Giorgio Cafiero

Giorgio Cafiero

Sudan'da Suudi Arabistan-BAE rekabeti şiddetleniyor

Sudan'da Suudi Arabistan-BAE rekabeti şiddetleniyor

Nisan ayının ortasından bu yana, tüm ateşkes girişimlerinin başarısızlığa uğradığı ve krizin ülkenin daha fazla bölgesine yayıldığı kanlı bir çatışma Sudan'ın başına bela oldu.

BM, bu dört aylık şiddet olaylarının yaklaşık 4 bin kişinin ölümüyle sonuçlandığını tahmin ederken, Sudan'daki aktivistler ve sahadaki doktorlar gerçek rakamların daha fazla olduğunu savunuyor. Çatışma aynı zamanda bir milyondan fazla insanın ülkeden kaçmasına ve yaklaşık 3,5 milyon insanın da ülke içinde yerinden olmasına neden oldu.

Daha geniş bir jeopolitik bağlamda Sudan'ın durumu karmaşıkt. Pek çok bölgesel ve küresel aktörün bu krizin sonucundan çıkarları vard.

General Abdulfettah el Burhan ve Sudan Silahlı Kuvvetleri (SSK) ile Muhammed Hamdan Dagalo (Hemidti olarak da biliniyor) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki savaş Sudan'ı kasıp kavurmaya devam ederken, Körfez Araplarının ağır topları Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dış aktörler olarak önemli roller oynuyor.

Körfez İş Birliği Konseyi (KİK) ülkeleri Sudan ile köklü ilişkilere sahip durumda ve altı üyesinin de ülkede gıda güvenliği, tedarik zincirleri, terörizm tehditleri ve diğer alanlarla ilgili derin çıkarları var.

ABD'nin Yemen Büyükelçiliği'nin eski misyon şefi yardımcısı Dr. Nabeel Khoury The New Arab'a verdiği demeçte, "[Suudi Arabistan ve BAE] Sudan'da ekonomik ve stratejik hedefler peşinde. Bu ülke Arap Yarımadası'ndan Afrika'ya uzanan bir atlama taşı." ifadesini kullandı.

Müttefik olan Riyad ve Abu Dabi birçok bölgesel ve küresel dosyada eşgüdüm içinde hareket ediyor. Ancak aynı zamanda son derece rekabetçi bir ilişkiye sahip birer rakipler. Suudi Arabistan ile BAE'nin gündemlerinin, taktiklerinin ve çıkarlarının çatıştığı kayda değer örnekler de var.

Muhtemelen en bariz vaka, Riyad'ın birleşik bir Yemen ulus devletini desteklediği, Abu Dabi'nin ise güneydeki ayrılıkçı bir grup olan Güney Geçiş Konseyi'ni (GGK) desteklediği Yemen.

Ekonomi, ticaret ve iş dünyası açısından Suudi-BAE rekabeti sürerken Riyad ve Abu Dabi OPEC içinde de çekişiyor.

Dr. Khoury, "BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid Suudi Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman arasındaki rekabet kısmen kişisel bir rekabet ve her ikisi de Orta Doğu ve ötesinde liderlik için yarışıyor" dedi.

Sudan'da nüfuz yarışı

Sudan'ın bu rekabetteki rolü son yıllarda değişti. Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in 2019'da devrilmesinin ardından Suudi Arabistan ve BAE, Türkiye ve Katar'a karşı Hartum'da önemli bir nüfuz kazandı.

Beşir'in düşüşünü hemen takip eden dönemde Riyad ve Abu Dabi'nin Sudan'a yönelik dış politikaları oldukça uyumluydu. Ancak SSK-HDK çatışmasının ortasında tablo daha karmaşık bir hal aldı.

İtalyan Uluslararası Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Kıdemli Araştırma Görevlisi Dr. Eleonora Ardemagni New Arab'a verdiği demeçte "Sudan üç nedenden ötürü Suudi-Emirlik rekabet alanına dahil oluyor" dedi ve ekledi:

"Tarım arazileri, madencilik ve altyapı yatırımlarını içeren ekonomik nedenler. Tarafların müzakereleri ve insani diplomasiyi destekleyen yerel bir nüfuz oluşturmayı amaçladıkları diplomatik nedenler. Ve çatışma patlak vermeden çok daha önce rakip gruplarla aynı safta yer almalarına neden olan jeostratejik nedenler."

BAE'nin Hemidti'ye desteği

Yemen'e HDK savaşçıları gönderen ve Libya'daki iç savaşta General Halife Hafter'i destekleyen Hemidti, BAE'nin Sudan'daki esas adamı haline geldi. Dahası, Hemidti'nin Beşir sonrası Sudan'da iktidarı ele geçirmesi büyük ölçüde Abu Dabi'nin ona verdiği desteğe bağlı.

BAE, Hemidti ve HDK'yi desteklerken Beşir'in iktidarının sona ermesinden bu yana Sudan'da aktif bir rol üstlenen Wagner ile iş birliği yaptı.

Orta Doğu çalışmaları uzmanı ve hükümet ilişkileri, jeopolitik ve stratejik istihbarat konularında bağımsız danışmanlık yapan Dr. Talal Mohammad, "[Hemidti'nin] Wagner tarafından kontrol edilen altın madenlerini koruyarak Emirliklerin Sudan'daki çıkarlarının bekçisi olarak hareket ettiğine dair raporlar var. Bu madenlerden elde edilen altın daha sonra Rusya'ya giderken BAE'ye gönderiliyor" diye yazdı ve şöyle devam etti:

"BAE, HDK ve Wagner Grubu aracılığıyla Rusya arasındaki üçlü ilişki, Rusya'nın Şubat 2022'de Ukrayna'yı işgaliyle pekişti ve Moskova, Batı yaptırımlarının etkisini azaltmak için altın ve diğer finansman kaynaklarına daha bağımlı hale geldi. ABD Hazine Bakanlığı kısa süre önce [Hemidti] ile bağlantılı olan ve altın sektöründe faaliyet gösteren Al Junaid ve Tradive adlı iki firmaya yaptırım uyguladı. Bu firmaların merkezleri Sudan ve BAE'de bulunuyor."

Suudi diplomasisi ve liderliği

Nisan ayından bu yana Suudi Arabistan Sudan'da dengeleyici bir rol oynuyor. Kendisin "Burhan'ın da Hemidti'nin de arkasında durmayan bir ara bulucu" olarak konumlandırmaya çalışıyor.

Ancak Burhan'ın uluslararası meşruiyetinin daha fazla olması nedeniyle Krallık Hemidti yerine Burhan'ı destekleme eğiliminde oldu.

Mayıs ayında Suudi Arabistan Cidde'de SSK-HDK görüşmelerine ev sahipliği yaptı ve bu görüşmeler Sudan'daki çatışmayı çözmese de en azından iki tarafın devam eden krizi ele almak üzere ilk kez yüz yüze görüşmesini sağladı.

Dahası, görüşmelerin Cidde'de gerçekleşmiş olması Sudanlı taraflar arasında Krallığın hem SSK hem de HDK'nin güvenebileceği, nispeten tarafsız bir aktör olarak algılanmasına yol açtı.

New Arab'a konuşan Dr. Ardemagni, "Suudiler 2023 krizinin başından beri diplomatik yüzlerini göstermeyi tercih ettikleri için bu ordu içi çatışmada açıkça taraf tutacaklarını sanmıyorum" şeklinde konuştu ve ekledi:

"BAE HDK tarafına yakın olduğundan, Suudilerin Sudan tiyatrosuna bir güç konumundan yeniden girmesinin tek yolu, savaşan gruplar arasında dengeleyici rol oynamaktır. Bu aynı zamanda Arap Birliği'ndeki Suudi liderliğini daha da güçlendirmenin ve bölgesel kriz yönetimi yoluyla ABD ile ilişkileri pratikte geliştirmenin bir yoludur."

Dr. Khoury'nin de belirttiği gibi BAE'nin HDK paralı askerlerine verdiği destek, BAE'nin Sudan'da Suudi Arabistan'dan "daha agresif bir yol" izlediğine işaret ediyor.

ABD'li eski diplomat şöyle söyledi:

"Suudi Arabistan'ın rolü daha çok savunmaya yönelik gibi görünüyor. Ve istikrarlı bir hükümeti (şu anda General Burhan aracılığıyla) desteklemeye çalışıyor, ancak aynı zamanda muhtemelen, -eğer başarılı olursa- yeni bir sivil hükümeti ortaya çıkarabilecek siyasi bir çözüm yoluna da başvurabilir."

Sudan konusunda Araplar arasında yükselen gerilim

Şiddet Sudan'ı kasıp kavurmaya devam ederse, Riyad ve Abu Dabi arasındaki gerilimin daha da artabileceğini varsayabiliriz. İleriye bakıldığında, Mısır'ın güney komşusundaki krize yaklaşımı dikkat edilmesi gereken kilit bir faktör.

Burhan ve SSK'yi desteklerken Hemidti'ye şiddetle karşı çıkan Kahire, muhtemelen aleni ve son derece riskli bir askeri harekat başlatabilir. Amaç, Abdulfettah es Sisi hükümetinin HDK'nin oluşturduğu tehdit olarak gördüğü unsurları ortadan kaldırmak ve Sudan'da istikrarı yeniden sağlamaya çalışmak olacaktır.

Böyle bir gelişme yaşanırsa, Etiyopya'daki çatışmanın arka planında Mısır ile BAE arasındaki sürtüşme artacak ve bu durum Kahire'nin Abu Dabi ile ilişkisine daha fazla gerilim katacaktır.

Kahire'nin Sudan'daki ajandasını yürüten bir askeri müdahale muhtemelen Riyad'ın işine yarayacaktır. Buna karşın Suudi liderliğini, Arap dünyasında "Sudan'ı istikrara kavuşturma çabalarının arkasında birleştiren bir lider" olarak hareket etmeye çalışırken zorluklarla karşı karşıya bırakabilir.

Günün sonunda Sudan'ın Suudi Arabistan ve BAE arasındaki en önemli sürtüşme kaynağı olması pek olası değil.

Ancak olayların nasıl geliştiğine ve Sudan'daki krizin önümüzdeki haftalarda ve aylarda ne yönde evrileceğine bağlı olarak Suudiler, Riyad barışı yeniden tesis etmek için çalışırken BAE'yi bir baş belası olarak görmeye başlayabilir.


Giorgio Cafiero tarafından kaleme alınan ve New Arab'da yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için tercüme edilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı toplam 1511 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Giorgio Cafiero Arşivi