup liderleri ve yerel halkın ateşkes çağrılarına rağmen devam ediyor.
Çatışmalar İdlib kırsalının geneline yayıldı
Şer’i komitelerin müdahalesiyle gerçekleşen sözlü anlaşmanın ardından sorunun çözümü için ortak bir komisyon oluşturamayan taraflar arasındaki gerginliğin genişlik kazanarak İdlib kırsalının tamamına yayıldığı ifade ediliyor.
Tarafların can kaybının minimum düzeyde olması için ortak çaba sarfettiği bildirildi. Tahriru'ş Şam'ın muhasara altına aldığı bölgelerde Ahraru'ş Şam grubu üyelerine çekilmeleri için mühlet verdiği ifade edildi.
Taraflar birbirini suçluyor
Çatışmaların tekrardan patlak vermesinin nedenleri konusunda taraflar birbirini suçluyor. Tahriru’ş Şam’ın bir komutanı, Ahraru’ş Şam hareketini “karşı tarafın aleyhine asker yığma ve kışkırtıcı medya saldırıları hususunda anlaşmaya uymamakla” suçlarken Ahraru’ş Şam ise Tahriru’ş Şam’ı “karargâhlarına saldırmakla” suçluyor ve "bu saldırılara karşılık vermek zorunda kaldıklarını" belirtiyor.
“Tahriru'ş Şam anlaşmayı bozarak Cebel Zaviye’ye saldırdı”
“Kendileriyle gerçekleştirdiğimiz anlaşmanın akabinde Tahriru’ş Şam, iki taraf arasındaki tartışmalı meselelerin çözüme kavuşturulmasının aksamasına neden oldu. Tel Tukan bölgesinde varılan anlaşmayı Tahriru’ş Şam ihlal etti. Ahraru’ş Şam Hareketi sorunu barışçıl yollarla çözüme ulaştırmaya çalışırken bir anda Tahriru’ş Şam’a bağlı konvoyların Cebel Zaviye mıntıkasının her köşesine yönelmesi ve Ahraru’ş Şam’ın noktalarına saldırıya geçmesiyle karşılaştı. Bu durumda karşılık vermek zorunda kaldık."
“Bütün karargâhlarımız hedef alındı”
Ahraru’ş Şam sözcüsü karargahlarının hedef alındığını belirterek şu sözleri kullandı:
"Tahriru’ş Şam, hiçbir gerekçe sunmaksızın Hazarin noktasına saldırıya geçti. Benzer bir saldırı da Ma’rata’ya yapıldı. Söz konusu bölgede Ahraru’ş Şam’a ait bütün karargâhlar hedef alındı. Devrim bayrağı konusunu bahane ederek İblin bölgesinde de bizlerle atışmıştı.”
“Saldırılar ölümlere neden oldu”
Açıklamasının devamında Ebu Zeyd, Tahriru’ş Şam grubunun karargâhları hedef almasının peşinden Cebel Zaviye mahkeme başkanını tutukladığını ifade ederek “Tahriru’ş Şam’ın bu tutumları örf ve ahlak ilkelerine terstir. Onların bu saldırıları insanların hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden oldu. Saldırıları hala devam etmektedir” şeklinde konuştu.
“Şer’i ve ahlaki görevlerinizi yerine getirin”
Ahraru’ş Şam hareketinin resmi sözcüsü açıklamasının sonunda şu ifadelere yer verdi:
“Bizler hiçbir zaman herhangi bir grupla çatışmaya girme taraftarı olmadık. Hiçbir kimseye saldırıda bulunmadık. Tahriru’ş Şam içindeki akil kimselere, barış anlaşmasına şahit olan kimselere bir kez daha sesleniyoruz; bu halk karşısında şer’i ve ahlaki görevlerinizi yerine getirin. Suriyeli halka kuvvetle üstün geleceğine veya saldırarak onlara boyun eğdirteceğine inanan kimse hayal kurmaktadır.”
“Saldırılar Suriye devrimine yönelik”
Ahraru’ş Şam Hareketi lideri Ebu Ammar yayınladığı videoda bu saldırıların sadece Ahraru’ş Şam hareketine yönelik olmadığını, aksine Suriye devrimine, bütün muhalif gruplara, Suriyeli halka, devrimin kazanımlarına yönelik bir saldırı olduğunu öne sürdü.
İç çatışmadan ancak Esed rejiminin, Suriyeli halkın ve devriminin düşmanlarının karlı çıkacağını belirten Ebu Ammar, “Ancak buna rağmen bu saldırılarında ısrar etmekteler, kanı, malı ve hürmetleri mubah görmekte ısrar etmekteler” dedi.
“Saldırganlıklar cezasız kalmayacak”
Ebu Ammar şöyle devam etti: “Bize düşen bütün kuvvetimizle karşılık vermektir. Kim bu saldırganlıkların cezasız kalacağını sanıyorsa o kişi vehmeden birisidir. Bu devrime, Ahraru’ş Şam’a, devrim ehlinin kazanımlarına eli uzananların ellerini keseriz. Ey Ahraru’ş Şam askerleri, ey gruplar, ey halkımız, devriminizi, kazanımlarınızı korumak ve bu azgınların topraklarda hakimiyet kurmasına engel olmak için birleşin.”
“Cevlani devrimin ve Müslümanların düşmanı”
Ahraru'ş Şam liderlerinden "El Faruk Ahrar" olarak tanınan komutan da Babu'l Hava bölgesinde oldukça sert ifadelerle konuştu. Tahriru'ş Şam askeri lideri Cevlani'yi "devrimin ve Müslümanların düşmanı" olarak niteleyen isim, eski liderleri -şu an Tahriru'ş Şam lideri olan- Ebu Cabir hakkında da 'hain' ifadesini kullandı.
İlim adamlarının müdahalesi gerginliği dindirmedi
Suriye’nin önemli ilim adamlarından Şeyh Abdurrezzak Mehdi, Şeyh Ebu Muhammed Es Sadık ve Şeyh Ebu Hamza El Mısri, ortak bir açıklama yayınlayarak çatışmaların sonlandırılması ve bağımsız bir mahkeme kurulması çağrısında bulundu. İlim adamları tarafından yapılan bu çağrı Ahraru’ş Şam hareketi tarafından kabul edilirken Tahriru’ş Şam bu çağrıyı bazı konulara işaret ederek reddetti.
“İç çatışmadan sadece rejim karlı çıkacak”
Ahraru’ş Şam hareketi ilim adamlarının başlattığı girişim hakkında bir açıklama yayınlayarak “Ahraru’ş Şam hareketi, saldırganlıkta bulunacak en son gruptur. İç çatışmada sadece rejim ve müttefiklerinin karlı çıkacağının farkında. Tahriru’ş Şam’ın medyasının iddia ettiği gibi bu krizi biz başlatmadık” ifadelerini kullandı. Açıklamanın sonunda ise ilim adamları tarafından yapılan bu çağrıyı kabul ettiklerini belirtti.
Tahriru’ş Şam çağrıya neden icabet etmedi?
Tahriru’ş Şam bu tür geçici ateşkes anlaşmaların sonuç vermeyeceğini savunan bir açıklama yayınladı. İki grup arasında daha önce yaşanan gerginliklerin ardından varılan anlaşmalar da geçici olarak kalmıştı. Bu nedenle grup, geçici bir girişime karşı olduklarını ifade ederek tam bir birleşmenin yegâne çözüm olduğuna inanıyor.
Kaynak: Mepa News