Azzam Tamimi

Azzam Tamimi

Liderinin ölümü Hamas'ı etkilemeyecek

Liderinin ölümü Hamas'ı etkilemeyecek

Hamas'ın üst düzey lideri İsmail Heniye'nin Çarşamba günü öldürülmesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Filistinlilere karşı 10 aydır sürdürdüğü eşi benzeri görülmemiş soykırım savaşında umutsuzca aradığı destek olacak gibi görünüyor.

Ya da böyle görünebilir.

Hamas'a bağlı olanlar ve pek çok Filistinli için şehitlik bir kayıp değildir. İslami doktrinde şehitlik, hakikat ve adalet mücadelesinin iki başarılı sonucundan biridir, diğeri ise zaferdir.

İslami Direniş Hareketi Hamas, Aralık 1987'de Filistinli Müslüman Kardeşler örgütünden doğduğunda Heniye 25 yaşına girmek üzere olan genç kadrolardan biriydi.

Ancak birçok İslamcı yoldaşı gibi o da bir lider olarak doğdu. Heniye, 23 Aralık 1962'de, 1948 Nekbe'si sırasında Askalan şehri yakınlarındaki Filistin topraklarından kaçan mülteci bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğinden beri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Şati mülteci kampında büyümüş ve yaşamıştı.

İlk ve orta öğrenimini Gazze'deki UNRWA okullarında tamamladı. Ezher Enstitüsü'nden ikinci bir okul sertifikası aldı ve ardından Gazze'deki İslam Üniversitesi'ne girdi. Arap Edebiyatı okuduğu üniversitedeyken Müslüman Kardeşler'e katıldı.

Üniversiteden 1987 yazında mezun olmasının ardından Filistin İntifadası patlak verdi ve Hamas doğdu. İsrail işgal güçleri tarafından 1987 ve 1988 yıllarında kısa sürelerle gözaltına alındı.

Bir yıl sonra yeniden tutuklandı ve üç yıl hapis cezasına çarptırıldı. Serbest bırakılmasının ardından İsrailliler 1992 kışında onu tekrar gözaltına aldı ve 400'den fazla üst düzey Hamas lideri ve aktivistiyle birlikte Güney Lübnan'a sınır dışı etti.

Birleştirici bir figür

Heniye genç yaşlarından itibaren, Arap ve İslam kültüründe önemli bir liderlik özelliği olan, parlak bir hitabete sahipti. Şiire olan sevgisiyle tanınıyordu. Ancak Hamas'ın Ürdün'deki lideri Halid Meşal'e yönelik 1997'deki başarısız suikast girişimi sonrasında Hamas'ın kurucularından Şeyh Ahmed Yasin'in serbest bırakılmasının ardından Heniye, Şeyh Yasin'in ofis müdürü ve kişisel asistanı olarak atandığında ün kazanmaya başladı.

Heniye, Hamas çevrelerinde hareket içindeki ılımlı, ana akım, orta yol eğiliminin temsilcisi olarak görülüyordu.

Heniye'nin akranları ve yoldaşları onun birleştirici bir figür olduğu konusunda hemfikirdi. Hamas çevrelerinde tartışmalı biri olarak değil, hareket içindeki ılımlı, ana akım, orta yol eğiliminin bir temsilcisi olarak görülüyordu.

Ardı ardına gelen suikastlar, aralarında kurucuların ve liderlerin de bulunduğu bir kuşağı ortadan kaldırdığında, onu hareketin en üst kademelerine hızla yükselten şey de buydu. İmad Akil 24 Kasım 1993'te, Yahya Ayyaş 5 Ocak 1996'da, Cemal Salim ve Cemal Mansur 31 Temmuz 2001'de, Mahmud Ebu Hannud 23 Kasım 2001'de, Salah Şehade 22 Temmuz 2002'de, İbrahim el Makadme 8 Mart 2003'te, İsmail Ebu Şanab 21 Ağustos 2003'te, Şeyh Ahmed Yasin 21 Mart 2004'te, Abdülaziz Rantisi 17 Nisan 2004'te ve son olarak Salih Aruri 2 Ocak 2024'te suikasta uğradı.

İsrailliler 6 Eylül 2003 tarihinde Şeyh Yasin'e yönelik ilk suikast girişiminde bulunduklarında Heniye de yanındaydı ve her ikisi de hafif yaralar aldı. Şeyh Yasin altı ay sonra sabah namazından hemen sonra camiden çıkarken ikinci bir suikast girişiminde öldürüldü.

Fikirler asla ölmez

Ocak 2006'da Hamas Filistin yasama seçimlerine katıldı ve büyük ölçüde kazandı. Heniye yasama konseyindeki 132 üyeden 76'sının oluşturduğu Hamas bloğunun lideriydi.

Kısa süre sonra Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas tarafından Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da Filistin hükümetini kurması istendi.

Ancak ertesi yıl Hamas ile Abbas liderliğindeki El Fetih arasındaki gerilim tırmandı, Gazze'de bir savaş patlak verdi ve sonuçta Gazze Hamas'ın, Batı Şeria ise El Fetih'in kontrolüne geçti.

Heniye, 6 Mayıs 2017'de Hamas'ın Şura Konseyi tarafından hareketin siyasi bürosunun lideri olarak seçildi ve 1995'ten beri bu görevi yürüten Halid Meşal'in yerini aldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı 31 Ocak 2018 tarihinde Heniye'nin adını terör listesine eklediğini açıkladı.

Çarşamba günü erken saatlerde İran, yeni İran cumhurbaşkanının resmi yemin törenine katılmak üzere resmi bir ziyarette bulunan Heniye'nin suikasta kurban gittiğini duyurdu. Hamas suikastı İsrail'in gerçekleştirdiğini iddia etti.

Heniye'nin sahneden çekilmesinin, kurumlardan oluşan ve seçilmiş yetkililer tarafından yönetilen bir hareket olan Hamas'ı olumsuz etkilemesi pek olası değil. Daha önce de belirtildiği gibi, Hamas birçok üst düzey liderinin suikasta kurban gitmesine rağmen gücünü ve popülaritesini artırmaya devam etmiştir. Hamas bir fikre dayanan bir harekettir ve bu fikir, ne olursa olsun ölmez.

Ancak pek çok kişinin soracağı soru şudur: İranlılar içlerine sızılmasını nasıl bu kadar kolay becerdiler ve güvenliklerinin bu ciddi ihlaline ve egemenliklerinin bariz ihlaline tepkileri ne olacak?

Halefiyetle ilgili sorular

Suikast kaçınılmaz olarak İsrail ile ateşkes görüşmelerinin akıbeti hakkında soru işaretleri yaratacak.

Hamas'ın mevcut görüşme kanalını kapatmaya karar vermesi pek olası değil, çünkü büyük olasılıkla Netanyahu'nun elde etmeyi umduğu şey de bu.

Hamas'ın hem Gazze'deki hem de diasporadaki liderleri, İsrail müesses nizamının Gazze'deki savaş konusunda birkaç ay öncesine göre çok daha bölünmüş olduğunun farkında.

Hamas'ın mevcut görüşme kanalını kapatmaya karar vermesi pek olası değil, çünkü Netanyahu'nun elde etmeyi umduğu şey büyük olasılıkla bu.

Netanyahu'nun Hamas ortadan kalkmadan ve Gazze kendi koalisyon hükümetinin doğrudan kontrolü altına girmeden savaşın sona ermesini istemediği açık.

Rehineler onun umurunda değil ve hiçbir zaman da olmadı. Hamas yine de savaş nedeniyle Siyonist müesses nizam içinde daha fazla çatlak oluşacağı düşüncesi üzerine oynuyor.

Suikasttan önce Heniye'nin iki yardımcısı vardı: Musa Ebu Merzuk ve Halil El Hayye. Yakın dönemde bu iki isimden birine siyasi büroyu yönetme sorumluluğunun verilmesi bekleniyor.

Savaş olmasaydı hareketin bu yıl yeni bir seçim turuna hazırlanması bekleniyordu. Yakın gelecekte bir ateşkes anlaşmasına varılması halinde seçimlerin düzenlenmesi mümkün hale gelebilir.

Adaylar tarihi figürlerle sınırlı kalmayabilir ancak Halid Meşal en karizmatik ve hareket içinde oy birliği sağlama ihtimali en yüksek kişiler arasında yer alıyor.


Middle East Eye'da yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı toplam 2100 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Azzam Tamimi Arşivi