John Garrick

John Garrick

NATO'nun yeni hedefi Hint-Pasifik bölgesi mi?

NATO'nun yeni hedefi Hint-Pasifik bölgesi mi?

NATO'nun 2022 Madrid zirvesi, Hint-Pasifik bölgesindeki ortakları ilk kez katılımcı olarak dahil ederek stratejik rekabete gerçek anlamda küresel bir yaklaşım getirme yönünde bir değişime işaret etti. AP4 olarak adlandırılan Avustralya, Japonya, Yeni Zelanda ve Güney Kore'nin varlığı, güvenlik sorunlarının giderek artan küresel niteliğini ve kurallara dayalı uluslararası düzene yönelik algılanan zorlukları vurguladı. Zirve bildirisi şu şekilde sonuçlandı:

"Siber, uzay, hibrid ve diğer asimetrik tehditler ile yeni ortaya çıkan ve yıkıcı teknolojilerin kötü niyetli kullanımıyla karşı karşıyayız. Çin Halk Cumhuriyeti de dâhil olmak üzere, çıkarlarımıza, güvenliğimize ve değerlerimize meydan okuyan ve kurallara dayalı uluslararası düzeni zayıflatmaya çalışan sistematik bir rekabetle karşı karşıyayız."

Bu bağlamda NATO önümüzdeki hafta Litvanya'nın Vilnius kentinde 2023 zirvesini toplamaya hazırlanıyor. Ele alınacak konular arasında Ukrayna'daki savaş, Rusya-Çin 'sınır tanımayan' ortaklığındaki gelişmeler ve bunların NATO'nun Hint-Pasifik ortakları üzerindeki etkileri yer alacak. AP4 yine orada olacak.

NATO Genel Sekreter Yardımcısı Mircea Geoana Nisan ayında Vilnius'ta düzenlenen NATO ve Hint-Pasifik Konferansı'nda yaptığı konuşmada Çin'in "düşmanımız olmadığını" ancak "iddialı davranışları ve zorlayıcı politikalarının değerlerimize, çıkarlarımıza ve güvenliğimize meydan okuduğunu" açıkladı. "Rusya ve Çin'in artan yakınlaşmasından" duyduğu endişeyi dile getirerek "Çin'in Ukrayna'ya karşı haksız ve kışkırtılmamış savaşı nedeniyle Rusya'yı kınamayı reddettiğini" kaydetti. Bunun yerine Çin'in "dikkatli bir şekilde dengelenmiş tarafsızlık görüntüsünü korumaya çalıştığını ve aynı zamanda Rusya'nın yanlış söylemlerini ve dezenformasyonunu güçlendirdiğini" söyledi.

NATO bu nedenle AP4 ile ilişkilerini güçlendirmeye ve dünya çapında benzer düşünen ülkelerle işbirliğini aktif bir şekilde teşvik etmeye çalışmaktadır.

Daha sonra bir Çin savunma sözcüsü Batı'yı "Çin ve Çin-Rusya ilişkilerini Soğuk Savaş zihniyetiyle değerlendirmekle" eleştirdi ve "Çin ve Rusya devlet başkanlarının stratejik rehberliği altında Çin ve Rusya'nın yeni bir tür uluslararası ilişkiler paradigması oluşturduklarını ve ittifak yapmama, çatışmama ve herhangi bir üçüncü tarafı hedef almama temelinde bağlarını güçlendirdiklerini" söyledi. Ancak Ukrayna'daki olaylar ve Güney ve Doğu Çin Denizlerinin askerileştirilmesi bu iddiaları desteklemiyor.

Vilnius zirvesinin odak noktası kısmen Ukrayna'nın Rus güçlerini, Kiev'in Moskova ile istikrarlı bir barışı müzakere etmesine izin verecek kadar topraklarından çıkarıp çıkaramayacağına bağlı olacaktır. NATO müttefiklerini Ukrayna'nın zaferini sağlama hedefi etrafında birleştirmek stratejik bir önceliktir. Geçen yıl NATO'nun tüm kuvvet pozisyonu ve planlaması Rus işgalinin ardından dönüştürüldü ve bu önlemler Madrid'de resmen onaylandı. Vilnius da benzer şekilde önemli olabilir.

Toplantıda Finlandiya da tam üye olacak. İsveç'in katılımı Türkiye'nin endişeleri nedeniyle gecikmiş olsa da, operasyonel planlamaya ve savunma planlamasına tam olarak katılabilmesi ve böylece İskandinav-Baltık güvenliğini artırabilmesi için yine de üyeliğin hızlandırılması gerekiyor.

Atlantik Konseyi zirve için bir dizi başka güvenlik kaygısı daha tanımlamıştır. Bunlar arasında,

- Pekin'in Kuşak ve Yol Girişimi'nin Çin'in kritik Avrupa altyapısı unsurları üzerindeki kontrolünü ne ölçüde güçlendirdiği

- NATO ve Avrupa'nın siyasi uyumunu zayıflatmayı amaçlayan Çin nüfuz operasyonlarının artması

- Çin'in Ukrayna'daki toprak arayışına destek de dahil olmak üzere Rusya ile genişleyen güvenlik iş birliği

- Devlet Başkanı Xi Jinping'in Çin'in askeri yeteneklerini artırma taahhüdü ve bunun kurallara dayalı uluslararası düzene nasıl meydan okuduğu

yer alıyor.

Vilnius'ta AP4'ü de içeren Çin konulu bir tartışma oturumunda, Tayvan konusunda bir ABD-Çin çatışmasının patlak vermesi halinde bunun hem Avrupa hem de Hint-Pasifik bölgesi için doğuracağı sonuçların incelenmesi planlanıyor. Özgürlük, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi ortak değerlerin giderek artan bir baskı altında olması nedeniyle, Avrupa-Atlantik güvenliği artık Hint-Pasifik güvenliği ile bağlantılı olarak görülüyor. Nitekim Litvanya hükümeti bu hafta kendi Hint-Pasifik stratejisini onaylayarak Avustralya ile daha güçlü ikili bağlantıların yolunu açtı.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese için bu oturum, daha yakın NATO bağlantılarının Avustralya için hem faydalarını hem de risklerini net bir şekilde ortaya koyması açısından son derece önemli olacak. Ukrayna'daki savaş zirveye damgasını vuracak olsa da, bu zirve aynı zamanda Çin'in yükselişinin statükoya karşı oluşturduğu sistemik meydan okumayı daha eleştirel bir şekilde incelemek ve transatlantik-transpasifik iş birliğini teşvik etmek için de bir fırsat.

NATO liderleri Hint-Pasifik ortaklarının zirvede bulunmalarının sembolik olmaktan öte bir anlam taşıdığını düşünüyorlar. AP4 ve diğer muhtemel bölgesel müttefikler için potansiyel olarak daha büyük roller, Çin ve Rusya'nın artan uyumuna yanıt vermek için çok önemli olacaktır. Tayvan'a karşı girişilecek bir savaşın askeri, ekonomik ve endüstriyel sonuçları şu anda hem caydırıcılık hem de kolektif dayanıklılık geliştirmek amacıyla hesaplandığından, AP4'ün NATO'nun planlamasına dahil edilmesi hiç bu kadar önemli olmamıştı.

Vilnius'taki NATO müttefiklerinden ayrıca Çin'in sivil altyapılarına yaptığı yatırımları ve bunlarla ilgili riskleri ele almaları ve ekonomik baskı, rehine diplomasisi ve fikri mülkiyet hırsızlığı konusundaki deneyimlerini paylaşmaları istenecektir. Ayrıca tedarik zinciri riskleri, siyasi dezenformasyon ve yabancı etkiye karşı koyma stratejileri konusunda da iş birliği yapacaklar. Avustralya bu tartışmalara dahil olmaktan fayda sağlayacaktır.

Çin pek çokları için çok önemli bir ticaret ortağı olsa da Albanese'nin Vilnius'a katılımı Avustralya'nın demokrasi, barış ve güvenliğe, uluslararası hukukun üstünlüğünün korunmasına ve Ukrayna ile dayanışmaya verdiği desteği gösterirken aynı zamanda Avustralya'nın refahını da teşvik edecektir.


John Garrick tarafından kaleme alınan ve Australian Strategic Policy Institute'ta yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı toplam 1401 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
John Garrick Arşivi