Suriye ile İsrail arasındaki müzakereler çıkmaza girdi
İsrail, Esed rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye'de 1000'den fazla saldırı gerçekleştirdi.
İsrail Yayın Kurumu (IBC) geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada Suriye ile müzakerelerin çıkmaza girdiğini bildirmişti.
Suriye ile İsrail arasındaki doğrudan müzakereler, İsrail askerlerinin Suriye'nin güneyinde işgal ettiği yerlerden çekilme konusunda yaşanan anlaşmazlığın ardından dondu.
İsrail Yayın Kurumu ayrıca Suriye'nin İsrail ile bir "barış anlaşması" imzalanması karşılığında İsrail'den Suriye'nin güneyinde işgal ettiği bölgelerden çekilmesini şart koştuğunu kaydetti.
İsrail'in ilk aşamada Suriye ile bir "güvenlik anlaşması" değil "barış anlaşması" imzalamak istediği be haberde yer aldı.
Bu açıklama, Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara'nın geçen hafta Washington Post'a yaptığı, ülkesinin İsrail tarafıyla doğrudan müzakereler yürüttüğünü ve bir anlaşmaya varma yolunda iyi bir ilerleme kaydettiğini açıklamasının ardından geldi.
Bununla birlikte, “nihai bir anlaşmaya varmak için İsrail'in Beşar Esed rejiminin devrildiği 8 Aralık 2024'ten önceki sınırlara çekilmesi gerektiğini” belirtti.
Şara, “Amerika Birleşik Devletleri bu müzakerelerde bizimle birlikte ve birçok uluslararası taraf bu konudaki bakış açımızı destekliyor... ve ABD Başkanı Donald Trump da bakış açımızı destekliyor ve bu konuda bir çözüme ulaşmak için mümkün olan en hızlı şekilde bastıracaktır” diye ekledi.
Ayrıca İsrail işgal güçlerinin, önceki rejimin düşmesinin ardından 8 Aralık 2024'ten bu yana Suriye topraklarında Başkanlık Sarayı ve Savunma Bakanlığı da dahil olmak üzere 1000'den fazla hava saldırısı gerçekleştirdiğini kaydetti.
Suriye güçlerinin bu saldırılara karşılık vermediğini çünkü hükümetin ülkeyi yeniden inşa etmek istediğini söyleyen Şara, “İsrail'in Suriye içindeki ilerleyişi güvenlik kaygılarından değil, yayılmacı hırslarından kaynaklanıyor” dedi.
Şara ayrıca, “İsrail her zaman İranlı milisler ve Lübnanlı Hizbullah'ın yarattığı tehditlerden korktuğu için Suriye'ye ilişkin kaygıları olduğunu iddia etti, ancak bu güçleri ülkeden çıkaran biziz” ifadelerini kullandı.
Suriye devletinin Şam'ın güneyindeki bölgeyi askerden arındırmayı kabul edip etmeyeceği sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Tam bir askerden arındırılmış bölgeden bahsetmek zor olur çünkü herhangi bir kaos yaşanırsa bunu kim koruyacak? Eğer bu askerden arındırılmış bölge bazı taraflarca İsrail'i vurmak için bir platform olarak kullanılırsa bunun sorumlusu kim olacak?”
Şara ayrıca, “günün sonunda buranın Suriye toprağı olduğunu ve Suriye'nin kendi topraklarıyla ilgilenmekte özgür olması gerektiğini” vurguladı.
Geçtiğimiz Pazar günü İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Facebook hesabından yaptığı bir paylaşımda İsrail güçlerinin Şam'a, Lübnan'ın Beka Vadisi'ne, işgal altındaki Golan Tepeleri'ne ve “Suriye sınırındaki tampon bölgeye” bakan “Hermon Dağı'nın tepesinde kalacağını” duyurarak bir kez daha gerilimi tırmandıran açıklamalarda bulundu.
Aralık 2024'ten bu yana İsrail güçleri tampon bölgeye ve Suriye sınırındaki Hermon Dağı'na (Cebelu'ş Şeyh) girerek çok sayıda askeri mevzi ve karakolun yanı sıra istihbarat gözlem noktaları kurdu.
Esed rejiminin devrilmesinden bu yana İsrail, Suriye'nin çeşitli bölgelerine onlarca baskın düzenledi ve güçleri 1974 Ayrılma Anlaşması'nda kararlaştırılan tampon bölgeyi geçerek güneyde geniş bir alanı işgal etti.
İsrail ve Suriye tarafları, bir çözüme ulaşmak ve sınırdaki gerilimi azaltmak amacıyla geçtiğimiz aylarda Paris ve Bakü'de ABD'nin himayesinde birkaç tur görüşme gerçekleştirmişti.
Kaynak: Mepa News
