"Suriye-İsrail normalleşmesi hakkında konuşmak için çok erken"
Üst düzey İsrailli yetkililer olası bir normalleşme anlaşmasından söz ederken Suriyeliler bunun pek de mümkün olmadığını ifade ediyor.
Ali Haj Suleiman | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News
Suriyeliler, yeni yönetimin İsrail'le normalleşme anlaşması için bastırması halinde ülkenin yeniden savaşın eşiğine gelmesinden endişe ediyor.
Geçtiğimiz hafta İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar gazetecilere yaptığı açıklamada hükümetinin bölgede daha fazla normalleşme anlaşması arayışında olduğunu, Gazze'de devam eden savaşa rağmen diplomatik ilişkiler kurmak isteyen ülkeler arasında Suriye ve Lübnan'ın da bulunduğunu ifade etmişti.
Saar, ABD Başkanı Donald Trump'ın görevdeki ilk döneminde, 2020'de İsrail'in Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas ve Sudan ile imzaladığı ABD arabuluculuğundaki anlaşmalar hakkında “İsrail, İbrahim Anlaşmaları barış ve normalleşme çemberini genişletmekle ilgileniyor” dedi.
Saar, “İsrail'in temel ve güvenlik çıkarlarını korurken, komşularımız olan Suriye ve Lübnan gibi ülkeleri de barış ve normalleşme çemberine dahil etmekte çıkarımız var” diye ekledi.
İsrail ordusu Suriye topraklarında baskın düzenledi, en az 4 kişiyi alıkoydu
Saar'ın yorumları İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun İsrail'in İran'la yaşadığı son çatışmanın “barış anlaşmasını dramatik bir şekilde genişletme yolunu” açtığını söylemesinden günler sonra geldi.
Bilgisayar mühendisi Alaa İbrahim el Hacci, İsrailli bakanların yorumlarından yakındı ve “normalleşmeye yönelik herhangi bir hareketin, hükümetin meşruiyetini zayıflatabilecek yaygın bir halk öfkesine yol açacağı” uyarısında bulundu.
“Yaşadığımız onca yıkımdan sonra Suriye'nin yeni bir savaşa sürüklenmesini istemiyorum” dedi.
Suriye, güçlü Tahriru'şa Şam Heyeti liderliğindeki muhalifler Aralık ayında yıldırım taarruzu başlatıp Şam, Halep ve diğer kilit bölgeleri ele geçirene kadar 13 yıldan fazla bir süredir kanlı bir savaşın içindeydi.
Esed rejiminin devrilmesinin hemen ardından İsrail, “cihatçı” olarak nitelendirdiği Devlet Başkanı Ahmed Şara'nın geçici yönetiminden endişe duyduğunu iddia ederek işgal altındaki Golan Tepeleri yakınlarında daha fazla Suriye toprağı ele geçirmeye başladı.
Şara iktidara geldiğinden beri hükümetinin İsrail ile “dolaylı görüşmeler” yaptığını kabul etti ve Salı günü Suriyeli kaynaklar İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a Suriye Devlet Başkanı'nın Abu Dabi'de İsrail'in ulusal güvenlik danışmanı Tzachi Hanegbi ile görüştüğünü söyledi. İsrail başbakanlık ofisi daha sonra bu görüşmeyi yalanladı.
İsrail ve Suriye 1948'deki ilk Arap-İsrail savaşından bu yana teknik olarak savaş halinde. İki ülke arasındaki yüksek gerilim ve derin düşmanlık hali, Mısır ve Ürdün'ün de dahil olduğu 1967 savaşı ve ardından İsrail'in Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni işgali sırasında hız kazandı.
Anlamlı görüşmeler
Suriye yönetiminin İsrail'e yönelik yaklaşımına mesafeli yaklaşan Hacci, Gazze'ye yönelik saldırılar devam ederken herhangi bir Suriyelinin normalleşme anlaşmasını kabul etmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Suriyeliler İsrail'in çocuklara ve masum sivillere karşı işlediği suçları görmezden gelemez” dedi.
İsrail 21 ayı aşkın bir süredir kuşatma altındaki Gazze Şeridi'ni acımasızca bombalayarak 2,3 milyonluk nüfusun tamamını defalarca yerinden etti ve çoğu sivil 57.000'den fazla Filistinliyi öldürdü.
Bu rakam aynı zamanda en az 1.400 sağlık sektörü çalışanını, 280 BM yardım çalışanını -BM tarihindeki en yüksek personel ölümü- ve en az 228 gazeteciyi de içermekte olup Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) 1992 yılında veri kaydetmeye başlamasından bu yana çatışmalarda öldürülen en yüksek medya çalışanı sayısıdır.
Suriye: İsrail ile 1974 anlaşmasına dönmeye hazırız
Son günlerde ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu'daki kilit temsilcilerinden Tom Barrack, Suriye ve İsrail'in ABD aracılığıyla sınırlarında sükuneti yeniden tesis etmeyi amaçlayan “anlamlı” görüşmeler yürüttüğünü söyledi.
Öte yandan İsrail medyasında yer alan haberlerde Trump'ın İsrail'in Gazze'deki savaşı sona erdirmeyi kabul etmesi karşılığında İsrail ile Suriye arasında bir normalleşme anlaşması olasılığını koz olarak elinde bulundurduğunu da öne sürdü.
Suriyeli yazar Hassan Nifi Middle East Eye'ye yaptığı açıklamada Şara'nın normalleşme anlaşması için halkın onayını almakta zorlanacağını, ancak mucizevi bir şekilde anlaşmaya varması halinde bunun ülkeyi uçurumun kenarına getireceğini söyledi.
Nifi, “Halkın tepkisi, özellikle de Gazze'de yaşananlar göz önüne alındığında, ezici bir çoğunlukla olumsuz olacaktır” dedi.
“Herkes bu [normalleşme] anlaşmasının tamamen İsrail'in lehine olacağını biliyor.”
"Normalleşme hakkında konuşmak için çok erken"
İsrailli liderler Suriye'nin zayıf ve merkezsiz kalması için ABD nezdinde defalarca lobi faaliyetlerinde bulundu ve bu yılın başlarında Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, "Gazze'ye yönelik savaşın ancak Filistinliler zorla yerlerinden edildiğinde ve Suriye bölündüğünde sona ereceği" sözünü verdi.
İsrail ayrıca Dürzi azınlığın içinde bulunduğu durumu istismar etmeye çalışmış ve Suriye'deki bu azınlık grubu kendi çıkarları doğrultusunda Şam yönetimine karşı desteklemişti.
Nifi, “İsrail'in asıl amacı Suriye'nin askeri altyapısını dağıtarak kendini savunamaz hale getirmektir” dedi.
“Daha da önemlisi İsrail, Suriye'nin kırılgan güvenliğini ve ekonomik çöküşünü kullanarak, başta normalleşme olmak üzere siyasi tavizler koparmak istiyor.”
Ancak Jusoor Araştırmalar Merkezi'nde araştırmacı olan Wael Alwan, "eski düşmanlar arasında normalleşmeden bahsetmek için henüz çok erken olduğunu" söyledi.
Suriyeli kaynak: İsrail ile barış görüşmeleri için erken
Alwan, “İki taraf arasında hala köklü sorunlar var” dedi ve ekledi: “İsrail, Suriye'nin yeni hükümetine karşı sert bir tutum sergiliyor, Suriye'nin güneyinin büyük bir bölümünü işgal etmeye devam ediyor ve kendi hedeflerine hizmet etmek için askeri müdahalede bulunmaya devam etmek istiyor - tüm bunlar Suriye'nin egemenliğini baltalıyor.”
İsrail müzakere masasına oturmadıkça ve normalleşme konusunda daha geniş bir Arap mutabakatı olmadıkça -ki bu mutabakat Filistin meselesinin çözülmesini ve İsrail'den bölgesel güvenlik garantileri alınmasını gerektiriyor- Suriye'nin İsrail'i yakın zamanda resmen tanımasının mümkün olmadığını belirtti.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve fiili yöneticisi Muhammed bin Selman, Filistin devletine giden açık bir yol olmadığı sürece krallığın ilişkileri normalleştirmeyeceğini de birçok kez ifade etti.
Kaynak: Mepa News