Ölüm döşeğinde dahi takip edildi: Mehmet Akif Ersoy'a dair polis raporları

Ölüm döşeğinde dahi takip edildi: Mehmet Akif Ersoy'a dair polis raporları

Yeni cumhuriyetin milli marşı olan "İstiklal Marşı"nı da kaleme alan Ersoy, söz konusu rolüne rağmen, cumhuriyetin ilanı sonrasında sıkı bir takibata maruz bırakıldı.

Şair, yazar ve fikir adamı Mehmet Akif Ersoy, Kurtuluş Savaşı sürecinde oldukça aktif bir rol üstlendi.

Yeni cumhuriyetin milli marşı olan "İstiklal Marşı"nı da kaleme alan Ersoy, söz konusu rolüne rağmen, cumhuriyetin ilanı sonrasında sıkı bir takibata maruz bırakıldı.

İslami bir çizgiyi benimseyen Ersoy, bu doğrultuda takip edilerek hakkında raporlar tutuldu. Ersoy'un ölüm döşeğinde bile izlendiği ve "İrtica-906" şeklinde fişlendiği, tarihçi yazar Murat Bardakçı tarafından da ortaya konulmuştu.

Mehmet Akif Ersoy'ya yönelik takibat sonucu tutulan raporlara devlet arşivlerinden halen ulaşılabiliyor.

Bu raporların metinlerinden bazıları şu şekilde:

"Kemalizm aleyhine propaganda yapıyor"

İslam şairi Mehmet Akif 3 haftadan beri Antakya'da bulunup mütemadiyen din ve hilafet lehinde idarei kelâm ettiği ve oradaki firarilerden:

1- Antakya lisesi muallimlerden Adanalı Ali Hilmi Fani
2- Eski nahiye müdürlerinden firari Osman
3- Maarif müd. katiplerinden ve Kelikyan'ın maruf casusu Ata derviş
4- Belediye katibi Radi azmi gibi yardakçılarla düşüp kalktığı, hilafet ve halife lehine ve kemalizim aleyhine propagandalar yapmakta olduğu

(117'nin 28 Ağustos 935 tarih 3 sayılı raporundan)

Antakya'da arabacı Berakâti sade Cemil beyin yanında müsafir bulunan şair Mehmet Akif 31.8.935'te aldığı telgraf üzerine Antakya'dan ayrılarak Lazikiye, Bermut tarikiyle Mısır'a dönmüştür. Antakya'da bulundığı müddetçe pek büyük bir tesir husule getirmiş ve adeta Türkiye idaresi hasırası aleyhinde zehirler saçmıştır. Türkiye ricalinden yegan yegan bahsederek demiştir ki: (Rauf Bey Türkiye'ye avdet eylemiş fakat kabil değil bir mevki ihraz edemez zira Gazi PŞ. Rauf Bey'i çekemez. Rauf Bey'in bir kaç defa Atatürk'ün hayatını kurtarmıştır ve Atatürk hayat, şeref ve mevkiini Rauf Bey'e medyundur. Topal Osman vakaasında, Sivas kongrası zamanlarında kaç kere Rauf Bey Gaziyi kurtarmıştır. İşte bu minnettarlık mâküs bir netice vermiş ve eyilik yapacak yerde Rauf Bey'i mahva çalışmıştır.)

Halife meselesine dair dini bir çok adlâ ve ahkam zikrederek ilgayı hilafeti en büyük bir dinsizlik ad eylemiş ve mahaza (çok geçmeterek halife mekanına avdet edecektir) demiştir. İslâm teürklerin mekamı hilafetin harsı ve muhafız olduğunu ve binsenaleyh nehy ve gasba ve ilga edilen hukuk hilafetin iadesi için her Müslüman Türkün dinsizlere cihanda minkablirrahman ememur ve mersaf bulunduğunu söyleyerek...

"Kimlerle temas ettiğini takip edin"

1 - Şair Akif'in İstanbul'a geldiği gazetelerde okunmuştur. Ne zaman geldiğinin ve kimlerle temas ettiğinin asıl ve geliş sebebinin ve durumunun tetkiki ve takibini rica ederim.

2 - Emniyet birinci şubenin (...) sayısile.

Dahiliye Vekili N.
S. Çitak

"Ölüm döşeğinde dahi takip edildi"

C: 26/6/936 ve Em.7408 sayılı şifreye:

1 - Şair Mehmet Akif, kansere müptelâ olduğundan tedavî için İstanbul'a gelmiştir. Maçka'da İzmir palâsta oturan Abbas Hilmi paşa ailesinden Prenses Emin'nin himaye ve yardımile 19/6/936'da Teşvikiye sağlık evine yatırılmıştır. Halen orada tedavi altındadır. Mısır'a dönemiyeceğini ve bundan böyle memlekette kalacağını ziyaretçilerine söyleyen bu şahsın durumu tarassut altına aldırılmıştır. İstanbul'a gelişinde başka bir maksadı olup olmadığı da tahkik edilmektedir. Sonu arzedilecektir.

Vali N.
H. Karabatan

1- Hasta olarak yattığı Teşvikiye sağlık evinden 10/7/936'da çıkıp Beyoğlu'nda Mısır apartmanının beşinci katında Abbas Hilmi paşa ailesinden Prenses Emine'nin bekili avukat Fuad'ın yanına gitmiştir halen oradadır arz.

Vali N.

wp-005.jpg

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.