Abdulkadir Selvi: Erdoğan yeni partilerle mücadele etmeyi seçecek

Abdulkadir Selvi: Erdoğan yeni partilerle mücadele etmeyi seçecek

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi kurulacağı iddia edilen yeni partilerle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.

Abdulkadir Selvi, Hürriyet'te "Yeni dönemde plan farklı" başlığıyla yayımlanan yazısında "Siyaseten normal günlerden geçmiyoruz. 31 Mart ve 23 Haziran seçimleri sıradan seçimler değildi. Siyaset yeniden şekilleniyor. Bu noktada Erdoğan’ın yeni döneme ilişkin stratejisi hayati derecede önemli. Çünkü Erdoğan yapacağı hamlelerle suyun yönünü değiştirebilir. Atacağı yanlış adımlar ise değişim sürecini hızlandırabilir" ifadesini kullandı.

Selvi şöyle devam etti:

"Abdullah Gül ve Ali Babacan ekibi ile Ahmet Davutoğlu, çalışmalarını hızlandırdı. İllerde teşkilatlanma noktasına geldiler.

Tüm bunlar 2023 seçimlerine dönük adımlar. Bizde cumhurbaşkanlığı seçimleri hep sancılı olmuştur. 12 Mart’ın, 12 Eylül’ün, 28 Şubat’ın ve son olarak 27 Nisan e-muhtırasının cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yaşanması boşuna değil. Darbe ve muhtıra dönemlerinin örneklerini bir rejim tehlikesi olduğu için vermedim. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin rejim içindeki yerine işaret etmek istedim.

(...)

İki kamuoyu araştırma şirketinin sonuçlarını inceledim. Görünen o ki seçmende bir arayış var. Partilerin dışında bir gri alan oluşmuş durumda. ’Yeni parti kurulsun’ diyenlerin oranı yüksek. Benzer tabloyu Meral Akşener’in yeni parti kurma çalışmaları sırasında görmüştüm. Akşener o süreci iyi yönetemedi. Ama buna rağmen yüzde 10 almayı başardı.

Zaten ’Yeni parti kurulmalı’diyenlerin önemli bir bölümünü İYİ Parti ve MHP seçmeni oluşturuyor. İYİ Parti seçmeni MHP’den, MHP seçmeninin bir bölümü ise AK Parti’den gitmişti. Bu seçmenler, parti sadakatini geride bırakmış ve değiştirme eşiğini aşmış. Ancak belli ki tatmin olmamış, arayışlarını sürdürüyor. İlginçtir, bu kez muhafazakâr seçmen bir arayış içinde. CHP ve HDP seçmeni partisinden memnun. Yerel seçimlerin ve İstanbul başarısının etkisi olduğu belli.

Yeni partiler bir anlamda kendi kaderlerini kendileri belirleyecekler. Nasıl bir söylemle çıkacaklar, Türkiye’ye ne vaat edecekler, kadroları kimlerden oluşacak, kitlelerde yeni bir umut rüzgârı estirebilecekler mi? Bunlar kritik aşamalar.

Abdullah Gül-Ali Babacan partisine AK Parti tabanından kısmen ama daha çok merkezden bir ilgi olduğu anlaşılıyor.

Ahmet Davutoğlu’na ise AK Parti tabanından muhafazakâr ve entelektüel bir kesimin yöneldiği görülüyor.

AK Parti açısından esas tehlike, yeni partilerin yüzde 50’lik bloktan ne koparacağı olacak. AK Parti’den kopacak bir puan, Erdoğan karşıtlarının hanesine iki katı olarak geçecek. Burası bir azalacak, orası bir artacak.

Tehlike büyük. Durum ciddi.

Bir yandan kurulacak olan partileri takip ederken, diğer yandan Erdoğan’ın stratejisini çözmeye çalışıyorum.

15 Temmuz’da darbecilere teslim olmayan Erdoğan, yeni partilere de teslim olmayacak. Mücadeleyi seçecek. Ancak başta ekonomi olmak üzere toplumun rahatsız olduğu noktaların düzeltilmesi gerekiyor. Seçmen sandıkta verdiği mesajın gereğinin yerine getirildiğini görmek istiyor.

AK Parti seçmeni, Erdoğan’dan umutlu. ’Reis düzeltsin’ diyor. Beklentisi karşılanırsa, yeni partilerin rüzgârı kesilir. Ya aksi olursa."

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.