Erdoğan: Nazizmin Almanya'da bittiğini zannediyordum
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan referandum etkinliklerinin iptal edilmesi sebebiyle Almanya'yı eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da Kadın ve Demokrasi Buluşması Programı'nda yaptığı konuşmada, iki bakanın katılacağı referandum etkinliklerinin iptal edilmesini eleştirdi. "Almanya’daki arkadaşlarımızı konuşturmuyorlar. Varsınlar konuşturmasınlar. Yani konuşturmamakla Almanya'daki oyların 'evet' değil de 'hayır' çıkacağını mı sanıyorsunuz? Ey Almanya sizin demokrasi ile uzaktan yakından alakanız yok. Sizin şu andaki uygulamalarınız geçmişteki Nazi uygulamalarından farklı değil, bunu böyle biliniz" dedi.
Erdoğan: Bunları dünyaya rezil rüsva edeceğiz
Almanya'nın bu tür ifadelerden rahatsız olduğunu söyleyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Niye rahatsız oluyorsunuz? Yaptığınız uygulama bu. Bize demokrasi dersi vereceksiniz ama geleceksiniz orada bu ülkenin bakanını konuşturmayacaksınız. Kampanya sadece Türkiye’de geçerli değil, Almanya’da da, Hollanda'da geçerli. Onlar da aynı şeyi yaptılar. Diğerleri de belki arkalarından gelecek. Nereden gelirseniz gelin. Eğer demokrasi diyorsanız önce bu işin hakkını vereceksiniz. Saygıyı bu noktada bileceksiniz. Fikre, düşünceye saygıyı bileceksiniz. Bilmiyorsanız bilesiniz ki netice sizin aleyhinize olacak. Uluslararası toplantılarda bunları hep dile getireceğim. Arkadaşlarımızla hep dile getireceğiz. Bunları biz dünyaya rezil rüsva edeceğiz. Öyle sadece içine kapalı bir demokrasi değil, demokrasi içeriden gücünü alıp dışarıya yansıyan bir sistem. Bunun gereğini de anlatacağız. Ve biz artık o Nazi dünyasını görmek istemiyoruz. O faşist rejimlerin uygulamalarını görmek istemiyoruz. Ben biliyordum ki Almanya bunları bırakalı çok oldu. Ama yanılmışız demek ki. Herhalde onun heveslileri tekrar ortaya çıktı. Bugün bir gazetede okudum. Ne derece doğru olup olmadığını bilmiyorum. Hani topu belediyelere atıyorlar ya. Alman Belediyeler Birliği bize bu suçu niye atıyorsunuz, talimat yukarıdan geldi demişler."
"Ben Nazizmin Almanya'da bittiğini zannediyordum"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Küçükçekmece Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi'nde Tokat Konfederasyonu tarafından düzenlenen "Tokatlılar Gecesi"nde yaptığı konuşmada ayrıca şu ifadeleri kullandı.
"Kardeşlerim, hani geçenlerde bir olay oldu. Şimdi ne diyorlar biliyor musun? Gizledikleri şey şu. Bana geldiğinde bunu söyledi Şansöyle. Dedi ki 'sizde şu anda gözaltında bir tane gazeteci var. Bunu bırakırsanız memnun oluruz.' Dedim ki 'o gazeteci değil, o terörist.' 'Bakın.' dedim, 'Eğer siz demokrasiye inanıyorsanız, yargının bağımsızlığına, tarafsızlığına inanıyorsanız, ben sizden terörist istediğim zaman bana bizim yargımız bağımsızdır diyorsunuz, tarafsızdır diyorsunuz'. Belki de televizyonlarda izlediniz, onunla medyaya açık o görüşmemizi, 'Siz bana vermiyorsunuz. Şimdi benden bunu istiyorsunuz ve siz bir aydır Tarabya'da Alman Başkonsolosluğunun konutunda bu adamı, bu teröristi saklıyorsunuz' ve vermediler. Sonra ne oldu? Hamdolsun kendi elleriyle tuzağa düştüler ve sonunda yargıya geldi, yargı kararını verdi ve tutukladı. Şu anda içeride. Enteresan olan ne biliyor musunuz? Bütün bu olayların nedeni meğerse bu teröristmiş. Bu adam terörist, bu adam gazeteci değil ve Alman yönetimi ne yazık ki benim bakanlarımı böyle bir teröristle aynı teraziye oturtuyor, sıkıntı burada. Ondan sonra da benim başbakanıma diyor ki 'Bu kadar sert davranılmaması lazım'. Arkadaşların bazıları faşizmden bahsetmişler. Şimdi ben de bahsediyorum bak. Ben Nazizmin Almanya'da bittiğini zannediyordum. Meğerse hala devam ediyormuş. Açık ortada. Eğer demokrasiye inanıyorsan benim bakanım, hem bakanınla görüşecek, hem de o arada bir salon toplantısı yapacak. Niye rahatsız oluyorsun? Bir başka bakanım aynı şekilde.
Şimdi baktık ki Hollanda'da aynı şekilde bir açıklama yapmış, vah zavallı vah. Bunlar kendi iradeleriyle hareket etmiyorlar. Kardeşlerim, şimdi zannediyorlar ki Tayyip Erdoğan Almanya'ya gelecekti. Ya ben istersem gelirim. Gelirim ve kapıdan da sokmadığınız zaman veya konuşturtmadığınız zaman da ben dünyayı ayağa kaldırırım. Ben buradan Alman yönetimine sesleniyorum; demokrasiye inanan dünyaya sesleniyorum; eğer özgürlük mücadelesi yapıyorsak, eğer düşünce özgürlüğünden rahatsız değilsek, eğer demokrasiye inanıyorsak bizim önümüzü kimse kesemez. Bu böyle bilinmelidir. Şu anda televizyon ekranlarında Almanya'daki, Hollanda'daki, Belçika'daki, İskandinav ülkelerindeki, Avrupa'nın her yerindeki benim Türk kardeşlerim şu anda bizi dinliyor ve Türk kardeşlerime sesleniyorum; 16 Nisan Avrupa'nın demokrasi noktasında ayağa kalkması olacaktır diyorum ve Avrupa'dan cevap bekliyorum, evet mi? Evet mi? Şu anda ekranları başında ben Avrupalı kardeşlerimin sesini duyuyorum onlar da 'evet' diyor ve inanıyorum ki daha fazla çalışacaklar, inanıyorum ki daha fazla koşacaklar."