Husilerin İsrail bağlantılı gemileri hedef almasıyla ilgili bilinmesi gerekenler

Husilerin İsrail bağlantılı gemileri hedef almasıyla ilgili bilinmesi gerekenler

Yemen'deki İran destekli Husiler, ABD ve İsrail üzerindeki baskıyı arttırmak için gemilere yönelik saldırılarını artırıyor.

Fotoğraf: Husiler

Yemen'deki İran destekli Husiler Kızıldeniz'de İsrail bağlantılı gemilere karşı bir dizi yeni saldırı başlattı ve bu saldırılar dünyanın en işlek deniz rotalarından birinde konuşlanmış bir ABD savaş gemisinin tepkisine yol açtı.

Yemen'in başkenti Sana'yı kontrol eden ve giderek büyüyen bir orduya sahip olan grup, İsrail ve ABD'nin 7 Ekim'den bu yana 15.500'den fazla Filistinlinin ölümüne neden olan Gazze savaşını durdurmayı reddetmesi halinde daha fazla saldırı düzenleyeceği sözünü verdi.

Son saldırılara, saldırıların gerçekleştiği Bab el Mandeb Boğazı'nın neden önemli olduğuna ve İsrail savaş makinesi durma emaresi göstermezken durumun nasıl gelişebileceğine bir bakış atalım.

Son durum nedir?

ABD ordusu Pazar günü geç saatlerde yaptığı açıklamada Arap Yarımadası'nı Afrika Boynuzu'ndan ayıran dar bir deniz geçidi olan boğazda üç ticari geminin saldırıya uğradığını bildirdi. Husiler ise sadece iki gemiye saldırı düzenlendiğini açıkladı.

Bahamalar bandıralı Unity Explorer adlı dökme yük gemisine birkaç roket atıldığı ve bunlardan en az birinin hedefine ulaşarak hasar verdiği düşünülüyor.

Arleigh Burke sınıfı güdümlü füze destroyeri USS Carney, kendisine doğru gelen bir insansız hava aracını düşürdüğünü ve ayrıca gemilerin yardım çağrılarına yanıt verirken iki insansız hava aracını daha düşürdüğünü açıkladı.

Diğer iki ticari gemi olan Panama bandıralı 9 Numara ve Sophie II adlı dökme yük gemileri de füzelerle hedef alındı. ABD Merkez Komutanlığı saldırılarda herhangi bir kayıp bildirmedi.

ABD'nin açıklamasında Washington'un "Yemen'deki Husiler tarafından başlatılan bu saldırıların İran tarafından tamamen desteklendiğine ilişkin her türlü nedene sahip olduğu" belirtildi.

Tahran son saldırı hakkında resmi bir yorum yapmadı ancak daha önce Yemen, Suriye, Irak ve Lübnan'daki gruplardan oluşan bir "direniş eksenini" desteklediğini ancak bu eksenin üyelerinin "bağımsız hareket ettiğini" savunmuştu.

İran destekli Hizbullah grubu Filistinlilerle dayanışma içinde İsrail güçleriyle ölümcül bir sınır çatışmasına girdi. İsrail bombardımanında aralarında gazetecilerin de bulunduğu düzinelerce Hizbullah savaşçısının öldürülmesi bölgesel bir tırmanma korkusunu arttırdı.

Husi askeri sözcüsü Yahya Seri iki saldırının sorumluluğunu kabul etti ancak insansız hava araçlarının bir ABD savaş gemisi tarafından hedef alındığı iddialarına değinmedi.

Seri, "Yemen Silahlı Kuvvetleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını durdurmaması halinde tüm İsrail gemilerine ya da İsraillilerle bağlantılı olan gemilere meşru hedef haline gelecekleri uyarısını yineliyor" şeklinde konuştu.

Bab el Mendeb neden önemli?

Bab el Mendeb, Yemen'in güneyindeki Aden Körfezi'ni İsrail'in güneyine kadar uzanan Kızıldeniz'e bağlayan 25 km'lik bir boğaz ve önemli bir nakliye hattı.

Husiler, dünyanın en işlek nakliye güzergahlarından biri olan ve büyük miktarlarda ürün ve petrolün taşındığı bu boğaza odaklanmış durumdalar.

Bab el Mendeb'e odaklanarak -ve daha önce Kızıldeniz ve güney İsrail'de saldırılar düzenleyerek- Husiler, savaşı uzatmayı seçmesi halinde güvenliğini zayıflatmanın yanı sıra İsrail'e ağır mali bedeller ödetmeye çalışıyor gibi görünüyor.

İsrail de ticaret için bu rotayı yoğun olarak kullanıyor ve gıda tedarikinin büyük kısmını buradan sağlıyor. İsrail gemilerini ya da İsrail'e mal taşıyan gemileri sigortalamanın maliyeti, saldırıların devam etmesi halinde muhtemelen artmaya devam edecektir.

İsrail'le olan bağlantıları nedeniyle kendilerini risk altında gören bazı gemilerin Bab el Mendeb ve Kızıldeniz'den tamamen kaçınmayı tercih etmesi, bunun yerine şirketlerin Afrika çevresindeki daha uzun rotalara veya daha pahalı hava taşımacılığına başvurması ihtimal dahilinde.

İsrail'in güneyinde Kızıldeniz kıyısında bir liman ve tatil beldesi olan Eilat, güvenliğinin uzun süre tehlikeye girmesi halinde finansal darbe alacak bir turizm beldesidir.

Neden doğrudan İsrail hedef alınmıyor?

İran destekli Husiler Ekim ayı sonunda İsrail'in güneyine doğru çok sayıda füze ve insansız hava aracı fırlatarak savaşa katıldıklarını kamuoyuna ilan ettiler.

Bunların çoğunun İsrail savunma sistemleri ya da ABD savaş gemileri tarafından durdurulduğu ya da hedeflerinin gerisinde kaldığı düşünülüyor. Dolayısıyla Eilat'a ya da İsrail'in diğer bölgelerine kayda değer bir zarar veremediler.

Bu zarar verememe durumu büyük ölçüde silahların yaklaşık 2.000 km uzaklıktan ateşlenmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Son yıllarda füzelerini önemli ölçüde geliştirmelerine rağmen Husiler, İsrail'i doğrudan hedef almaya odaklanmanın sınırlı kazanımlar sağlayacağına inanmış görünüyor.

Geçen aydan bu yana stratejik bir değişim benimsedikleri, bunun yerine kıyılarına çok daha yakın, savunmasız kalan ve çok daha rahat bir menzil içinde doğrudan hedef alınabilecek gemilere odaklandıkları görülüyor.

Geçen ay ele geçirdikleri bir gemiyi halen ellerinde tutuyorlar ve şimdiye kadarki en büyük deniz saldırıları olan Pazar günkü saldırılardan önce birkaç deniz saldırısı daha düzenlediler. Ayrıca geçen ay bir ABD insansız hava aracını düşürdüklerini de açıkladılar.

İsrail ve ABD Yemen'e saldıracak mı?

Pazar günü Husiler tarafından ilk kez aynı anda birden fazla gemi hedef alınırken, ABD ordusu ayrıntıya girmeden "tüm uygun yanıtları değerlendireceğini" belirtti.

Yapılan açıklamada "Bu saldırılar uluslararası ticarete ve deniz güvenliğine doğrudan bir tehdit oluşturmaktadır. Yine bu saldırılar dünya çapında birçok ülkeyi temsil eden uluslararası mürettebatın hayatını tehlikeye atmıştır." denildi.

İsrail ve ABD şu ana kadar Yemen topraklarına doğrudan saldırmamayı tercih etti ve muhtemelen durum böyle kalmaya devam edecek.

Yemen, yedi yıldan fazla süren ve Başkan Joe Biden ABD'yi çekip grup için "terörist" nitelemesini tersine çevirmeden önce Washington tarafından desteklenen Suudi Arabistan liderliğindeki bir koalisyonla savaşan Husileri ortadan kaldırmayı başaramayan bir savaştan yeni çıktı.

Öte yandan İsrail de sınırında Hizbullah'la savaşırken ve İran destekli güçler Suriye ve Irak'ta ABD ile çatışmaya devam ederken, İsrail ve Batılı müttefikleri savaşın kapsamını daha da genişletme konusunda isteksiz görünüyor.

Kaynak: Mepa News, Al Jazeera (Maziar Motamedi)

wp.gif

İlgili Haberler
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.