Gazze'deki kanser hastalarının çaresiz bekleyişi sürüyor

Gazze'deki kanser hastalarının çaresiz bekleyişi sürüyor

Gazze'de sayıları 10 bini aşan kanser hastaları İsrail ablukası sebebiyle tedavi edilemiyor.

Walaa Sabah | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News

İsrail'in Gazze'deki hastaneleri hedef alması, yaklaşık 2.5 milyon Filistinliyi sağlık hizmetlerine yeterli erişimden mahrum bıraktı.

İsrail saldırılarında on binlerce kişi yaralanırken, uzun süreli ve ölümcül hastalıkları olanlar da tedavi için gidecek hiçbir yer bulamıyor.

Kanser hastaları ve bölgeden ayrılamayan diğer kişiler, kuşatma altındaki bölgenin sağlık tesisleri kapandığı için kaderlerine terk edilmiş durumda.

Gazze'de kanser hastaları için en önemli tesis olarak hizmet veren Türkiye Filistin Dostluk Hastanesi, hava saldırılarının yol açtığı büyük hasar nedeniyle 30 Ekim'de faaliyetlerini durdurdu.

Hastanenin genel müdürü Dr. Subhi Sukayk, altyapı hasarı sebebiyle kapatılma kararını Facebook üzerinden duyurdu.

Middle East Eye, İsrail'in sürekli tehdidi altındayken kanserle yaşayan bir aileyle deneyimlerini konuştu.

49 yaşındaki İntisar Ebu Sakr'a iki yıl önce, doktorların pankreasında bir tümör tespit etmesinin ardından kanser teşhisi kondu.

Teşhisten yaklaşık altı ay sonra Ebu Sakr'a, pankreas tümörleriyle başa çıkmak için sıklıkla kullanılan Whipple prosedürü uygulandı.

Ebu Sakr'ın kızı 29 yaşındaki Hanin, artık ağır hasta olan annesi adına yaptığı açıklamada, "Doktorlar annemin vücudundan pankreasın başı, midenin üst kısmı, bağırsaklar, safra kesesi ve safra kanalı dahil olmak üzere beş parça çıkardılar. Bağırsakları yapay kanallarla değiştirildi." dedi.

Başarılı ameliyatın ardından İntisar Ebu Sakr'ın 12 lenf düğümü hala kanserden etkilenmiş durumdaydı.

Bunun üzerine Türkiye-Filistin Dostluk Hastanesi'nde dört ay kemoterapi gördü ve doktorlar kanserin yayılmasını kontrol altına almayı başardı.

Bundan sonra bir süre daha sağlığı yerinde kaldı. Kemoterapinin ardından İntisar, kanserin geri dönmediğinden emin olmak için her üç ayda bir rutin BT taramasına girdi.

Aile, devam eden çatışmalar başlayana kadar iyimserdi.

Kuzey Gazze'den kaçış

Hamas liderliğindeki savaşçıların 7 Ekim'deki saldırısının ardından İsrail'in Gazze'yi bombalamaya başlamasından kısa bir süre sonra İntisar Ebu Sakr, İsrail'in hava saldırısına uğrayan Gazze'nin kuzeyindeki evinden kaçmak zorunda kaldı.

Önce Gazze'nin merkezine sığındı, daha sonra da Mısır sınırındaki Refah'a gitti. Her iki yerde de tomografi yaptıramadı.

İntisar'ın kızı Hanin "Kendimizi sürekli hareket halinde bulduk. Ne zaman güvenli görünen bir bölgeye yerleşsek, orası güvensiz hale geliyor ve tekrar yer değiştirmek zorunda kalıyorduk." şeklinde konuştu.

Yerinden olduktan sonra annesi İntisar, bir buçuk yıldan daha uzun bir süre önce ameliyat olduğu bölgesinde ağrılar hissetmeye başladı.

Doktorlar başlangıçta bunun ameliyattan sonra etkilenen bölgedeki dokunun iyileşmesiyle ilgili olabileceğini varsaydılar.

"Ağrı giderek şiddetlendi, annem hiç uyuyamaz oldu. Tıbbi yardım istedik ama doktorlar BT taraması sağlayamadılar." diyor Hanin. "BT taramalarının devam eden kaos nedeniyle mümkün olmadığını söylediler."

Türkiye-Filistin Dostluk Hastanesi'nin devre dışı kalmasıyla aile, tomografi çektirebilecekleri bir yer olup olmadığını öğrenmek için araştırma yapmaya başladı.

Ocak ayında Avrupa Hastanesi'nin yanı sıra yakın zamanda İsrail askerleri tarafından basılan El Nasır Hastanesi'nin de Gazze'nin güneyinde bu tür taramalar yaptığını öğrendiler.

Aile ikinci hastaneye ulaşmayı başardı ve İntisar Ebu Sakr kontrolden geçirildi.

Muayene sırasında doktorlar kanserin nüksettiğini ve çeşitli lenf düğümleri, omurga, akciğerler ve pankreas dahil olmak üzere vücudunun diğer bölgelerine yayıldığını belirledi.

Haberi aldığından beri İntisar'ın durumu önemli ölçüde kötüleşti.

"Şu anda annemin sağlığı hızla kötüye gidiyor. Artık felçli ve yürüyemiyor, hatta oturamıyor bile." diyor Hanin ve ekliyor: "Sadece iki gün önce onun için bir tekerlekli sandalye temin ettik. Bunu alabilmek için çok mücadele ettik."

Mısırlı gardiyanlara rüşvet

Doktorların tavsiyesi İntisar'ın Gazze'den ayrılması ve yurt dışında tedavi görmesi yönünde ancak şu ana kadar adı Mısır üzerinden bölgeyi terk edebilecek kişiler listesine eklenmedi.

"Süreç oldukça uzun. Mısır hastaların isim listesini hazırlıyor ve onay için İsrail'e gönderiyor." diyor Hanin ve ekliyor:

"Onaylandıktan sonra hastalar Mısır'a seyahat edebiliyor. Orada, hangi ülkenin onları tedavi için kabul edeceğini biliyorlar. Bu ülkeler genellikle Gazze'den gelen kanser hastalarının ağırlandığı Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ya da Ürdün oluyor."

İntisar, Gazze'de tedavi için dışarı çıkmayı bekleyen en az 10 bin kanser hastası Filistinliden biri.

Geçen her günle birlikte kanser vücuduna yayılıyor ve yavaş yavaş vücut fonksiyonlarını kaybediyor.

Hanin, "Doktor bize, kanser İsrail saldırılarının başlangıcında tespit edilseydi, kontrol altına alma şansları olacağını söyledi." dedi. "Annem 30 kilodan fazla kaybetti. 78 kiloydu ve bugün 40 kilonun altında. Psikolojik durumu daha da kötüleşti. Kendine bakıyor ve hiçbir yardım umudu olmadan onu canlı canlı yiyip bitiren kansere ağıt yakıyor."

Hanin annesiyle birlikte gitmesine izin vermeleri için sınırdaki Mısırlı yetkililere rüşvet vermeyi düşünmüş ama talep edilen rakamlar çok yüksek.

"Gazze'den ayrılmak kişi başına 5 bin ila 10 bin dolar arasında bir ücrete mal oluyor. Bunu karşılayamayız."

tg.gif

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.