İngiltere Suriyeli 'ılımlı muhaliflere' yaptığı yardımları kesti

İngiltere Suriyeli 'ılımlı muhaliflere' yaptığı yardımları kesti

İngiltere, Suriyeli muhaliflere yapmayı planladığı yardımı Ürdün'e gönderecek.

Suriye'de muhaliflerin alan kaybetmesi ve bölgede muhaliflere olan desteklerin kesilmesi bir süredir yüzünü gösteren bir gerçek. Özellikle Batı'nın desteklediği "ılımlı muhaliflerin" alan kaybetmesi, bu duruma hız kazandırdı. Joanne Stocker, bu durum paralelinde İngiltere'nin "ılımlı muhaliflere" vermeyi düşündüğü yardımı kesme kararına dair bir değerlendirmede bulundu. Değerlendirme Mepa News tarafından tercüme edildi.

*

İngiltere hükümeti tarafından bu hafta yapılan açıklamada, daha önce Suriye’deki ılımlı muhaliflere hibe edilmesi planlanan 5 milyon sterlin değerindeki askeri teçhizatın Ürdün Silahlı Kuvvetlerine verileceği duyuruldu.

12 Eylül Çarşamba günü, Parlemento’daki açıklamasında Dış İşleri Bakanı Jeremy Hunt; “İngiltere, Suriye’nin güney sınırlarındaki kuvvetlere hibe edilmek üzere hazırlanan belirli sayıdaki araç ve diğer teçhizatları Ürdün Silahlı Kuvvetlerine tahsis etmek istemektedir” ifadelerini kullandı.

Verilecek teçhizatlar arasında zırhlı araçlar, gece ve gündüz gözetleme aygıtları, el yapımı patlayıcıların tespit edilmesinde kullanılan dedektörler, üniformalar, sağlık ekipmanları, telsizler, askeri yelekler bulunuyor ve bunların toplam tutarı 5.061.028,46 sterlin.

İngiltere uzun zamandır Ürdün-Suriye sınırı boyunca kaçakçılar ve IŞİD’e katılmak için bölgeye geçmeye çalışanlara karşı güvenlik sağlanması için destek veriyor.

Hunt şu ifadeleri kullanıyor: “Fakat Temmuz ayından itibaren güvenlik durumunun el vermemesi nedeniyle bölgeye ilave yardım ulaştıramıyoruz. Bu sebepten dolayı, Ürdün’ün sınırlarının Ürdün tarafından daha güvenli hale getirilmesi amacıyla elimizdeki teçhizatları bu ülkeye hibe etme taraftarıyız. Bu seçenek, yardım paketinin bir parçası olan araçların zaten Ürdün’de bekliyor olması nedeniyle maliyet açısından da en iyi seçenektir.”

Boris Johnson’dan görevi almasının 10 gün sonrasında Hunt İngiltere Parlementosuna, iki yıl sürecek ve 9 milyon pound harcanacak bir planla Ürdün’ün polis ve jandarma birliklerine asayiş, özel durum müdahale ve “terör karşıtı soruşturma kapasitesinin artırılması” konularında eğitim ve yardım edileceğini söyledi.

İngiltere 2015 yılında Ürdün’e, IŞİD'e karşı, içinde silah bulunmayan bir yardım paketi ile 2.5 milyon sterlin değerinde teçhizat yardımı yapmıştı.

Mart ayında ise Ürdün ve ABD bölgesel güçlerin anti-terör eğitim programlarını iyileştirmek amacıyla yeni bir merkez kurmuştu. İngiltere bu hamlesiyle, Pentagon’un 2019 yılı bütçesinde 250 milyon dolar ayırdığı “IŞİD karşıtı eğitim ve teçhizat fonu” programının bir kısmından pay alabilecek.

Muhaliflere destek

Geçtiğimiz ay the Guardian gazetesi, Suriyeli muhaliflerin kontrolündeki bölgede uygulanan “Adalete Erişim ve Toplum Hizmet Programı” isimli asayiş girişiminin çok riskli olması nedeniyle İngiltere hükümeti tarafından sonlandırılacağını yazmıştı.

Üçlü sınır bölgesi hem Ürdün hem de İsrail için bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Ürdün ordusu yaptığı açıklamada 2 Ağustos tarihinde Yermük bölgesinden sınırı ihlal etmeye çalışan “bir grup IŞİD çetecisini” öldürdüğünü ilan etmişti. Ertesi gün de İsrail, Golan Tepeleri yakınlarındaki silahlı IŞİD savaşçılarına yönelik hava saldırısında yedi kişiyi öldürdüğünü duyurmuştu.

Bölgenin kuzeydoğusunda, sınırdan birkaç kilometre uzaklıkta bir ABD üssü de bulunuyor. Burada Magavir es Sevra isimli muhalif grubun üyelerine eğitim veriliyor.

Buradaki üs, çatışmasızlık bölgesinin 55 km içinde olmasına ve rejim kontrolündeki alanla çevrili olmasına rağmen IŞİD tarafından birçok kez hedef alındı.

Reuters tarafından yapılan habere göre, Perşembe günü bir araya gelen Ürdünlü ve İsrailli yetkililer Nasib sınır kapısının açılması sürecindeki ilk teknik toplantıyı gerçekleştirdi. Bu sınır kapısı Körfez ve Avrupa ticareti açısından çok önemli bir rol oynuyor. Ürdün Dış İşleri Bakanı Eymen Safadi yaklaşık bir ay önce sınırın açılması için görüşmelerin başlamasının “meselelerin düzelmesine” bağlı olduğunu söylemişti.

Söz konusu yayında kullanılan dil, akademik çalışmalara orjinal haliyle kaynaklık edebilmesi için olduğu gibi aktarılmıştır.

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.