Ukrayna'da neler oluyor? (5)

Ukrayna'da neler oluyor? (5)

Zengin potansiyelini kullanamayan, ekonomik ve demografik krizlerle uğraşan Ukrayna Rusya'dan git gide koparken Batı ve Türkiye ile ilişkilerini geliştirmeye çalışıyor.

"Ukrayna krizi nedir, Ukrayna'da neler oluyor?" gibi sorular, son dönemin en önemli, bir o kadar da "kapalı kutu" gibi duran bölgesiyle ilgili olarak gündeme geliyor. 

Ukrayna'da 2014 yılında savaşla patlak veren gerginlik ve bölünmüşlük, kökenini büyük ölçüde tarihten alıyor. Bu sebeple Ukrayna'da halen çözüme kavuşmayan ve artçı çatışmaları yaşanan 2013-2014 Euromeydan Devrimi'ni, 2014 Kırım Krizi'ni, 2014-2015 Donbass Savaşı'nı anlayabilmek için tarihi arka planı bilmek gerekiyor.

Ukrayna Krizi'ni detaylı bir şekilde ele alacağımız serinin beşinci bölümünde, Ukrayna'da yaşanan krizin bugününü ve ülkenin geleceğine dair değerlendirmeleri sizlere sunuyoruz.


Ukrayna'nın sahip olduğu zengin potansiyellere rağmen kabuğunu kıramadığı, imkanlarını çeşitli sebeplerle değerlendiremediği, yolsuzluk ve verimsizlik gibi sorunlarla boğuştuğu gözlemleniyor. Bununla birlikte sahip olduğu avantajlar Ukrayna'yı iyi bir yönetim ihtimalinde her zaman potansiyeli yüksek bir ülke sınıfında tutuyor. Ukrayna, Türkiye için de ekonomik ve stratejik açıdan büyük önem taşıyor.

ukraine-map.gif

Ukrayna'nın ekonomik potansiyeli

Karadeniz'in kuzeyini büyük ölçüde kaplayan Ukrayna, Rusya tarafından işgal edilen Kırım ve Donbass Bölgesi'nin asilerin elinde olan kısmı da dahil edildiğinde BM tarafından tanınan sınırlarıyla 603.628 kmaraziyi kaplıyor. Bu da Ukrayna'yı Rusya'nın ardından Avrupa kıtasında en çok toprağı olan ülke yapıyor. Ukrayna toprakları ulaşım ve sulama açısından çok kullanışlı, zengin su kaynaklarına sahip. Ülkenin büyük kısmı düz ve verimli ovalardan oluşuyor, Rusya'nın ovalarından daha uygun iklime sahip ve daha sulak arazileri olduğu için Rusya'yı da geçecek şekilde Ukrayna için Avrupa'nın tarım potansiyeli en yüksek ülkelerinden biri denebilir.

Fakat Ukrayna Ekonomisi'nde tarımın yeri büyük olsa da bu büyük tarım potansiyeli tam verimli bir şekilde değerlendirilemiyor.

Ukrayna'da Sovyetler Birliği döneminden kalan ağır sanayi, yatırım eksikliğinden oldukça gerilemiş durumda. Üstelik ülkenin tüm ağır sanayisinin yarısından fazlası Donbass Bölgesi'nde olduğundan, son savaş hem bu sanayiye zarar vermiş, hem de büyük ölçüde Ukrayna'nın denetiminden çıkmış vaziyette.

Yine Sovyetler Birliği'nden kalan 15 nükleer santral Ukrayna'yı nükleer elektrik üretiminde dünya yedincisi yaparken ülke elektriğinin yarısı bu santrallerden karşılanıyor. Fakat yatırımsızlık nedeniyle ülkede nükleer alanında da bir gelişme yaşanmıyor, bu eski santraller de günden güne ömürlerini dolduruyorlar.

Sovyetler Birliği'nin son döneminde tüm birlikle beraber krize giren Ukrayna ekonomisi, bu krizin sürmesiyle 1991-1999 döneminde %60 daraldı. 2000 yılından itibaren bir ekonomik toparlanma başlasa da bu hem Ukrayna'nın ekonomik potansiyelini yansıtmayan hem de 1990'lı yılların götürülerini tam telafi edemeyen bir toparlanma oldu.

2009'da küresel kriz, 2014 ve 2015'te savaş kaynaklı olarak Ukrayna ekonomisi sert daralmalar yaşayarak 2000 sonrası toparlanmasından da eksilmeler yaşadı. Ukrayna nüfusunun azalmasına rağmen Ukrayna kişi başına düşen gelirinin düşüklüğüyle dikkat çekiyor. 1 Ocak 2020 itibariyle resmi açıklamaya göre Ukrayna'da kişi başına düşen gelir sadece 3.592 dolar. Bu rakamla Ukrayna Avrupa liginde olmadığı gibi Asya liginde bile yer almıyor, bu bağlamda Afrika ülkeleri seviyesinde bulunuyor. Rakamın bu kadar düşük olmasında Ukrayna'nın fakirliğinin yanı sıra ülkedeki kayıt dışı ekonomi oranının büyüklüğünün de etkili olduğu tahmin ediliyor.

Yolsuzluk, Ukrayna'nın potansiyelini kullanmasına engel başat faktör olarak ülke gündeminin başında bulunuyor. Seçimlerde yolsuzlukla mücadele vaadiyle seçilen politikacıların yolsuzluk skandallarının patlaması Ukraynalıların seçimlere katılımının git gide düşmesine neden oluyor. Ukrayna'da siyasi dengeler paradigmasının değiştiği 2014 yılı sonrasında özellikle Poroşenko ve Zelenski bu açıdan hayal kırıklığına yol açmış durumda.

Ukrayna'nın nüfus krizi

Bağımsızlığını kazandığında yaklaşık 52 milyon nüfusa sahip olan Ukrayna'nın nüfusu o günden bugüne milyonlarca kişi eksilmiş halde. 1990'lı yıllarda ekonomik çöküşün etkisiyle doğum oranlarında yaşanan çöküş ve ölüm oranlarının artmasıyla Ukrayna'da ölümler doğumları geçti ve yıllar geçtikçe aradaki makas daha da açıldı. Örneğin 2000 yılında Ukrayna'da 385.126 doğum, 758.082 ölüm gerçekleşti, böylece doğal nüfus artışı -372.956 oldu. 2004'ten itibaren doğum oranlarında çok kısıtlı artışlar olsa da  2014'ten itibaren doğum oranları yeniden çöküşe geçti. 

Yaklaşık 2,4 milyon nüfuslu Kırım'ın artık dahil edilmediği, ama Donbass'ta asilerin kontrolündeki yaklaşık 3,5 milyon nüfusun dahil edildiği yeni hesaplama şekline göre 2019'da ülkede 308.817 doğum, 581.114 ölüm gerçekleşti. 2020'de doğum oranlarının daha da düştüğü, Covid-19 salgınını sebebiyle ölüm oranlarının ise arttığı tahmin ediliyor.

Resmi açıklamalara göre 1 Ocak 1994'te 52.114.000 olan Ukrayna nüfusu 1 Ocak 2020'de 41.902.000'e düşmüş durumda. Bu gidişat sürerse 2100 yılında mevcut nüfusun 15 milyonun dahi altına düşeceği tahmin ediliyor. Bu da Ukrayna'ya dışarıdan büyük bir göç yaşanacağı, Ukrainlerin ülkede çoğunluğu kaybedeceği anlamına geliyor.

Ukrayna-Rusya ilişkilerinin geleceği

Tarihi, kültürel ve sosyo-ekonomik bağlarla birbirine bağlı iki ülke olan Rusya ve Ukrayna ilişkileri 2014'ten itibaren derin yara almış durumda. Ukrayna'nın kendi içinde bölünmüşlüğünün ve Rusya ile ilgili dengelerinin 2014'te Rusya aleyhine de gelişmesiyle Ukrayna Rusya'dan bir kopma yaşadı. Bununla beraber Ukrayna'nın yeni döneminde politikacılar Rusya'ya genellikle yatıştırma politikası izleyerek Kırım'ı pek de gündem etmiyor, Donbass'taki asi kuvvetlere karşı kapsamlı bir savaşa dayanan bir çözümü hedeflemediklerini beyan ediyorlar. Rusya'nın Donbass üzerinden yeni bir askeri müdahalesinin yanı sıra Ukrayna'nın doğalgaz tüketiminde Rusya'ya bağımlı olması gibi ekonomik sebeplerle de Rusya'ya karşı daha radikal bir tavırdan kaçınıyorlar. Diğer taraftan 2014'ten bu yana iki ülke arasındaki ticaret hacmi, insan geçişi oldukça düştü.

Rusya Kırım'ı işgaliyle Ukrayna'yı iyice kuşattı ve Ukrayna'nın NATO'ya kabulünü savaş sebebi sayacağını saklamıyor. Kırım'ın ötesinde Donbass'taki belirsizlik sürdüğü sürece iki ülke ilişkilerinin düzelmesi mümkün görünmüyor. Ukrayna bu denklemde Batı ve Türkiye ile ilişkilerini geliştirmeye özel önem veriyor.

Yeni dönemde Yanukoviç'in reddettiği Avrupa Birliği ile gümrük birliği anlaşmasını imzalayan Ukrayna, Avrupa Birliği'ne üye olmak da istiyor. Fakat verilerinin Avrupa Birliği'nce yetersiz bulunması ve Rusya'nın baskısı nedeniyle Ukrayna'nın bu talebi Avrupa Birliği'nce kabul edilmiyor. Avrupa Birliği ile gümrük birliğinde olup bu birliğe üye olmama açısından Ukrayna ve Türkiye birbiriyle benzeşiyor.

Ukrayna-Türkiye ilişkileri

Türkiye ve Ukrayna Karadeniz üzerinden birbirlerini komşu sayıyor. 1. Dünya Savaşı'nda Çarlık Rusya'sındaki Ukrayna ve Kırım ile Osmanlı İmparatorluğu'nun deniz üzerinden sıkı etkileşimi, 1991 sonrasında Ukrayna ve Türkiye'nin yeniden yoğun etkileşime geçmesi olarak tezahür etti. İkili ekonomik ilişkiler 2000'li yıllarda Ukrayna'nın yeniden toparlanması ile arttı. Türkiye, Ukrayna'nın bağımsızlığından beri bu ülke ile iyi ilişkilere sahip.

2015'te Türkiye ile Rusya arasında, Rusya'nın Suriye'ye yönelik yoğun hava saldırılarına girişmesiyle başlayan krizde Rusya'nın Türkiye'ye ambargo koyması üzerine Ukrayna yönetimi Türkiye ile ticari ilişkileri geliştirmeye özel önem verdi. Ayrıca Ukrayna halkını Türk malları almaya teşvik etti, Türkiye'ye resmi düzeyde de yoğun destek verdi.

Ağustos 2016'dan itibaren Rusya ile ilişkilerini düzeltmesine rağmen Türkiye, Ukrayna'nın Rusya ile yaşadığı krizde Ukrayna'nın yanında olduğunu beyan etmeyi sürdürdü, Ukrayna ile her alanda iş birliğini geliştirmeye devam etti. Türkiye Rusya'nın Kırım'ı ilhakını tanımadığını 2014'ten itibaren defalarca açıkladı. Rusya-Türkiye ilişkilerinin oldukça ilerlediği 2017'de Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Türkiye'nin Ukrayna'nın toprak bütünlüğünden yana olduğunu, Kırım'ın Ukrayna toprağı olduğunu tekrar beyan etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ukrayna ziyaretinde 3 Şubat 2020'de Türkiye ile Ukrayna arasında askeri ve ekonomik işbirliği anlaşması imzalanarak ikili ilişkiler perçinlendi. İlerleyen aylarda Türkiye'nin SİHA'larını öven ve Suriye'de, Libya'da, Dağlık Karabağ'da Rusya'ya müttefik güçlere karşı kullanım başarısını takdir ettiklerini beyan eden yetkililer Türkiye'den SİHA ithal etme niyetinde olduklarını açıkladılar. SİHA'ların ortak üretimine dair bazı anlaşmalar da taraflar arasında imzalandı.

Ukrayna'nın Türkiye ile askeri ilişkilerini geliştirmesi ve silah ithaline başlaması özellikle Donbass'ta ufak ama sürekli çatışmalar düzeyinde devam eden savaş ve Rusya'nın bu bölgeyle ilgisi açısından önemli bulunuyor.

Kaynak: Mepa News Akademi

twtbanner-001.jpg

İlgili Haberler
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.