Yunanistan: Referandum sonucu çelişkili
Makedonya'da yapılan Yunanistan ile isim sorununu çözmeye yönelik referandum sonucu Yunanistan Dışişleri Bakanlığı tarafından "çelişkili" olarak değerlendirildi.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığından, Makedonya ile isim sorununun çözümüne yönelik istişare referandumunun sonucuyla ilgili, "çelişkili" değerlendirmesi geldi.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Yunanistan'ın komşu ülke halkının tercihine saygı duyacağı belirtildi.
Referandum sonucunun "çelişkili" olarak nitelendiği açıklamada, "Yeterli katılım olmadan ezici bir 'evet' çoğunluğu. Komşu ülke halkının geniş bir kesimi anlaşmaya destek verdi. Ancak, önemli bir kısmı da şüpheyle karşıladı." ifadelerine yer verildi.
"Yunanistan Prespa Anlaşmasına bağlı kalacaktır"
Makedonya'daki gelişmelerin yakından takip edildiğine işaret edilen açıklamada, (Yunanistan), Prespa Anlaşması'na bağlı kalacaktır." denildi.
Bakanlık açıklamasında, milliyetçilik, yalan haber ile bağnazlık ve şüphe ikliminin anlaşmanın faydalarının değerlendirilmesine izin vermediği vurgulanarak, işbirliği ve demokratik diyaloğa ihtiyaç duyulduğu kaydedildi.
Açıklamada, "Prespa Anlaşması'nın olumlu momentumunun korunması için, istisnasız tüm tarafların itidalli adımlar atmaları gerekmektedir." değerlendirmesinde bulunuldu.
ABD sonuçtan memnun
ABD Dışişleri Bakanlığı, referandumun sonuçlarıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, "ABD, 30 Eylül'de Makedonya Cumhuriyeti'nde yapılan ve Makedonya ile Yunanistan arasındaki Prespa Anlaşması'nın kabulüyle vatandaşların NATO ve Avrupa Birliği (AB) üyeliğine olan desteğini ortaya koydukları referandum sonuçlarını memnuniyetle karşılıyor." ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, ABD'nin söz konusu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını güçlü bir şekilde desteklediğine vurgu yapıldı ve bu yolla Makedonya'nın NATO ve AB bünyesinde "haklı bir şekilde" yer alarak bölgesel istikrar ve güvenliğe katkı yapacağı savunuldu.
Bakanlığın açıklamasında ayrıca, Makedonya Parlamentosunda yapılacak müzakerelerde liderlerin parti politikalarının üzerinde bir duruş sergilemesi gerektiği ifade edilerek, "Ülkenin Batılı kurumların tam bir katılımcısı olması için bu tarihi fırsatın değerlendirilmesi konusunda liderleri teşvik ediyoruz." değerlendirmesi yapıldı.