Çeçen liderin kardeşinden Türk halkına ve hükümetine mülteci çağrısı

Çeçen liderin kardeşinden Türk halkına ve hükümetine mülteci çağrısı

2014 yılında Rus birlikleri tarafından öldürülen Dokku Umarov'un ağabeyi Ahmed Umarov, yayınladığı videoyla Türk halkına ve hükümetine çağrıda bulundu.

2014 yılında Rus birliklerinin baskını sonucu hayatını kaybeden "Kafkasya İslam Emirliği" lideri Dokku Umarov'un ağabeyi Ahmed Umarov, Türk halkına ve hükümetine yönelik bir video kaydı yayınladı.

"Muhacirler adına Türkiye'ye mesaj"

Ebu Hamza künyesiyle de bilinen Ahmed Umarov "Kuzey Kafkasya, Volga Bölgesi, Orta Asya muhacirleri" olarak "Türkiye Cumhuriyeti topraklarında ikamet eden muhacirler adına Türk halkına ve onun hükümetine bir çağrı yapmaya karar verdiklerini" ifade ederek sözlerine başladı. Açıklamasında Osmanlı Devleti'nin çöküş yıllarına atıfta bulunan Umarov "Osmanlı halifeliğinin çöküşü Müslüman dünyası için bir felaket olmuştu. Bu, düşmanlarının -sömürgeci Avrupa güçlerinin- birleşik Müslüman devletini parçalara ayırdığı bir dönemdi" sözlerini kullandı.

Dünden bugüne ciddi bir değişimin olmadığını ifade eden Ebu Hamza, bugün de "Şiilerin, Rusların ve diğer Haçlıların" Müslüman topraklarına yönelik saldırılar gerçekleştirdiğini ve Müslümanların kutsallarına göz diktiğini belirtti.

"Türkiye kendini sınırlandıramaz"

"Türkiye’nin bugün bir cephe hattında bulunduğunu" belirten Umarov, artık bu mücadeleden uzakta duramayacağını, "hayatta kalmak için, Türklerin artık kendilerini sınırlandırmayacaklarını" sözlerine ekledi.

"Çok sayıda kadın ve çocuk gözaltında"

Orta Asya ve Kafkasya kökenli mültecilerin karşı karşı kaldığı sorunlara da değinen Ahmed Umarov şunları söyledi: "diasporamıza yönelik olarak sınır dışı olayların sayısında artış da dahil olmak üzere, şu anda diasporamızdaki çok sayıda kadın ve çocuğun gözaltında bulunması ve baskıların endişe verici bir şekilde artması endişelenmemize neden olmaktadır."  Türkiye'nin göçmen akını karşısında yüzyüze kaldığı güvenlik risklerinin farkında olduklarını belirterek, "yetkili makamlarıyla bir diyalog kurarak, ihtilafları çözümlemek ve diasporalarımızın bazı bölümlerinden kaynaklanacak riskleri azaltmak için karşılıklı olarak kabul edilebilir yollar bulmak istediklerini" dile getirdi.

Türkiye'nin ve Osmanlı Devleti'nin dünyanın dört bir yanından baskıya uğramış insanlara kucak açtığını söyleyen Umarov, "Türkiye’nin eşsiz tarihi tecrübesi ve gelenekleri, zulme maruz kalan dünya Müslümanlarının birçoğunun zihninde, zulüm söz konusu olduğunda, bu ülkenin Müslümanların koruyucusu ve onlar için güvenli bir sığınak olarak algılanmasına neden olmaktadır." şeklinde konuştu.

"Mültecilerin sorunları günden güne artıyor"

"Müslüman göçmenlerin Türkiye sınırları içinde yasal olarak gelişlerine ilişkin sorunlara", "Türk halkının mültecilere karşı olumsuz davranışlarının artmasına" ve "ülkede mevcut olan olağanüstü duruma bağlı olarak, göçmenlerin çocuklarının Kur’an öğrendiği birçok medrese kapatılmasına" dikkat çeken Umarov, bilhassa "şu anda hapishanede ve sınır dışı etme merkezlerinde bulunan kadınlara" vurgu yaptı.

"Muhacir erkek, kadın ve çocuklar iade ediliyor"

Umarov, Türkiye'ye girmeye çalışan mültecilerin yaşadıklarına ilişkin iki olayı aktardı.

Bir vakadan haberimiz oldu, 6, 5, 3 ve 1 yaşlarındaki dört çocuğuyla birlikte Rusya’dan gelen, İslam’ı seçmiş olan Rus bir Müslüman kadın, dünyadaki sekiz havalimanını değiştirmiştir ve hiçbir yerde ülkeye girişine izin verilmemiştir. Onu İstanbul’a da sokmamışlardır. Kiev sınır görevlilerinin onu geri gönderdikleri Kahire’de nihai noktaya, Moskova’ya bilet almasını istemişlerdir. 

25 gün boyunca dünyadaki havalimanlarını dolaştıktan sonra Ukrayna’ya gelmiş, burada onu gözaltına almışlar, yasadışı bir şekilde çocuklarını almışlar ve onları bölge hastanesinin enfeksiyon bölümünde karantinada tutmuşlardır. Şu anda onu, hapishaneye konulacağı Rusya’ya iade etme işlemleri yapılmaktadır ve çocukları muhtemelen Ukrayna’da veya Rusya’da bir yetimhaneye verilme tehdidi altındadır. Bunlar babaları olmayan yetim çocuklardır. 

Başka bir sansasyonel olay- Kazakistan’dan geldiği bilinen bir ziyaretçinin günlerce İstanbul Havalimanında kalmasıdır. Bu kişi, Kazakistan Güvenlik Servisinin isteği üzerine ülkesinden sınır dışı edildiği Suudi Arabistan’da birkaç yıl İslam Bilimleri eğitimi almıştır. 10 çocuğu ve eşinden oluşan ailesiyle birlikte uçakla İstanbul’a gelmiştir. Havalimanı Sınır Koruma Servisi aileyi İstanbul’a sokmamış ve daha sonra günlerce havalimanında tutulmuş, Kazakistan’a geri dönmek zorunda bırakılmış, Kazakistan’a gittiğinde güvenlik görevlileri kendisini ve oğlunu dövmüşler ve kendisini hapishaneye koymuşlardır. 

Çeçen liderin ağabeyi Ahmed Umarov, konuşmalarına bu sözler ile son verdi.

 

Kaynak: Mepa News

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.