İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatmasının sonuçları ne olur?
Hürmüz Boğazı'nın kapatılması küresel petrol arzının en az yüzde 20'sini sekteye uğratabilir
İran'ın resmi haber ajansı IRNA, İran ve İsrail arasındaki gerginliğin daha önce görülmemiş bir şekilde tırmandığı bir ortamda, Parlamento Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi üyesi İsmail Kothari'nin, İran'ın stratejik Hürmüz Boğazı'nı kapatma seçeneğini “ciddi bir şekilde” değerlendirdiğini söylediğini aktardı.
İran'ın bu tehdidi, İsrail'in Cuma günü şafak vakti İran'daki nükleer ve askeri tesisleri hedef alan ve bir dizi Devrim Muhafızları komutanını ve nükleer programının önde gelen bilim adamlarının ölümüyle sonuçlanan saldırılarının ardından geldi.
İran'ın ise füze saldırıları ve insansız hava araçlarıyla karşılık vermesi üzerine İsrail'de çok sayıda kişi öldü ve yaralandı, ayrıca yerleşim yerleri büyük zarar gördü, enkaz altında kalanlar oldu.
Hürmüz Boğazı Küresel enerji darboğazı
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi'nin doğu ucunda yer alıyor ve körfezi Umman Körfezi ile Hint Okyanusu'na bağlamakta.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre Hürmüz Boğazı, petrol ihracatı için dünyadaki en önemli deniz yoludur ve bu yol üzerinden günde 21 milyon varilden fazla ham petrol geçmektedir.
Boğazın en dar noktasındaki genişliği yaklaşık 39 kilometre iken, güvenli nakliye şeritlerinin genişliği her yönde 10.5 kilometreyi geçmiyor ve bu da onu jeopolitik ve ekonomik bir tıkanma noktası haline getiriyor.
Irak, Kuveyt, Katar ve Bahreyn tamamen bu boğaza bağımlıyken, Suudi Arabistan ve BAE sınırlı alternatif rotaları olmasına rağmen petrol ihracatları için boğazı ana rota olarak kullanıyor.
Körfez petrol sevkiyatlarının büyük kısmı Asya pazarlarına ihraç edilmekte, geri kalanı ise Avrupa ve Kuzey Amerika 'ya gitmektedir.
İran Hürmüz Boğazı'nı kapatırsa ne olur?
İran'ın boğazı kapatma tehdidi ciddi bir gelişme zira seyrüseferde yaşanacak herhangi bir aksama küresel petrol piyasalarında şok etkisi yaratabilir. Yatırımcıların İran ve İsrail arasındaki bir çatışmanın Orta Doğu'dan enerji ihracatını sekteye uğratabileceği endişesiyle fiyatlar bir günde yüzde 7 artarak 2022'de Ukrayna'da savaşın başlamasından bu yana en büyük yükselişi kaydetti.
ABD öncülüğündeki çok uluslu deniz gücü, boğazın açık olduğunu ve seyrüseferin devam ettiğini vurgulamasına rağmen bölgesel çatışma potansiyelinin arttığı uyarısında bulundu.
Yakın zamanda yayınlanan belgeler, İngiltere ve Yunanistan hükümetlerinin ticari gemilere Aden Körfezi'nden geçiş yapmamalarını tavsiye ettiklerini ve Hürmüz Boğazı'ndan yapılacak her türlü geçişin kayıt altına alınmasını talep ettiklerini gösteriyor ki bu da bölgenin tam ölçekli bir çatışmaya sürüklenebileceğine dair artan endişeyi yansıtan bir önlem.
İran'ın stratejik hesapları
Tırmanışa rağmen Tahran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidi, devam etmesi halinde İsrail saldırılarını caydırmak veya bunlara karşılık vermek için kullanabileceği stratejik bir baskı kartı olarak görülüyor. Ancak bu tehdidin hayata geçirilmesi İran'ı uluslararası güçlerle, özellikle de boğazda seyrüsefer serbestisinin korunmasını ulusal güvenliğinin ve stratejik çıkarlarının bir parçası olarak gören ABD ile açık bir çatışmaya sürükleyecektir.
Tahran daha önceki gerginlik dönemlerinde de boğazı kapatma tehdidinde bulunmuş ancak bunu hiçbir zaman fiilen yapmamıştı.
Ancak nükleer tesislerin vurulması ve önde gelen bilim adamlarının öldürülmesiyle doğrudan bağlantılı olan mevcut durum, özellikle diplomatik baskının İsrail saldırılarını durduramaması halinde İran'ı daha sert önlemlere itebilecek bir dönüm noktasını temsil ediyor.
Olası senaryolar
Hürmüz Boğazı'nın tamamen kapatılması: Bu durum küresel petrol arzının yaklaşık beşte birini sekteye uğratacaktır ki bu da petrol fiyatlarının ciddi şekilde yükselmesine ve büyük sanayilere sahip ülkelerin askeri olarak ya da sert yaptırımlarla karşılık vermesine yol açabilecek bir senaryodur.
Kısmi kapatma ya da deniz tacizi: Tankerleri hedef alarak ya da trafiği geçici olarak aksatarak, tam ölçekli bir çatışmaya girmeden bir baskı aracı olarak kullanılabilir.
Uluslararası baskı altında geri çekilme: Tırmanışı kontrol altına almaya yönelik diplomatik çabalar başarılı olursa, İran tehdidi fiilen uygulamadan bir pazarlık kozu olarak kullanabilir.
Dünya buna hazır mı?
İran'ın tehdidi uluslararası deniz yollarının güvenliğinin önemini akla getiriyor ve özellikle jeopolitik rekabet küresel çapta yoğunlaştıkça büyük ülkelerin hazırlık durumlarını yeniden değerlendirmelerini gerektirebilir.
Boğaz sadece bir enerji koridoru değil, aynı zamanda küresel sistemin dünyanın en hassas bölgelerinden birinde istikrarı koruma becerisinin de bir göstergesidir.
İtidal çağrılarının arttığı bir dönemde, Hürmüz Boğazı'nın kaderi, çatışmanın daha geniş bölgesel ve uluslararası boyutlara kaymasının ya da acil müzakereler yoluyla kontrol altına alınmasının doğru bir aynası olacak gibi görünüyor.
Kaynak: Mepa News, Al Jazeera
