Ali Hamaney kimdir?
İran'ın eski cumhurbaşkanı ve mevcut lideri, İran'ın yakın siyasi tarihinin öne gelen isimlerinden Ali Hamaney.
Ali Hamaney (1939-) İran'ın eski cumhurbaşkanı ve mevcut lideri, İran'ın yakın siyasi tarihinin öne gelen isimlerinden.
Hayatının ilk yılları
Ali Hamaney 17 Temmuz 1939'da İran'ın Afganistan sınırına yakın Meşhed şehrinde doğdu. Doğum tarihinin 19 Nisan 1939 olduğu da iddia edilmektedir.
Babası Tebriz'in Hamaneh ilçesinden İranlı Azerbaycan Türkü Cevad Hamaney (1895-1986), annesi Yezdli Hatice Mirdamadi'dir (1914-1989).
1957'de ailesiyle birlikte Irak'ın Necef şehrine yerleşti ve kısa bir süre Şii dini eğitimi verilen Necef Havzası'nda dini eğitim aldı. Fakat kısa bir süre sonra eğitimini yarım bırakarak ailesiyle beraber İran'a döndü.
1958'de İran'daki Kum Havzası'nda eğitime başlayan Hamaney, 1964'te babasının hastalığı sebebiyle yine eğitimini bırakarak Meşhed'e dönmek zorunda kaldı. Kum Havzası'nın gelişmesiyle git gide önemi azalan Meşhed Havzası'nda eğitimine devam etti.
Kum'da olduğu dönemde, Haziran 1963 tarihinde, Humeyni'nin Şah'a karşı isyanına katıldı.
1970'li yıllarda Humeyni'nin örgütlenmesinde faaliyet gösterdiği gerekçesiyle Şah rejimi tarafından baskıya uğrayan ve gözaltına alınan Hamaney 1977'de İranşehr'e sürgüne gönderildi.
İran Devrimi ve cumhurbaşkanlığı
1978'de başlayan İran Devrimi sürecinin aktif bir katılımcısı olan Hamaney, buna karşın devrimin gerçekleştiği 1979 ve sonrasında Humeyni'nin önde gelen öğrencilerinden biri olarak görülmüyor ve çok fazla tanınmıyordu.
Ocak 1980'de Hamaney, Tahran Cuma Namazı İmamlığı'na atandıktan sonra, İran kamuoyunca daha fazla tanınmaya başladı.
27 Haziran 1981'de Tahran'da suikasta uğradı. Hamaney, bir sohbet sırasında sesini kaydedeceği teype önceden yerleştirilen bombanın patlaması sonucu yaralandı. Saldırıyı Humeyni rejimi muhalifi Halkın Mücahitleri isimli örgütün gerçekleştirdiği öne sürüldü. Patlamanın etkisiyle Hamaney'in sağ elinde kalıcı bir hasar oluştu.


Hamaney Ekim 1981 cumhurbaşkanlığı seçimlerini Humeyni'nin açık desteği ile kazandı.
Ağustos 1985 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de kazanan Hamaney oldu. Cumhurbaşkanlığı döneminde başbakanı ve kendi gibi Hamaneh'li Azeri olan Mir Hüseyin Musavi (1942-) ile iktidar üzerinde sık sık çekişme yaşadı. Hamaney ve Musavi çekişmesi, 1989'da gerçekleşen anayasa değişikliği ile başbakanlık makamının kaldırılmasının en büyük sebebiydi. Hamaney cumhurbaşkanlığı döneminde en büyük desteği, gençliklerinde Kum'da beraber okudukları meclis başkası Haşimi Rafsancani'den (1934-2017) aldı.
Hamaney, cumhurbaşkanlığının son döneminde işçi kanunu üzerinden dini lider Humeyni ile büyük bir anlaşmazlık yaşadı. Hamaney'in bu dönem cumhurbaşkanlığından istifa etmeyi düşündüğü iddia edilmektedir.
Humeyni'nin ölümünün ardından Hamaney
1989 yılında Humeyni'nin ölümü üzerine yeni lideri seçmek üzere toplanan Uzmanlar Meclisi'nde konuşan meclis başkanı Rafsancani, ölümünden önce Humeyni ile yeni dini liderin kimin olması konusunda konuştuklarını ve Hamaney üzerinde anlaştıklarını açıkladı.
Humeyni döneminde belirlenen kanunlara göre dini liderin merci düzeyinde, yani Ayetullah el Uzma olması şarttı. Hamaney ise bu mevkiden oldukça alttaydı ve sadece Huccetulislam'dı.
Fakat Humeyni'nin Hamaney'i dini liderlik için desteklediğini öğrenen Uzmanlar Meclisi üyelerinin çoğu Hamaney'i dini lider seçti. 28 Temmuz 1989'da yapılan anayasa değişikliği ile, Hamaney'in göreve gelebilmesi için, dini liderin merci olması şartı kaldırıldı. Bu karar İran ve İran dışındaki Şii dini çevrelerde tepkiye neden oldu. Hamaney, Rafsancani'nin bu desteğine karşılık Rafsancani'yi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde destekledi. İki ismin Humeyni sonrası iktidarı başladı.
Rafsancani'nin ilk döneminde (1989-1993) ikilinin ilişkileri daha uyumlu gözükse de dini liderliğe yükseldikten sonra Hamaney zamanla kendisine bağlı bir devlet sistemi inşa etti. Dini liderin danışmanları fiilen bakan gibi hareket ederken ekonomi yönetiminde de dini liderliğe bağlı paralel kurumlar ön plana çıktı.
Hamaney'in merci olmamasının tepki çekmeye devam etmesi üzerine Kum mercilerinden Muhammed Ali Araki'nin (1895-1994) 24 Kasım 1994'te ölümü üzerine Hamaney merci ilan edildi. İlanın siyasi müdahale ile gerçekleşmesi, Hamaney'in Ayetullah olmadan Ayetullah el-Uzma ilan edilmesi Şii çevrelerde eleştirildi. Bu karara karşı çıkanlar arasında Hamaney'i 1980'li yıllardan beri eleştiren eniştesi Huccetulislam Ali Tahrani (1926-2022) ve Humeyni'nin azledilen varisi merci Hüseyin Muntazari (1922-2009) de vardı.
Rafsancani'nin özelleştirme yanlısı tutumuna karşın Hamaney kendisine bağlı kurumlarla ekonomide kamu ağırlığını artırma girişimlerinde bulundu. Rafsancani'nin ikinci döneminde (1993-1997) ikili arasındaki iktidar yarışı kızışsa da açık bir çekişmeden kaçındılar. Hatta Hamaney Mayıs 1997 cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Rafsancani için "kim cumhurbaşkanı seçilirse seçilsin Haşimi Rafsancani kadar iyi çalışabileceğimizi zannetmiyorum" diyerek Rafsancani'ye övgüde bulundu.
23 Mayıs 1997 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Hamaney meclis başkanı muhafazakar aday Ali Ekber Natık Nuri'yi (1944-) desteklerken pragmatist muhafazakar tavrıyla Rafsancani daha örtülü biçimde reformist aday eski İslami İrşad ve Kültür Bakanı Muhammed Hatemi'yi (1943-) destekledi. Hatemi bu seçimde yüzde 69 oy alarak ezici bir zafer kazanırken Natık Nuri yüzde 25 oy alabildi.
1997 Seçimi ve cumhurbaşkanlığının Hamaney tarafından Rafsancani'den alınıp Hatemi'ye verilmesi töreni:
Hamaney-Hatemi çekişmesi
Seçim sonuçları Hamaney için yenilgi olarak değerlendirildi. Diğer taraftan Rafsancani gibi güçlü bir figürün cumhurbaşkanlığından inmesi Hamaney'in iktidarı tekeline alması için bir fırsat olarak da görülüyordu. Fakat reformist Hatemi'nin eli çok güçlü bir oy oranı ile iktidara gelmesinden ötürü güçlüydü.
Hatemi'nin 7 Ocak 1998'de yayınlanan CNN röportajı:
1998'de ülkede muhafazakar-reformist çekişmesi, Hamaney ve Hatemi'nin ötesine geçerek yaygın bir hal aldı. Büyük tartışmalara Hamaney'e bağlı kurumlar reformist gazeteleri kapatmaya başlayarak dahil oldular. 1998 boyunca rejimin en sert olarak görülen isimlerinin ve reformist yazarların sık sık faili meçhul suikastlara kurban gitti.
Temmuz 1999'da Hamaney'e bağlı kurumların, Hatemi'ye yakın Selam Gazetesi'ni kapatması üzerine Tahran Üniversitesi'nde başlayan protestoların kanlı biçimde bastırılması ve 1500'den fazla öğrencinin tutuklanması gerginliği zirveye taşıdı. Baştan beri iki taraf arasında ara buluculuk yapmaya çalışan Rafsancani başta olmak üzere pragmatist muhafazakarlar bunun üzerine Hatemi'ye yoğun baskı kurarak bu gidişatın sonunun iç savaş olabileceği, geri adım atması gerektiğini bildirdiler ve Hatemi'yi Hamaney'e daha bağlı bir pozisyona çektiler.
2000 yılındaki meclis seçimlerinde reformist adaylar muhafazakar adayları büyük ölçüde mağlup etti.
Söylemini idari reformdan ekonomik kalkınmaya değiştiren Hatemi, Hamaney'in de kısmen desteğini aldığı ve karşısında güçlü adaylar olmadığı için Haziran 2001 seçiminde yüzde 77 oy alarak yeniden cumhurbaşkanı seçildi.
2005 cumhurbaşkanlığı seçiminde kimseyi açık olarak desteklemeyen Hamaney, seçilen Mahmud Ahmedinejad'ın (1956-) ilk döneminde (2005-2009) kendisine bağlı olması sebebiyle onunla uyumlu çalıştı. Bu dönemde Hamaney'in İran'ın devlet ve ekonomi idaresindeki gücü oldukça arttı. Ahmedinejad'ın ikinci döneminde ise (2009-2013) özellikle İran ekonomisi 2010'da kabul edilen BM yaptırımları nedeniyle krize girdiğinde ikilinin ilişkileri bozuldu. Bu durum, Hamaney'in krizi Ahmedinejad'a fatura etmeye çalıştığı değerlendirmelerine neden oldu. Ahmedinejad'ın ardından 2013'te Hasan Ruhani (1953-), daha sonra 2021 yılında İbrahim Reisi (1960-2024), son olarak ise Mesud Pezeşkiyan (1954-) cumhurbaşkanı seçildi.
86 yaşına gelen ve uzun zamandır çeşitli hastalıkları olan Hamaney'in ölmesi durumunda İran'da liderlik makamına kimin geleceği halen belirsizliğini koruyor.
Analiz | Mücteba Hamaney babasının yerine mi geçecek?
Hamaney'e yönelik bazı suçlamalar
Hamaney'in 36 yıldır bulunduğu liderlik makamının yetkilerinin sınırsız oluşuna dair eleştirilen İran'da sadece rejim karşıtları değil reformistler, hatta pragmatist muhafazakarlar tarafından dahi dillendiriliyor.
Hamaney liderliği boyunca İran'ın başta petrol geliri olmak üzere gelirlerini çeşitli yollarla kendi şahsına ve çevresine aktarmakla suçlanıyor. Bu geliri hem kendisine sadık bir paralel sistemi finanse etmekte hem de kendisi ve ailesi için biriktirmekle itham ediliyor.
Hamaney idaresindeki İran ayrıca, "İslami ve antiemperyalist" bir söylem geliştirmesine rağmen başta 2001'deki Afganistan ve 2003'teki Irak işgali olmak üzere ABD ile iş birliği yapmakla da suçlanıyor.
Belgelerle İran'ın Afganistan ve Irak işgalinde ABD ile iş birliği
Hamaney'e yönelik bir diğer eleştiri de, 2003 Irak işgali sonrasında İran tarafından desteklenen Iraklı Şii silahlı grupların Irak'taki Sünnilere yönelik ağır ihlallerinden kaynaklanıyor. Benzer şekilde 2011'de başlayan Suriye savaşında da Esed rejiminin sivil halka yönelik katliamları İran tarafından yoğun olarak desteklendi.
Hamaney idaresindeki İran rejimi ayrıca ülkedeki Sünni Beluçlar, Kürtler ve Türkmenler gibi kesimlere yönelik ihlaller de gerçekleştiriyor.
İran'da muhaliflere yönelik işkenceler ve suikastların arkasındaki isim olduğu ifade edilen Hamaney; 1994 Kazvin Protestoları, 1996 Kürdistan Protestoları, 1999 Öğrenci Protestoları, 2009 Seçim Protestoları, 2017-2018 ve 2019'deki ekonomik kriz protestoları, 2022 Mahsa Amini protestoları gibi eylemlerin kanlı şekilde bastırılması emrini vermekle suçlanıyor.
Kaynak: Mepa News
