Suriye lideri Şara, eski hasmı ile yaptığı söyleşide İbrahim Anlaşmaları'na mesafeli yaklaştı

Suriye lideri Şara, eski hasmı ile yaptığı söyleşide İbrahim Anlaşmaları'na mesafeli yaklaştı

Suriye Devlet Başkanı Şara, emekli ABD'li General Petraeus'a İsrail ile güvenlik anlaşması yapabileceğini söyledi, daha derin ilişkilerin şu anda mümkün olmayacağını belirtti.

Sean Mathews | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News

Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara Pazartesi günü yaptığı açıklamada Suriye ve İsrail'in ileri düzeyde güvenlik görüşmeleri yürüttüğünü ancak varılacak herhangi bir anlaşmanın Arap dünyasında İsrail'e yönelik öfke nedeniyle İbrahim Anlaşması tarzı normalleşme anlaşmalarının gerisinde kalacağını söyledi.

New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu çerçevesinde düzenlenen bir etkinlikte konuşan eski CIA direktörü David Petraeus, “Umarım bu bizi Suriye'nin egemenliğini koruyacak ve aynı zamanda İsrail'in bazı güvenlik endişelerini giderecek bir anlaşmaya götürecektir” dedi.

1967'den bu yana ABD'ye gelen ve Genel Kurul'a katılan ilk Suriyeli lider olan Şara'nın New York ziyareti merakla bekleniyordu.

Şara, geçtiğimiz yıl Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed'i deviren saldırıda Tahriru'ş Şam Heyeti (HTŞ) ve ona bağlı gruplara liderlik ediyordu. ABD geçen yılın sonlarında Şara'nın başına 10 milyon dolar ödül koymuş ve Temmuz ayında da HTŞ'nin üzerindeki "terör damgasını" kaldırmıştı.

Gözlemciler Petraeus'un eski bir El Kaide üyesi olan Şara ile görüşmesinin ne kadar gerçeküstü olduğunu belirttiler.

Şara, o zamanlar ABD'li bir general olan Petraeus'un Amerikan birliklerini yönettiği dönemde ABD ordusu tarafından Irak'ta hapsedilmişti. Şara, Amerikalılarla savaşmak için Irak'a akın eden binlerce yabancıdan biriydi.

Kendisini Şara'nın “hayranı” olarak nitelendiren Petraeus, iki eski düşmanın Concordia Yıllık Zirvesi'nde bir tartışma için bir araya gelmelerindeki ironiye dikkat çekti.

Petraeus, "Savaştan diyaloğa geçmemiz iyi oldu. Savaşın içinden geçmiş biri barışın önemini en iyi bilen kişidir" dedi.

"Gazze İsrail'e karşı tutumumuzu etkiliyor"

Şara'nın çıkışı İsrail ile kapsamlı bir anlaşma beklentilerini azaltmış görünüyor. Şara ayrıca Suriye'nin 2020 yılında ABD'nin arabuluculuğunda BAE, Bahreyn ve Fas'ın İsrail ile ilişkilerini normalleştirdiği İbrahim Anlaşmalarına katılabileceği yönündeki spekülasyonları da reddetti.

"Suriye farklı, çünkü İbrahim Anlaşmalarının parçası olan ülkeler İsrail'in komşuları değil. Suriye 1.000'den fazla İsrail saldırısına ve Golan Tepeleri'nden Suriye'ye yapılan saldırılara maruz kalmıştır" dedi.

İsrail'e güvenme konusunda da şüphelerini dile getiren Şara, İsrail'in Suriye'de genişleme peşinde olup olmadığını sorguladı ve İsrail'in diğer iki komşusu Mısır ve Ürdün ile barış anlaşmalarını ihlal ettiğine dikkat çekti.

“Gazze'de olup bitenlere karşı sadece Suriye'de değil tüm dünyada büyük bir öfke var ve bu da elbette İsrail'e karşı tutumumuzu etkiliyor” dedi.

Suriyeliler ve İsrailliler arasındaki görüşmelerde arabuluculuk yapan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, daha önce verdiği bir röportajda Şara'yı “pragmatist” olarak tanımlamış ancak “Sünni köktendincilerin desteğine sahip olduğu” için İbrahim Anlaşmalarına katılmayacağını söylemişti.

Şara Mayıs ayında Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmüştü.

ABD'de listeden çıkarılmış olsa da BM tarafından hala "terörist" olarak tanımlanıyor.

Şara'nın bu hafta BM Genel Kurulu'na hitap etmesi planlanıyor.

Şara'nın ABD'deki en önemli hedeflerinden biri Suriye'ye yönelik yaptırımların tamamen kaldırılması için lobi yapmak. Trump Mayıs ayında Suriye'ye yönelik tüm yaptırımların kaldırılacağını açıklamıştı. Yaz boyunca yönetim Suriye'ye yönelik yaptırımların büyük bir kısmını kaldırdı, ancak Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası gibi bazıları yasa olarak yürürlükte kalmaya devam ediyor ve sadece Kongre tarafından yürürlükten kaldırılabiliyor.

Şara yaptırımları kaldırdığı için Trump'a övgüde bulundu ve Esed rejiminin çöküşüyle birlikte yaptırımlara artık gerek kalmadığını söyleyerek Kongre'yi daha fazla adım atmaya çağırdı.

Ancak bazı ABD'li vekiller, bu yaz Hıristiyanlara, Alevilere ve Dürzilere yönelik şiddet olaylarının ardından, çoğunluğu eski HTŞ üyelerinden oluşan Şara yönetiminin Suriyeli azınlıkları koruyacağına dair güvence istiyor.

Şara'nın ele alması gereken en hassas dosya, Savunma Bakanlığı ve Başkanlık Sarayı yakınları da dahil olmak üzere Suriye'yi hava saldırılarıyla vuran İsrail. İsrail, Esed rejiminin çöküşünden yararlanarak güneybatı Suriye'nin bir bölümünü ve stratejik Cebelu'ş Şeyh'i (Hermon Dağı) işgal etti.

İsrail ile güvenlik görüşmeleri

Şara yönetimi bir güvenlik anlaşmasına varmak için ABD'nin arabuluculuğunda İsrail ile doğrudan görüşmeler yürütüyor.

İsrail basınında yer alan haberlere göre İsrail, Suriye'nin güneyinde başkent Şam'a kadar uçuşa yasak bölge ve Suriye askerlerinin konuşlanmasına izin verilmeyecek geniş bir güvenlik bölgesi talep ediyor.

Reuters, İsrail'in bölgedeki 3.000 kadar Dürzi milis savaşçısını finanse ettiğini ve silahlandırdığını bildirdi. Şara'ya bağlı güçler bu yaz başında Dürzilerle çatışmış ve her iki taraf da kayıplar yaşandığını bildirmişti.

Şara aynı zamanda Suriye'nin kuzeydoğusu üzerinde de kontrol sağlamaya çalışıyor. Kuzeydoğu bölgesi Suriye'deki savaştan sonra Suriye Demokratik Güçleri (SDG) altında özerk bir şekilde yönetiliyordu.

ABD, IŞİD'e karşı savaşması için Kürtlerin liderliğindeki SDG'yi destekledi ancak bu destek, PKK ile onlarca yıldır mücadele eden Türkiye'yi kızdırdı. SDG PKK'nın Suriye yapılanması olarak görülüyor.

PKK Mayıs ayında Ankara ile yaptığı tarihi barış anlaşmasının bir parçası olarak silah bırakıp kendini feshedeceğini açıkladı ancak Suriye'deki kadroları aynı çizgiye gelmedi.

Türkiye, Şara'nın ana askeri destekçisi ve Şam'da büyük bir etkiye sahip. Trump yönetimi SDG'nin Suriye ordusuna entegre olması için baskı yapıyor. Barrack liderliğindeki bu çabalar, Kürtleri müttefik olarak gören bazı ABD'li yetkilileri kızdırdı.

Kaynak: Mepa News

wp.gif

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
9 Yorum