İsrail Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamda Myanmar'a destek oldu

İsrail Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamda Myanmar'a destek oldu

"1 milyondan fazla devletsiz Arakanlı Müslüman “tipik bir etnik temizlik” olarak tanımlanan şeyden kaçarken, İsrail katliamı gerçekleştiren aynı rejime silah satıyor."

2017 yılında Myanmar devleti, Arakanlı Müslümanlara yönelik sistematik saldırılar gerçekleştirerek bir soykırıma imza attı. Soykırımın ardından yapılan soruşturmalar, Myanmar devletinin soykırımına destek olan birçok devlet olduğunu ortaya çıkardı.

Bunlardan biri de İsrail. Köşe yazarı ve aktivist CJ Werleman, konuya dair bir değerlendirme kaleme aldı. "İsrail Neden Myanmar'ın Ölüm Mangalarını Silahlandırıyor?" başlıklı yazı Mepa News okurları için tercüme edildi.

*

İsrail, devletsiz insanların dünyanın en çok zulme uğramış insanları olduğu ve bu sebeple onların varlığını günah keçisi ilan ederek siyasi gücünü artırmak isteyen iğrenç rejimlerden korunmaya ihtiyaçları olduğu düşüncesi üzerine kurulmuş bir devlettir.

Holokost’un anısı İsrail devletinin DNA’sına dokunmuştur. Ülkedeki neredeyse her lise, öğrencileri için Doğu Avrupa’daki toplama kamplarına yıllık geziler düzenlerken, İsrail’in Holokost için resmi anıt sitesi, Yad Vashem, zımni olarak Nazi dehşetini Yahudi devletinin kurulmasıyla bağdaştırır.

Doğal olarak [İsrail] “bir daha asla” prensibine diğerlerinden daha fazla bağlı olan bir ülkedir.

İsrail ve silah endüstrisi

Evet, düşünebileceğiniz şey budur. Eğer, tıpkı Varşova Gettosu’nun eşdeğeri gibi olan, 2 milyon Filistinlinin 3 metrelik ayırıcı duvarlarla, robotik “bul ve vur” makinalı silahlarıyla ve denizde devriye gezen İsrail donanmasıyla kıstırıldığı ve kuşatıldığı, bir açık hava hapishanesi olan Gazze’ye tamamen yabancıysanız düşünebileceğiniz şey budur.

Aynı zamanda İsrail’in “bir daha asla” prensibine bağlı olduğunu düşünmeye yatkın olabilirsiniz, eğer İsrail’in silah endüstrisinden ne şekilde kar elde ettiğinden haberiniz yoksa.

Misalen, 1 milyondan fazla devletsiz Arakanlı Müslüman “tipik bir etnik temizlik” olarak tanımlanan şeyden kaçarken, İsrail katliamı gerçekleştiren aynı rejime silah satıyor. “Bir daha asla” için çok fazla.

İsrail Myanmar'a katliam için silah sattı

İnsan hakları grupları tarafından yapılan soruşturmalarda, İsrail’in Myanmar’a 100’den fazla tankı, aynı zamanda Arakanlı balıkçılara saldırmakta kullandığı devriye gemilerini ve hafif silahları sattığı ortaya çıkarıldı.

Bir diğer deyişle, İsrail Myanmar’da 1.3 milyon Arakanlı Müslümanı yok etme çabalarının tam ortasındaki baskıcı bir rejimi aktif ve açık olarak silahlandırıyor.

Ve bunu hiç utanmadan yapıyor. Davalara ve İsrailli barış aktivistlerinin yüksek yargıya başvurmasına rağmen soykırımcı Myanmar rejimini silahlandırmaya devam edeceğini ilan ediyor.

İsrail’in soykırımı finansal olarak istismar etmesinin nedeni ne?

Amaç ne?

Elbette, kar ve açık fırsatçılık kısmi bir açıklama sunuyor. İsrailli bir insan hakları avukatı olan Itay Mach Jerusalem Post’a şöyle söyledi: “Tarihi olarak ne zaman [belirli bir ülkeye] ABD’nin silah ambargosu olsa boşluğu İsrail doldurmuştur.” “İsrail her zaman dünyanın dört bir yanındaki birçok rejimin ana silah sağlayıcısı olmuştur, Afrika ve Latin Amerika’daki ülkeler de dahil.”

Kesinlikle, İsrail’in gaddar ve baskıcı rejimlere silah satma geçmişi uzun ve kabarık. Dünya 1980’li yıllarda Güney Afrika’daki apartheid politikasına hep birlikte karşı durduğu zaman, İsrail dışlanmış devlete tanklar, silahlar ve askeri danışmanlar göndermeye devam etti.

İsrail Orta Amerika’daki diktatörlükleri silahlandırdı, her gün kendi halkından 500 kişiyi öldürmekte olan Nikaragualı diktatör Somoza’ya silahlar sağlamak da dahil olmak üzere. [İsrail’in] silahları aynı zamanda Ruanda soykırımında da kullanıldı, ve bir sivil savaşın ortasında insanlığa karşı suçlar işleyen Güney Sudan yönetimi tarafından da.

Ancak İsrail bu silah anlaşmalarından gelen paraya muhtaç değil, ve kesinlikle bu eylemlerin zaten lekelenmiş imajını daha da zedelemesine ihtiyacı yok.

Birleşmiş Milletler oylamaları

Öyleyse İsrail’in soykırımı desteklemesindeki istekliliği ne açıklıyor?

“İsrail Birleşmiş Milletler’de oya ihtiyaç duyuyor” diyor Mach.

İsrail’in Filistin topraklarını gayrimeşru şekilde işgalinin üzerinden 50 sene geçti, ve artan şekilde İsrail kendisini uluslararası toplum tarafından daha da izole edilmiş halde buluyor. Boykot hareketi güçlenirken, İsrail’in ırk ayrımcısı politikalarına ve sömürgeleştirmesine yönelik kınamalar yoğunlaşıyor. Kısa vadede, İsrail kendisine karşı BM önüne getirilen cezalandırıcı tedbirleri def etmek için dostlara ihtiyaç duyuyor, bu dostların kim olduğu ve neler yaptıkları mesele değil.

Yani soykırımın anısı İsrail devletinin kimliğinin tam kalbindeyken, soykırımcı rejimlere silah satışı İsrail’in Holokost’a nadiren uzlaşı ve geçmişle başa çıkmak için başvurduğunu, bundan ziyade günümüzü saptırmak için bir araç olarak kullandığını hatırlatmaya yarıyor.

"İsrail kurban rolü oynuyor"

Ebeveyni Holokost’tan kurtulmuş olan Norman Finkelstein, İsrail’in Naziler tarafından gerçekleştirilen soykırımın hatırasını, kendisi Filistinlilere karşı zulümler gerçekleştirirken, Lübnan’da savaş suçları işlerken ve dünyanın dört bir yanında insan haklarını ihlal edenleri desteklerken kurban rolünü oynamak için kullandığını söylüyor.

İsrail “bir daha asla” vaadine inanır gibi yaparken, politikaları “yeniden ve yeniden” ile daha uyumlu. Her açıdan bir trajedi.

Makalede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

İlgili Haberler
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.