Irak devleti içindeki Truva atından vazgeçmeyecek!

Irak devleti içindeki Truva atından vazgeçmeyecek!

Haşdi Şabi'nin 'manevi' kurucusu Sistani, Irak'taki en büyük Şii dini otoritesi olarak kabul ediliyor ve sözleri devlet politikasını şekillendiriyor.

Ayetullah Ali Sistani, bu ayın başlarında yapılan açıklamada, Haşdi Şabi’yi desteklediğini açıkladı ve tüm silahların hükümetin kontrolü altına alınmasını talep etti. Ayrıca Şii silahlı grupları siyasi konulara girmekten uzak durmaya çağırdı. Bu hareketin Sistani'nin Başbakan Haydar al Abadi'ye karşı bir gölü gibi gözükse de, keyfi kısıtlamaların İran destekli örgütün yapısını ve etki alanını değiştirmesi beklenmiyor.

Sistani Irak'taki en büyük Şii dini otoritesi olarak kabul ediliyor ve sözleri devlet politikasını şekillendiriyor.

Sistani temsilcisi Şeyh Abdulmehdi el Karbalai Cuma namazında "ülkenin güvenliğini zayıflatma fırsatı bekleyen uyuyan hücrelerin varlığı"ndan söz ederek "IŞİD üzerindeki zafer terörle savaşın sonu geldiği anlamını taşımıyor" dedi. 

Sistani temsilcisi, "Bu muazzam enerjiyi anayasal çerçevelerde kullanmaya devam etmek gerekli" dedi.

Kerbelai, Haşdi Şabi’nin Irak'ta bütün siyasi güçleri aşan bir noktaya ulaştığını ve popülerliklerini politik amaçlarla kullandıkları takdirde "kutsal statülerini" ciddi anlamda sarsılacağını sözlerine ekledi.

IŞID’i ülkeden sürmek için Sistani'nin 2014 yılında verdiği fetva ile oluşturulan Haşdi Şabi örgütü geçen yıl kanunen kabul edilmişti. İran bağlantılı isimlerin Haşdi Şabi’yi yönettiği biliniyor: Kudüs Tugayları komutanı General Kasım Süleymani ve ABD tarafından terörist ilan edilen Ebu Mehdi el Mühendis. Sistani'ye sadık birlikleri de bünyesinde bulunduran örgütte yaklaşık 60 milis bulunuyor ve bunların da çoğunluğunu İran’a doğrudan bağlı kuvvetler oluşturuyor.

Daha önce yayınlanan bazı raporlar, Sistani'nin Haşdi Şabi’yi dağıtacağını öne sürmüştü. Bununla birlikte, Sistani hem fetvasını geri çekmeyi hem de Haşdi Şabi'nin dağılmasını istemedi. Sistani'nin "Haşdi Şabi savaşçılarının siyasete girmelerini ve örgütün dağıtılması taleplerini reddeden açıklamaları” Abadi tarafından memnuniyetle karşılanmıştı. Bu açıdan bakıldığında her iki tarafın uyumlu bir faaliyet içerisinde oldukları aşikardır.

Irak'ın en büyük problemi

Kaldı ki her ikisi de zor bir ikilemle karşı karşıyalar. 60.000 militanı dağıtmak Sistani için tabanda büyük bir hayal kırıklığına neden olacağı gibi aynı zamanda İbadi için on binlerce savaşçıyı işsiz bırakmak hem ciddi bir güvenlik boşluğuna neden olacak hem de binlerce kişiyi zaten kötü olan ekonomik ortamda işsizler ordusuna eklemiş olacak. İran destekli örgütün, bu boşluğun avantajını iyi kullandığını söylemek abartı olmaz.

İran, Şiilerin baskın olduğu Haşdi Şabi’nin dağılması konusunda uyarıldı. Bir zamanlar örgütü "kutsanmış bir fenomen" olarak nitelendiren Ali Hamaney, Şii militanları Batı’dan gelecek muhtemel baskılara karşı mücadele için koz olarak kullanmaya devam etme niyetinde. Sünnileri temsil eden Eski Başkan Yardımcısı Usame el-Nujaifi'nin belirttiği gibi, İran destekli Şii milis kuvvetleri, Irak'taki "en büyük problemlerden" biri.

İran da Batı ülkeleri de memnun

İran destekli rakamlar en son düzenlemelerle ilgili çalışmalar yapıyor. Badir örgütü ve Asaib Ahl al-Hak da dahil olmak üzere önde gelen gruplar, silahlı kuvvetlerinin Haşdi Şabi'de kalmasını, komuta zincirine "itaat" edeceklerini ve siyasi kanatlarla bağlantıları "kesmek" üzere anlaşma yaptıklarını açıkladı. İran destekli bu grupların, Mayıs 2018 parlamento seçimleri için bir koalisyon projesi üzerinde görüşmeler yaptıkları bildiriliyor.

Paramiliter güçlerin Mayıs ayında yapılması planlanan seçime katılmalarını engellemek için Abadi'den talepte bulunan Şii din adamı Mukteda El Sadr, Barış Tugayları'ndaki devlet tarafından temin edilen silahların hükümete iade edilmesi çağrısında bulundu. Ancak militanlar Bağdat'ın kuzeyinde Samarra'daki kutsal bir Şii türbesini korumaya devam edecek.

Bölge uzmanları, yaklaşmakta olan 2018 seçimleri de göz önüne alındığında yapılan açıklamaların birer seçim yatırımı olduğu, Şii paramiliter örgütlerden ne Batı ülkelerinin, ne Irak devletinin ne de bölgedeki Şii aktörlerin herhangi bir şikayeti olmadığını aktarıyor. Kısacası, Irak devleti içerisindeki bu Truva atından yakın zamanda vazgeçme niyetlisi değil.

Kaynak: Mepa News

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.