ABD'deki 'Terörün' Arkasında FBI Var

ABD'deki 'Terörün' Arkasında FBI Var

FBI, "kendi ayakkabısını bile bağlayamayacak" bazı tipleri nasıl bir eylemciye dönüştürebiliyor?

ABD'nin iç istihbarat ve güvenlik gücü olan FBI'nin, ülkede görev yapan en az 15 bin muhbiri var. Intercept yazarı Murtaza Hüseyin'in yazısına göre, ABD'de özellikle terör davalarında IŞİD'in muhbir kullanımı son zamanlarda tartışmaya açıldı. Bu tartışmaların şiddeti geçtiğimiz günlerde eski ABD askeri olan Muhammed Callah adlı kişinin komplo suçuna maruz kalmasından sonra arttı.

Aslen Sierra Leone'li olan Muhammed Callah adlı 26 yaşındaki Müslüman genç, IŞİD'e para yardımı yapmakla suçlanıyor. Callah'ın ailesinden yapılan açıklamaya göre, "Callah yurtdışında ezilen insanlara karşı çok üzülüyordu. Özellikle savaşlarda mağdur olan insanlara.. FBI muhbirleri kardeşimin bu duygularını istismar ederek terör suçlaması başlattı. Callah'ın terör örgütleriyle bir ilişkisi yok" dedi.

Davayla ilgili kanıt bilgilerine yer veren Intercept yazarı Murtaza Hüseyin, FBI ajanlarının baştan sona bir tuzak hazırladığı ve Callah'ın şiddet eylemlerini destekleyen gizli ses kaydı konuşmalarının mahkemeye sunulduğunu belirtti. Öte yandan FBI muhbirlerinin Callah'a IŞİD üyesi kılığında yaklaşarak 500 dolar para yardımı yapmasını talep ettiği ve bu şekilde deliller oluşturulduğu öne sürüldü.

FBI MÜSLÜMANLARA TUZAK KURUYOR

Geçtiğimimiz yıllarda ABD'de 26 yaşında bir Amerikan vatandaşı, Amerikan Federal İstihbarat ajanlarının baştan sona hazırlayıp oynadığı bir tuzağın ardından, 'uzaktan kumandalı ve patlayıcı yüklü model uçaklarla Pentagon ve Kongre binalarına saldırı düzenlemeyi planladığı' iddiasıyla tutuklanmıştı. Amerikalı yetkililer, üniversitede fizik okumuş olan, Massachusetts eyaletinden Ferdaus adlı Amerikan vatandaşının, 'El Kaide'ye malzeme sağlama girişimi ve Amerikan askerlerine saldırılara yardım etmekle' de suçlandığını açıklamıştı. Öte yandan, bu son olay, FBI ajanlarının Müslüman Amerikalılara yönelik başlattığı karalama kampanyasının ve tuzakların sonuncusu olarak kayıtlara geçmişti. Çünkü Ferdaus, Amerikan Federal Soruşturma Bürosu'nun, tuzak olduğunu gizlemeye gerek bile duymadığı, 'gizli bir operasyonla' tutuklanmıştı.

ABD'nin iç istihbarat ve güvenlik gücü olan FBI'nin, ülkede görev yapan en az 15 bin muhbiri var. Intercept yazarı Murtaza Hüseyin'in yazısına göre, ABD'de özellikle terör davalarında IŞİD'in muhbir kullanımı son zamanlarda tartışmaya açıldı. Bu tartışmaların şiddeti geçtiğimiz günlerde eski ABD askeri olan Muhammed Callah adlı kişinin komplo suçuna maruz kalmasından sonra arttı.

Aslen Sierra Leone'li olan Muhammed Callah adlı 26 yaşındaki Müslüman genç, IŞİD'e para yardımı yapmakla suçlanıyor. Callah'ın ailesinden yapılan açıklamaya göre, "Callah yurtdışında ezilen insanlara karşı çok üzülüyordu. Özellikle savaşlarda mağdur olan insanlara.. FBI muhbirleri kardeşimin bu duygularını istismar ederek terör suçlaması başlattı. Callah'ın terör örgütleriyle bir ilişkisi yok" dedi.

Davayla ilgili kanıt bilgilerine yer veren Intercept yazarı Murtaza Hüseyin, FBI ajanlarının baştan sona bir tuzak hazırladığı ve Callah'ın şiddet eylemlerini destekleyen gizli ses kaydı konuşmalarının mahkemeye sunulduğunu belirtti. Öte yandan FBI muhbirlerinin Callah'a IŞİD üyesi kılığında yaklaşarak 500 dolar para yardımı yapmasını talep ettiği ve bu şekilde deliller oluşturulduğu öne sürüldü.

FBI MÜSLÜMANLARA TUZAK KURUYOR

Geçtiğimimiz yıllarda ABD'de 26 yaşında bir Amerikan vatandaşı, Amerikan Federal İstihbarat ajanlarının baştan sona hazırlayıp oynadığı bir tuzağın ardından, 'uzaktan kumandalı ve patlayıcı yüklü model uçaklarla Pentagon ve Kongre binalarına saldırı düzenlemeyi planladığı' iddiasıyla tutuklanmıştı. Amerikalı yetkililer, üniversitede fizik okumuş olan, Massachusetts eyaletinden Ferdaus adlı Amerikan vatandaşının, 'El Kaide'ye malzeme sağlama girişimi ve Amerikan askerlerine saldırılara yardım etmekle' de suçlandığını açıklamıştı. Öte yandan, bu son olay, FBI ajanlarının Müslüman Amerikalılara yönelik başlattığı karalama kampanyasının ve tuzakların sonuncusu olarak kayıtlara geçmişti. Çünkü Ferdaus, Amerikan Federal Soruşturma Bürosu'nun, tuzak olduğunu gizlemeye gerek bile duymadığı, 'gizli bir operasyonla' tutuklanmıştı.

ABD'DEKİ TERÖRÜN ARKASINDA FBI VAR

Trevor Aaronson tarafından FBI'ın tuzak operasyonlarının konu edildiği "Terör Fabrikası" kitabı Amerika Birleşik Devletleri'nde geniş yankı uyandırmıştı. Terörle ilgili FBI'ın kendi verileri üzerinden hazırlanan bu dikkatli çalışma, kurum içindeki bürokratların, "göçmenlik mahkemelerinin insafına bırakılmış" insanları nasıl manipüle edilebildiğini, psikolojik rahatsızlıkları olan ya da para düşkünü kişilerin, "naif, beceriksiz, çaresiz" bile olsalar nasıl FBI muhbirine ya da "terörist adayına" dönüştürüldüğünü anlatıyor.

"Kendi ayakkabısını bile bağlayamayacak" bazı tiplerin FBI kışkırtması ve desteği ile bombacılara evrildiğini anlatan Aaronson, "FBI fikir veriyor, planları yapıyor, sahte para ve silah sağlıyor, terör eylemi girişimini oluşturuyor, sonra da bir tutuklama ve kurtulduğumuzu duyuruyor" ifadesini kullanmıştı.

Prosedürün çok normal hale geldiğine dikkat çekilen kitapta, 11 Eylül sonrasındaki bir yıllık dönemde, hükümetin "terör zanlısı" olarak 508 kişiyi yargıladığı, bunlardan 243'ünün FBI muhbiri kullanılarak hedef olduğu, FBI operasyonunda yakalanan 158 kişiden 49'unun ise "bir ajan provokatör" ile temas sonrası "terör zanlısı" haline geldiği aktarılıyor. Tabii bunlar FBI tarafından sağlanan verilerden bilinenler..

TÜRKLERE VE KOSOVLILARA DA KOMPLO

Dördü Kosovalı Arnavut, biri Ürdünlü biri Türk olan arkadaş grubunun içine girmeyi başaran maaşlı FBI muhbirlerinin zanlıları terör eylemine teşvik etmeye çalıştığı FBI kayıtlarında ortaya çıkmıştı.

ABD hukukunda ‘tuzak’ olarak adlandırılan uygulama, gruba sızan muhbirin grupla beraber hareket etmeyi geçerek grubu suça teşvik etmesini öngörüyor. Eğer savunma tarafından var olan durumun ‘tuzak’ olduğu ispatlanabilirse zanlılar beraat ediyor.

MUHBİR PROVOKATÖR MÜ

FBI kayıtlarında muhbirin zanlıları ABD’ye karşı kışkırttığı, silahlı saldırının yapılması için gereken mekanı tanıma konusunda önayak olduğu, istihbarat amaçlı gezilere çıktığı, zanlılara roketatar ve makineli tüfek satın alma teklifinde bulunduğu, bununla ilgili silah listesi verdiği, zanlıları buna ikna etmeye çalıştığı ve en sonunda da silah satıcısı kılığındaki FBI ajanına zanlıları götürdüğü ortaya çıkmıştı.

FBI: CAMİLERE MUHBİR YERLEŞTİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ

ABD'de Amerikan Federal Soruşturma Bürosu'nun eski başkanı Robert Mueller, camilerde ajan muhbir bulundurmaya devam edeceğiz açıklamasında bulunmuştu. Muhbir yerleştirerek suç oluşturabilecek konularda bilgi veya kanıt elde edilebileceğini, daha sonraki soruşturma da bunların kullanılabileceğini belirten Mueller, ''Bunu (muhbir yerleştirmeyi) yapmayı sürdüreceğiz'' demişti.

Trevor Aaronson tarafından FBI'ın tuzak operasyonlarının konu edildiği "Terör Fabrikası" kitabı Amerika Birleşik Devletleri'nde geniş yankı uyandırmıştı. Terörle ilgili FBI'ın kendi verileri üzerinden hazırlanan bu dikkatli çalışma, kurum içindeki bürokratların, "göçmenlik mahkemelerinin insafına bırakılmış" insanları nasıl manipüle edilebildiğini, psikolojik rahatsızlıkları olan ya da para düşkünü kişilerin, "naif, beceriksiz, çaresiz" bile olsalar nasıl FBI muhbirine ya da "terörist adayına" dönüştürüldüğünü anlatıyor.

"Kendi ayakkabısını bile bağlayamayacak" bazı tiplerin FBI kışkırtması ve desteği ile bombacılara evrildiğini anlatan Aaronson, "FBI fikir veriyor, planları yapıyor, sahte para ve silah sağlıyor, terör eylemi girişimini oluşturuyor, sonra da bir tutuklama ve kurtulduğumuzu duyuruyor" ifadesini kullanmıştı.

Prosedürün çok normal hale geldiğine dikkat çekilen kitapta, 11 Eylül sonrasındaki bir yıllık dönemde, hükümetin "terör" zanlısı olarak 508 kişiyi yargıladığı, bunlardan 243'ünün FBI muhbiri kullanılarak hedef olduğu, FBI operasyonunda yakalanan 158 kişiden 49'unun ise "bir ajan provokatör" ile temas sonrası "terör" zanlısı haline geldiği aktarılıyor. Tabii bunlar FBI tarafından sağlanan verilerden bilinenler..

TÜRKLERE VE KOSOVLILARA DA KOMPLO

Dördü Kosovalı Arnavut, biri Ürdünlü biri Türk olan arkadaş grubunun içine girmeyi başaran maaşlı FBI muhbirlerinin zanlıları "terör" eylemine teşvik etmeye çalıştığı FBI kayıtlarında ortaya çıkmıştı.

ABD hukukunda ‘tuzak’ olarak adlandırılan uygulama, gruba sızan muhbirin grupla beraber hareket etmeyi geçerek grubu suça teşvik etmesini öngörüyor. Eğer savunma tarafından var olan durumun ‘tuzak’ olduğu ispatlanabilirse zanlılar beraat ediyor.

MUHBİR PROVOKATÖR MÜ

FBI kayıtlarında muhbirin zanlıları ABD’ye karşı kışkırttığı, silahlı saldırının yapılması için gereken mekanı tanıma konusunda önayak olduğu, istihbarat amaçlı gezilere çıktığı, zanlılara roketatar ve makineli tüfek satın alma teklifinde bulunduğu, bununla ilgili silah listesi verdiği, zanlıları buna ikna etmeye çalıştığı ve en sonunda da silah satıcısı kılığındaki FBI ajanına zanlıları götürdüğü ortaya çıkmıştı.

FBI: CAMİLERE MUHBİR YERLEŞTİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ

ABD'de Amerikan Federal Soruşturma Bürosu'nun eski başkanı Robert Mueller, camilerde ajan muhbir bulundurmaya devam edeceğiz açıklamasında bulunmuştu. Muhbir yerleştirerek suç oluşturabilecek konularda bilgi veya kanıt elde edilebileceğini, daha sonraki soruşturma da bunların kullanılabileceğini belirten Mueller, ''Bunu (muhbir yerleştirmeyi) yapmayı sürdüreceğiz'' demişti.

Kaynak: Dünya Bülteni

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.