Hong Kong'da protestolara karşı sömürge dönemi acil durum yasası devrede

1997'de Çin idaresine devrinden bu yana en ciddi krizle karşı karşıya olan Hong Kong'da Baş Yönetici Carrie Lam, 50 yıl önceki sömürge dönemi acil durum yasasını uygulamaya başladı. Bu kapsamda ilk olarak protestolar sırasında maske takmak yasaklandı. Acil durum yasası, sokağa çıkma yasağı, medyanın sansürlenmesi, limanların ve ulaşımın yönetim tarafından kontrol altına alınmasına izin veriyor.

Düzenlediği basın toplantısında maske yasağını açıklayan Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam, bundan sonraki adımın ne olacağı konusunda bilgi vermedi. Hong Kong, "acil durum içinde değil ancak yaygın ve ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya." diyen Lam, maske yasağının, şiddete başvuran göstericiler ve isyancıları hedef aldığını, "radikal davranışlar açısından etkili bir caydırıcı olacağını" savundu.

Çin'den maske yasağına destek

Çin'in bakanlık seviyesindeki Hong Kong ve Makao İşleri Ofisi, Lam'ın bu adımını memnuniyetle karşıladıklarını duyurdu. Ofisten yapılan açıklamada eski Sovyet cumhuriyetlerinde ve Ukrayna'da görülen ve 'renk devrimi' olarak adlandırılan hareketlerin, dış güçler tarafından organize edilip yönetimlerin devrilmesine neden olduğu ifade edildi.

Aktivistler ve birçok meclis üyesi, maske yasağının uygulanmasının zor olduğu görüşünde.

Hapis cezası ve 3 bin 200 dolar ceza

Pekin yanlısı gruplar bir süredir maske yasağının uygulanması için bastırıyorlardı, ancak hükümetin bunu 7,4 milyon kişinin yaşadığı Hong Kong'da uygulamasının zorluğuna dikkat çekiliyor. Zira kentte yaşayanların çoğu şiddetli akut solunum yolu sendromuna (SARS) karşı maske takıyor.

Ancak yasaya göre polis kişinin maskeyle kimliğini gizlemesine kanaat getirmesi durumunda cezayı uygulayacak.

Hükümetin yayınladığı yasağın detaylarına göre, 'suçlular' 3 bin 200 dolara kadar para ve bir yıl hapis cezasına çarptırılabilecek. Bir kişinin tıbbi, dini veya profesyonel nedenlerden dolayı maskeye ihtiyaç duyduğunu ispatlayabilmesi durumunda istisna olarak kabul edilecek.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Hong Kong'da insanların toplanma hakkını ihlal etmemesi ve İngiltere de tansiyonun artırılmaması çağrısında bulunuyor.

Hong Kong'da protestolar

Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'ndeki protestoların hedefindeki zanlıların yargılanmak üzere Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısı yerel meclise nisan ayında sunulmuş ancak protestolar üzerine Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam temmuz ayında tasarının "öldüğünü" açıkladı.

"Tasarı öldü" açıklamasına rağmen devam eden gösterilerin ardından Baş Yönetici Lam, 4 Eylül'de tasarının geri çekileceğini belirterek "Hükümet, halkın endişelerini yatıştırmak için tasarıyı resmi olarak geri çekecek." ifadesini kullandı.

Protestocular, tasarının geri çekilmesinin yanı sıra eylemcilere yönelik polis şiddetinin soruşturulması için bağımsız bir komisyon kurulmasını, tutuklanan protestoculara af çıkarılmasını, protestoların "ayaklanma" olarak adlandırılmasına son verilmesini ve siyasi reformların yeniden başlatılmasını talep ediyor.

Protestolar, zaman zaman göstericilerle polis ya da karşıt görüşlü göstericiler arasında çatışmalara sahne oluyor.

Hong Kong'da isyan suçuna 10 yıla kadar hapis cezası verilebiliyor. Polise saldırmak da altı aya kadar hapisle cezalandırılabiliyor.