İsrail ateşkesin başlamasından bu yana Lübnan'a 10 bin defa saldırdı
İsrail'in bir yıldır devam eden ateşkes ihlalleri Lübnan'ı yeni bir çatışmaya doğru iterken yetkililer gerilimin tırmanmasının yakın olduğu uyarısında bulunuyor.
Rita El Jammal | The New Arab | Tercüme: Mepa News
Lübnan-İsrail ateşkesinin 27 Kasım 2024'te yürürlüğe girmesinden bir yıl sonra anlaşma harabeye dönmüş durumda. Lübnanlı yetkililer, İsrail'in hava saldırılarından topçu ateşine, karadan sızmalara, suikastlara ve Lübnan topraklarını işgal etmeye devam etmesine kadar 10.000'den fazla ihlal gerçekleştirdiği için anlaşmanın maddelerinin “İsrail tarafında kağıt üzerinde mürekkep olarak kaldığını” söylüyor.
Lübnan ve UNIFIL tarafından belgelenen bu ihlaller, ülkeyi sürekli bir istikrarsızlık halinde tutarken, son haftalarda tam ölçekli bir savaşa dönüş riski keskin bir şekilde artmış durumda.
İsrail'in tehditleri yoğunlaştı, operasyonlar genişledi ve Washington'un baskısı artarak Lübnan'ı yetkililerin artık “yakın” bir savaşa dönüşebileceği uyarısında bulunduğu bir noktaya doğru itti.
İsrail ayrıca, ateşkesin yürürlüğe girmesinden itibaren 60 gün içinde bu mevzilerin teslim edilmesini şart koşmasına rağmen güneyde işgal etmeye devam ettiği beş stratejik tepeden çekilmeyi de reddediyor.
UNIFIL, İsrail'in bu tepelere yerleşmeye devam ettiğini, tahkimatlarını genişlettiğini ve duvarlar inşa ettiğini ve yakın zamanda buraları terk etme niyetinde olmadığını doğruladı.
İsrail saldırıları Lübnan ordusu mevzilerini, UNIFIL devriyelerini ve sivillerin yoğun olarak yaşadığı bölgeleri defalarca vurdu.
UNIFIL sözcüsü Candice Ardell, misyonun operasyon bölgesinde “Hizbullah'ın askeri faaliyetine dair hiçbir kanıt görmediğini” söyleyerek İsrail'in devam eden saldırıları haklı göstermek için kullandığı iddialarla çelişti.
Lübnan Sağlık Bakanlığı geçtiğimiz yıl içinde 100'den fazlası sivil olmak üzere en az 331 kişinin öldüğünü ve 945 kişinin de yaralandığını açıkladı.
Son aylarda artan gerilim
İsrail hedeflerini genişleterek Beka'nın doğusunu ve Beyrut'un güney banliyölerini vurdu. Son tırmanış Pazar günü İsrail'in Beyrut'un güney mahallelerinde Hizbullah'ın askeri komutanı ve iki numaralı ismi Heysem Ali Tebatebayi'yi dört savaşçıyla birlikte öldürmesiyle gerçekleşti. Bu aylar sonra İsrail'in Beyrut'ta gerçekleştirdiği ilk saldırı.
Çarşamba günü Knesset'te konuşan İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, “Hizbullah'ın silahlarını teslim etmemesi halinde İsrail'in Lübnan'a yeni bir savaş açacağı” uyarısında bulundu ve ABD'nin Hizbullah'a 2025 yılı sonuna kadar silahlarını teslim etme yükümlülüğü getirdiğini sözlerine ekledi.
Katz, “Eğer bu gerçekleşmezse, Lübnan'da etkili eylemlerden kaçınmak mümkün olmayacaktır” dedi.
Her ikisi de Lübnan devletinin silahsızlanma planını hızlandırmaya çalışırken, İsrail'in ihlalleri planın uygulanmasını neredeyse imkansız hale getirse de, İsrail'in söylemi Washington'unkiyle yakın bir uyum içinde.
Mısır "ciddi gerilim" konusunda uyarıda bulundu
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati'nin Çarşamba günü Beyrut'a gelişi, İsrail'in yıl sonundan önce olası bir gerilime hazırlandığı uyarısını da beraberinde getirdi.
Lübnanlı yetkililerin The New Arab'a verdiği bilgiye göre Abdulati, Lübnan yönetimini Hizbullah'ın silahsızlandırılması yönündeki ABD ve İsrail talepleriyle doğrudan bağlantılı olarak İsrail'in olası ve ciddi bir gerilimi tırmandırma sürecine karşı uyardı.
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevaf Selam ile görüşen Abdulati şunları söyledi: “Herhangi bir tırmanmadan korkuyoruz ve Lübnan'ın güvenliği ve istikrarı için endişeleniyoruz.”
Mısır, İsrail'in gözlemci devletleri “hiçbir kısıtlama olmaksızın” gerilimi tırmandırmaya hazır olduğu konusunda bilgilendirdiğini ve yılsonunu Hizbullah'ın silahsızlandırılması için son tarih olarak gördüğünü söyledi.
Beyrut'a iletilen mesaja göre Lübnan'ın “ciddi, somut ve net adımlar” atması ya da kaçınılmaz bir çatışmayla yüzleşmesi bekleniyor.
Lübnan ordusu ateş altında planı uygulamaya çalışıyor
Lübnan ordusu resmi olarak hükümet tarafından onaylanan silahsızlanma planının uygulanmasından sorumlu, ancak İsrail saldırıları ve Lübnan topraklarında devam eden işgalin planı tam olarak uygulamayı imkansız hale getirdiğini söylüyor.
The New Arab'a konuşan üst düzey bir askeri kaynak, ateşkesten bu yana ordunun 6000'den fazla görev gerçekleştirdiğini, 25'ten fazla tüneli kapattığını, 8000'den fazla mühimmat ele geçirdiğini ve en az 50 roket platformunu söktüğünü söyledi.
Ordu ayrıca Filistin kamplarında silahlara el koymak için çeşitli operasyonlar düzenlerken, kaçakçılık ve uyuşturucu ticaretiyle mücadele için sınır boyunca çalışmalarını genişletti.
Bu çabalara rağmen kaynak, İsrail saldırılarının ordunun Litani Nehri'nin güneyinde tam olarak konuşlanmasını engellemeye devam ettiğini söyledi.
Askeri kaynak, "İsrail güney Lübnan'ın bazı bölgelerini işgal etmeyi sürdürüyor ve ordu ile UNIFIL mevzilerini hedef almak da dahil olmak üzere saldırılar düzenliyor. Bu ihlaller planın uygulanmasının önündeki başlıca engel olmaya devam ediyor" dedi.
Hizbullah: "Sonsuza kadar seyirci kalamayız"
The New Arab'a konuşan bir Hizbullah yetkilisi, grubun ateşkese tamamen bağlı kaldığını ve derin çekincelerine rağmen uygulamayı devlete bıraktığını söyledi.
Adının açıklanmasını istemeyen yetkili, durumun giderek tahammül edilemez hale geldiği uyarısında bulundu.
Yetkili, “Tüm bu İsrail saldırıları devam ederken ve dünya hiçbir şey yapmazken daha ne kadar seyirci kalabileceğimizi bilmiyoruz” dedi.
Lübnan hükümetini, İsrail'in daha da tırmandırmasıyla karşılanan büyük tavizler vermekle eleştiren yerel bir yetkili, Lübnan'ın dış baskıyı reddetmesi ve “İsrail ve Amerikalıların tam da istediği gibi iç çatışma yaratmaya yönelik” adımlardan kaçınması gerektiğini savundu.
Güneyde geniş çaplı yıkım
Güney Konseyi Başkanı Haşim Haydar, The New Arab'a yaptığı açıklamada İsrail saldırıları sonucunda köylerin tamamen yıkıldığını söyledi.
Bu köyler arasında Ayta el Şaab, Bint Cbeyl bölgesindeki Rumeyş ve Marun el Ras, Marcayun bölgesindeki Adayse, Kefer Kila ve Meys el Cebel ve Tire bölgesindeki Mrayhine, Umm el Tut, El Zahira, Yarun ve El Bustan yer alıyor.
Haydar, İsrail'in bu bölgelerde yarı tampon bölge uyguladığını, bölge sakinlerinin geri dönmesini engellediğini ve yeniden inşa çalışmalarını engellediğini söyledi.
Haydar'a göre yıkılan evler, işyerleri ve kurumlardaki hasar tahmini olarak beş milyar dolar, altyapı kayıpları ise yaklaşık beş yüz milyon dolar.
Acil durum ekiplerine ait 326'dan fazla araç da tahrip edildi. Haydar, tehlikeye rağmen Lübnanlı ekiplerin “ilk günden itibaren” molozları temizlemeye başladığını da sözlerine ekledi.
Kaynak: Mepa News
